Yazmak istemiyorum ya çok zor. Bakalım nereye kadar devam edecek.
-
Serhat'tan:
Uçaktan inince güneş gözlüğümü takıp babamın ayarladığı arabaya ilerledim.
Telefonumu açtığımda bir çok cevapsız arama vardı. Eğer beni sevmiyorsa ona ve kendime bunu yapamazdım. Yani onu bu kadar çok isterken...
Telefonum tekrar çaldı. Kutay arıyordu. Açıp kulağıma görürdüm. "Efendim."
"Neredesin Serhat? Cidden gittin mi?"
"Evet. Babam istedi." Buna inanmamıştı. Öfkeli olduğumu düşünüyordu.
"Ne zaman döneceksin?"
"Soru sorma Kutay iyiyim ben. Göz kulak ol hepsine."
"Doğruları konuşacaksak haber verirsin kardeşim. Sana başarılar."
Telefonu yüzüme kapattığımda sinirlensem de ona hak verdim. En yakın arkadaşımdı. Çağrı konusunu da biliyor sayılırdı. Hissetmemesi mümkün değildi ki. Bir kişi hissetmiyordu zaten. Geri kalan cümle alem anlamıştı.
Arabanın önüne geldiğimde Hakan abi anahtarı uzattı. Yurt dışında ihtiyaçları için yardımcı olan bir adamıydı babamın.
"Hoş geldin Serhat."
"Hoş buldum."
Arabaya bindiğimde ona bakıp "Gel abi seni de bırakayım." dedim.
"En azından ben süreyim."
"Ben sevmiyorum öyle. Sorun yok."
"Öyle olsun." Yanımdaki koltuğa oturup kapıyı kapattı.
"Neden o kadar istekli gidip bir o kadar istekli döndün?"
"Bilmiyorum."
"Kendini oradan veya ondan uzakta buldun yani? Öyle mi?"
Huzursuzca ensemi kaşıdım. Ne diye hatırlatıyordu ki zaten aklımdan çıkmayan kızı? Ve arada bir fark vardı; geçen gelişimde henüz Çağrı ile arkadaş olmadığımız anlamına gelen bir şey yaşamamıştık. Ben onun bedeninde deli gibi dolaşmamıştım. Aklımdan çıkmayan tek şey gözleri, gülüşü değildi artık. Dokunduğum her yeri özlüyordum.
"Anlaşılan geldiğime sevinen kimse yok. Herkes sorguya çektiğine göre..." Kaşlarımı kaldırarak konuyu dağıtmak için sahte bir alınganlık yapmıştım.
Ben yola bakarken güldüğünü duydum. "Kaçıp kaçıp geliyorsun ama çaldırma onu." Cevap vermeyip bir süre sonra şirketin durumunu sordum.
"İyi gidiyor her şey. Farklı ülkelerden müşteriler geliyor. Arada bir teklerdi eskiden ama artık sorunsuz ilerliyor."
"İyi o halde. Annem biliyor mu geldiğimi?"
"Galiba hayır. Bir aile dostunuz ile fazlaca vakit geçiriyor burada."
"Çağrı'nın, yani benim arkadaşımın annesi." Boğazımı temizledim. Her yerde karşıma çıkıyordu bir de.
"Evet Çağrı'nın annesi." Gülerek söylediği cümleyle sustum bir süre.
"Abi sen nereye gideceksin?"
"Seni götürecektim eve."
"Seni evine bırakayım." dedim ve aşina olduğum sokaklarda arabayı sürdüm. Bir süre sonra arabayı durdurup Hakan abi ile vedalaştım.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
ARKADAŞ +18
Chick-Lit"Biraz daha dinlen ben elbisemi giyeceğim." İlk bakışta elbisemi bulamadığımı fark edip o da bakındı ve kum bulaşmış beyaz elbisemi alıp bana uzattı. Tek elimle göğsüme siper yapıp Serhat'a ıslak kedi gibi bakarken nemli bikinimi kenara bırakıp elbi...