5-Yine O İğrenç His

1.5K 159 92
                                    

Medya: Ichika'nın elbisesi.
____________________________________

Midoriya

     Off gerçekten iki saatir bekliyoruz. Midnight hoca erken gelirdi genelde ama biz öğrenciler dışında kimseler yok. Kalabalığın arasında göz gezdirirken Mirio Sempai'yi  gördüm.

"Mirio Sempaiiii!"
Neden kalabalığın içinde bağırdım ki? O da zaten beni görmüş olacak ki yanıma geliyordu.
"Merhaba Midoriya."
"Merhaba Mirio Sempai!"
Eri yeteneğini kullanmayı öğrenip Mirio Sempai'nin tuhaflığını geri getirdiğinden beri daha azimli görünüyordu.
Her fırsatta 'Lemillion' adının hakkını vereceğini söylüyor.
"Napıyorsun Midoriya?"
"Bekliyorum?"
"Ne tesadüf ben de
bekliyorum!" (Nejire)
Nejire'nin geldiğini görmemiştim doğrusu.

"Öğrenciler..."
Müdür Nezu, kürsüde konuşma yapmaya başlamış. Hiç farketmedim. Ama ayaklarımı hissetmiyorum geçekten de. Şuan tek düşünebildiğim şey bu.
"...hepinizin burada zamanında toplandığını görmek çok güzel. Neyse, Midnight hocanız yoklama alırken sessiz olun lütfen."

"Öhöm öhöm" Midnight hoca boğazını temizledi ve yoklamaya başladı.
"Aoyama Yuuga?"
"Parlamadan duramıyorum!"
Midnight hoca bu cevabı 'evet' olarak kabul etmiş olacak ki devam etti.
"Mina Ashido?"
"Burdayım beeen!"

Yoklamalar bittiğinde herkes kendi sınıfının otobüsüne ilerledi. Ben de otobüsümüzün en arkadadan yer kaptım. Yanıma Uraraka ve Aoyama oturdu. Iida sınıf başkanı olduğundan herkes tam olduğundan emin olmak için daha oturmamıştı.
"Bakugou! Düzgün otur!"
"Sen önüne dönsene dört göz!"
"Onlar nasıl kelimeler öyle?!?"

Fuar alanına vardığımızda ise her ağızdan 'vay be' kelimeleri çıkıyordu. Gerçekten kalabalıktı. Ama aynı zamanda çelik zırhlı ve robot benzeri figürler görünmüştü. Boyları yaklaşık üç metre kadar uzunlukta insana benzeyen demirden şeyler vardı. Ayrıca bağzı tezgahlarda da çok amaçlı anahtarlıklar ve kalem gibi birçok ufak satın alınabilir icatlar vardı.

"Serbestsiniz ama tam olarak üç buçuk saatiniz var sonra herkesi burada sıraya dizilmiş göreceğim." Aizawa Sensei bunu söyler söylemez arkasını dönüp gitti.

Birçok tezgah vardı.

"AAAAAAAAA! YARDIM EDİİİN!"
Sesin geldiği yöne baktığımda siyah saçlı bir adam uçan botlarla havada dengesizce ve arkasında gri bir duman bırakarak uçuyordu. Bu botları Hatsume yapıyordu. Zavallı adam Hatsume'nin tezgahına uğramış olmalıydı. Daha sonra ise adam yere büyük bir gürültüyle çarptı. Acımış olmalı.

Ama tabii ki benim de buraya gelirken almak istediğim icatlara  karar vermiştim.

All Might'ın olduğu herhangi birşey. Ne olursa!

Aramaya başladım. Ve sonunda! Bir tezgahta All Might yazan bir kalem vardı. Yani sonuçta All Might diyordu değil mi? Ben de satın aldım. Sonra ise yine etrafı dolaşmaya başladım.

Ichika

Babamın elini tutarak kalabalığın arasında etrafa bakıyordum. Birsürü şey vardı. Renkli şekerlemeleri gördüğümde babama bakıp:
"Şeker alabilir miyiz?"
Bunu dedikten sonra şekerlerin bulunduğu yere baktım. Babam da görmüş olmalıydı.
"Tamam."

Şeker tezgahından gözümü ayırmamıştım ki tezgahın yanındaki direğe yaslanmış olan Dabi'yi gördüm. Doğru ya, onlar da burdalardı. Tezgaha doğru ilerledik.

KAIRA  [BNHA]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin