25-'Sen Harikasın, Nicole'

334 38 65
                                    

Medya: Choa (Nicole) 6 yaşında:)

Not: Lütfen yorum yazın, düşüncelerinizi ifade etmekten çekinmeyin. Benim için yorum yazmanız, oy vermenizden daha önemli... Bir de bölümü okuduktan sonra en aşağıda özel bir yer var, orayı okuyun ve yoruğm yazıın.
Sizi seviyorum, muck😙

Nicole

"Özgünlüğün havalı değil, evet. Aktive olduğunda yüzün tanınmaz hale geliyor. Her yerin saydam ve yapış yapış bir asite dönüyor, bu çok itici. Tabii ki başkalarına göre! Kendine zarar veriyorsun. Boynundaki, ayaklarındaki ve kollarındaki tarif edilemez yaraların var. Her kullandığında cildin ölüyor. İki yıldır ayağındaki yaralar ve yanıklar yüzünden destek almadan yürüyemiyorsun. Kolundaki yaralar ve yanıklar yüzünden kaşık tutamıyorsun, yemek yiyemiyorsun abla! Sırf bana sataşan çocuklara sahipsiz olmadığımı kanıtlamak için kendine zarar veriyorsun. Dudağını patlattılar! Kanaması yine başladı,"

Yatakta uzanırken annem geldi,
"Choa seninle ne yapacağız biz," dedi elindeki peçeteyle dudağımı silerken.
"İyiyim ben ann-"
"Sus Choa!"
Arada garip bir sessizlik oldu ama sessizliği annem bozdu,
"İyileşmeye başlamışsın bakıyorum," dedi. Gülümsüyordu ve onun gülümsemesi beni mutlu ediyordu. Sonra yanıma köpeğimiz Buddy gelip kolumu yalamaya başladı.
"Kes şunu Buddy," dedim gülerek.

Ben 13 yaşıma geldiğimde sınıfta bir erkeğe aşık oldum ve tabii ki reddedildim. Neymiş, havalı bir özgünlüğüm yokmuş ve çirkinmişim. Gerçekten çirkin miyim? Evet, okuldaki havalı kız değildim ama o havalı  ve popüler kızları teker teker en az beş kere dövmüşümdür.

Annemin hayalindeki gibi bir kız çocuğu veya kardeşimin hayalindeki abla olmayabilirim. Ama hayatımdaki bu iki insana her şeyden çok önem veriyorum. Annem ve kardeşim... onlar hayatım boyunca değer verdiğim tek iki kişiydi. Onlar öldürüldü. Bir kişi tarafından. Onun tarafından. Tek başıma kaldığımda bile dik yürüdüm. Duygularımı hep içime attım. Kimseye zayıflığımdan bahsetmedim. Aile konusunda çok hassasım. Hem de hiç olmayacak kadar. İnsanlar güçsüz ve kendine bile hayrı olmayan diye sesleniyorlar bana, ben de onlara 'güçsüz' dedikleri benlikle karşılık veriyorum. Çığlık atıyorlar, tek yaptıkları bu zaten! Yıllarca itip kakılmak ne demek nereden bilsinler ki? 'Ezik' mişim! Bana ezik diyenleri eziyorum, 'pısırık' mışım! Onları öyle bir hale getiriyorum ki en pısırık anlarını görüp, gülüyorum. 'Benliksiz hiçsin' diyorlar, onlara bir insanın benliği olmadan daha ne kadar güçlü olabileceğini gösteriyorum. Kimseye acımıyorum, merhamet etmiyorum... Sağdece tadını çıkarıyorum.

Evet, bunların hiçbiri benim yasadışı bir şey yapmamı gerektirmez veya şimdiki geldiğim duruma sebebiyet vermez ama ben buydum. Hep iyilik yapmayı denedim ve hiçbir zaman karşılığını alamadım. 19 yaşıma geldiğimde artık tanınmaz durumdaydım. Bana 'durdurulamaz' deniyordu çünkü girdiğim hapisaneyi bile soyuyordum (bu olay Türkiye'den esinlelenerek yazıldı sjsjsjjsjs.).
Bir ara kadının birinin cüzdanının çalındığını gördüğünde, hem cüzdanı kaptım hem de çalan hırsızı soydum. Dabi bu olaya şahit olduğunda kahkahalarına boğulmuştu kii o zamanlarda birbirimizi tanımıyorduk. Dabi bir ara şehiri birbirine katarken, Dabi'ye yardım ayağıyla yaklaşıp parasını, saatini ve daha neyi varsa çalmıştım. Enteresan zamanlardı...

Hatta adım gibi hatırlıyorum, sokak arasında çaldığım bir çanta dolusu parayı sayarken Dabi beni duvara sıkıştırmıştı ve bana... çok güzel olduğumu söylemişti ve sonrdan da 'saatimi geri alabilir miyim?' diyerek tüm dramatikliği bozmuştu. Sonra da beni kötüler birliği ile tanıştırmıştı ki, birliği soyarken yakalanmıştım. Bunca şeye rağmen bana kollarını açan ve dışlanmış muamelesi yapılmamıştı. Birlikte en çok konuşmaktan zevk aldığım kişi Dabi... Kötüler birliği benim ailemdi ve ben... ailem için her şeyi yaparım!

KAIRA  [BNHA]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin