KAIRA [BNHA]

33-Eski Bir Dost

Medya: 🐰🐇

3. Şahıs

"Bana All Might çıktı!" dedi Eiji.
"Bana Midnight..." dedi Hiroshi.
"Midnight'ın neresi kötü ki?"
"Şey, sağdece bu benim üçüncü Midnight oyuncağım."

"Hey! Bana da Endeavor çıktıığ!" diye bağırdı Tenko.
"Ne?!?" dedi Hiroshi. "Cidden mi?" Gözleri fırlayacak gibi oldu. "Hem de prestijli! Altın gibi parlıyor! Çok pis kıskandım bak şimdi!" dedi.
"Ben dee," dedi Eiji. Dudaklarını büzdü. "O şans bende olsaydı da, neler yapmazdım..." dedi.
Tenko güldü. "Sorun yok, bu oyuncak artık üçümüzün. Hepimiz oynayabiliriz," dedi. "Her gece birimizde kalır." diye de ekledi.

"Tenko sen tam bir kahraman gibisin. Hiç düşünmeden bizimle paylaştın!" dedi Hiroshi. "Sağdece... Arkadaşım olduğun için çok şanslıyım."
"Evet," dedi Eiji.
"Hayır! Asıl ben çok şanslıyım!" dedi Tenko. "Asıl sizler harika arkadaşlarsınız!"

O gün hepsi topladıkları oyuncak figürlerini çıkarmışlardı. Eiji'nin biriktirdiği figürleri hep kardeşleri elinden aldığı veya annesi çöpe attığı için, figürleri Tenko ve Hiroshi kendi evinde saklardı. Oyuncakları kapıştırmışlardı ve kahramancılık oynamışlardı.

"Senin kahraman adın ne Tenko?" diye sordu Hiroshi.
"Umm... bilemedim ki... Sanırım... Boşver, hâlâ karar veremedim," dedi. "Karar verdiğimde size söylerim!" dedi mutlulukla.
"Ben de daha karar vermedim. Peki sen Eiji? Sen kahraman adına karar verdin mi?" diye sordu Hiroshi.
Eiji bir süre düşündü.
"Şey... ben işe yaramaz bir tuhaflığa sahibim. Benden kahraman olmaz." dedi. "Ama eğer olsaydım... Adımın Misty olmasını isterdim. Hem tatlı, hem de... öyle işte tatlı?"
Hiroshi kafasıyla onayladı.
"Nasıl böyle dersin?" dedi Tenko. "Senin tuhaflığın işe yaramaz değil! Ben 5 yaşıma girdim ve hâlâ tuhaflığım ortaya çıkmadı ama tuhaflığım ne olursa olsun yine de kahraman olacağım. Kim ne derse desin! Senin çok iyi ve... güzel bir kahraman olacağına eminim!" dedi.

Eiji utandı.
"Arkadaşlar, size söylemem gereken bir şey var..." dediğinde yere bakıyordu.
"Evet?" dedi Tenko ve Hirosi.
"Ben... Ben kahraman olmak istemiyorum!" dedi. "Ben polis olmak istiyorum. Hani şu dedektif polisler var ya. İşte onlardan!"
Eiji 'acaba onlara söylemese miydim? Kesin çok kırılmışlardır bana...' diye düşündü. Tenko gülümsedi. Hiroshi konuştu,
"Ne? Ciddi misin?," dedi. Eiji herhangi bir şey söylemedi.
"Bu çok havalı olur! Hem sana da çok yakışır!" diye ekledi. Eiji kaşlarını çattı. Ne yani kızmadılar mı?
"Hiroshi ve ben kahraman oluruz. Sen de dedektif olursun. Veeee biz de seni koruruz!" dedi Tenko. Mutlu görünüyordu. Eiji daha çok utandı.

Tenko, Eiji'nin utandığını anladı. İşin içine şaka kattı.
"Hatta takım falan kurarız Hiro. Adı da 'Eiji'yi Koruma Timi' olur."
Hitoshi, Tenko'nun amacını anladı.
"Aynen, aynen." dedi. "Kahraman adlarımızı da buldum, Eiji 01 ve Eiji 02. Nasıl ama?"
Tenko ve Eiji güldüler.

"Tenko senin boyun mu uzamış?" dedi Hiroshi.
"Yoo aynıyım," dedi Tenko. "Siz çok kısasınız."
"Ben uzunum!" dedi Eiji.
Aralarındaki en uzun kişi Tenko'ydu, en kısa olan kişi de Eiji'ydi. Yaşları da böyleydi. Tenko en büyük kişi, Eiji ise en küçük kişiydi. Hiroshi her ikisinin de ortasıydı. Ne uzundu ne de kısa... Eiji hep Hiroshi'nin saçlarını kıskanırdı. Uzun saçları vardı. Yumuşak ve göz alıcı saçları kim istemezdi ki?

Eiji'nin saçları kısa ve orantısızdı. Çünkü ne zaman kardeşleri veya annesi sinirlense gelip sinirlerini Eiji'den çıkarırlardı. Saçlarını keserlerdi, bağırırlardı ve hatta döverlerdi. Belki de boyu bu yüzden kısaydı. Hep şiddet gördüğü ve yetersiz beslendiği içindi.
"Benim boyum uzun tamam mı? Görürsünüz siz! Hepinizi geçeceğim!"