Merhabalar.
-
Nikâh memurunun toplanmasını izleyen Serhat donuktu. Omuzlarının düştüğünü görüyordum ve onu bu şekilde görmek beni çok üzüyordu. Çağrı neden böyle bir şey yaptı bilmiyordum ama üzerimizdeki kara bulutları herkesin görebildiğini düşünüyordum.
Nikâh memurunun gidişine bakarken insanlar yavaşça kalkmaya başlamıştı.
Salon boşalınca Serhat masada gözlerimi gezdirmeyi bırakıp kafasını kaldırdı. Titrekçe nefes aldığında ne kadar üzüldüğünü tahmin etmek zor değildi.
Çağrı da üzgünce ona bakarken bu sefer sessizliğiyle öldüren Serhat'tı. Dakikalardır herkes susmuş bir ses bekliyordu.
Yavaşça kafasını kaldırdı. Gözlerini görünce üzgünce kafamı eğdim. Kızarmıştı. Onu böyle görmenin üzüntüsünü herkesin yaşadığını hissederken şaşkınlığımızı gizleyemiyorduk.
Çağrı'ya döndüğünde çatık kaşları bir an gevşeyip tekrar çatıldı. Sanki o her zamanki Serhat değildi. Hoş her zamanki Serhat olsa garip olurdu.
Dudaklarını araladığında çenesinin titrediğini görmüştüm. Dağ gibi Serhat küçük bir çocuğa dönmüştü. Söyleyecek bir şey bulamadığı için dudaklarını kappatı.
Tekrar araladığında kısık sesiyle konuştu."Ne duruyorsun?"
Çağrı bir şey söylemedi. Serhat'ın yüzünü incelerken gözlerinin dolduğunu görmüştüm.
Gözlerimi ondan çeken Serhat oldukça donuk sesiyle "Gitsene."dedi.
Normal ses tonundan kısık çıkan sesiyle söylediği şeyler Çağrı'nın gözünden akan yaşa sebep olurken Kutay'a yan gözle bakıp önüme döndüm.
Çağrı neden böyle yapmıştı? Daha az önce çok güzeldi her şey.
Çağrı yavaşça ayağa kalkıp çok kaba olmayan gelinliğini toparladı. Ben de onunla aynı anda kalktım. O arkasını dönmüş giderken Serhat'a dönüp nedenini sorgulayıp sogrulamayacağına baktım. O ise Kutay'a bakıp kafasıyla çıkışı işaret etti.
Bu küçük işareti Kutay ve benden başka kimse görmemişti. Çünkü Serhat öyle istemişti. Hâlâ onu düşünüyordu ama içimden gelen ses "Hiçbir şey eskisi gibi olmayacak." diyordu.
Ben Çağrı'nın peşinden giderken Kutay da benim peşimden geliyordu.
Gözlerim karamasarlıkla dolmuştu. Hızla Çağrı'nın peşinden giderken sesler kulağıma uğultu gibi geliyordu.
Kutay'ın boğuk sesini duyarken huysuzca mırıldandım.
"Biraz daha."
Güldüğünde gözlerimi araladım.
"Noldu Çağrı gitti mi? Serhat nerede? Neden böyle oldu yaa?"
"Dur kızım nefes al ne saçmalıyorsun? Nikah kıyılacak sadıç uyuyakalmış."
Şokla derin bir nefes alıp hızlı atan kalbimi yavaşlattım.
"Tamam o zaman."
Gülüp kolunu uzattığında koluna girdim. Bir anda aklıma makyajım gelince durup panikle ayna aradım. "Benim makyajım akmıştır uyurken. Ne yapacağım?" Aynada makyajımın çok kötü olmadığını görünce rahatlasam da Kutay'ın sırıtarak bakması içime kuşku düşürmüştü.
"Neye bakıyorsun öyle tip tip?"
"Güzelliğine bakıyorum fıstık."
Omzuna vurdum. "Kes geyiği pislik. Neden gülüyorsun söyle."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ARKADAŞ +18
ChickLit"Biraz daha dinlen ben elbisemi giyeceğim." İlk bakışta elbisemi bulamadığımı fark edip o da bakındı ve kum bulaşmış beyaz elbisemi alıp bana uzattı. Tek elimle göğsüme siper yapıp Serhat'a ıslak kedi gibi bakarken nemli bikinimi kenara bırakıp elbi...