5. Kaktüs Beyinli

1.4K 28 4
                                    


Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Gözlerimi açtığımda aklıma hiç gelmeyecek bir yerde buldum kendimi. Her sabah farklı bir evde uyanmaya alışıktım ancak bu seferki çok daha tuhaftı. Masmavi gökyüzünü, bembeyaz bulutları gördüğümde birden ayağa fırladım. Kumsalın üzerindeki bir sandalda, yün battaniyeye sarılmış ve öyle uyumuştum. Gömleğime de bir koku sinmişti. Bu koku.. Sanki.. Sanki dünyanın en güzel, en eşsiz kokusu gibiydi.

Bir süre, buraya nasıl geldiğimi hatırlamaya çalışsam da düne dair hiçbir kırıntıya rastlayamamıştım hafızamda. Sandalın hemen yanında ayağıma batan kolyeyi elime aldım. Dünya yansa umurunda olmayan ben, kolyenin Hayal'e ait olduğunu ve boynundan hiç çıkarmadığını biliyordum. Küçük detayların hastasıydım.. Kolyeyi cebime koyup hemen bir taksi çevirdim. Önce eve gidip duş aldım, sonra da şirkete gittim. İlk defa geç kalmıştım ama işle ilgili hiçbir aksaklık olmamıştı. Herkes yerli yerinde çalışıyordu. Hayal'in masasının önünden geçerken dalgın olduğunu, herkese günaydın derken sesimi duysa da kafasını kaldırıp bakmadığını fark ettim. Odama geçtikten kısa bir süre sonra elinde dosyalarla yanıma geldi. Bir an bile göz kontağı kurmaktan çekiniyordu. 


"Buyurun istediğiniz dosyalar." dedi soğuk bir tavırla. Kafamı kaldırıp ona baktım.

"Günaydın."

"Günaydın Kerem Bey.."

"Dün gece.. Ne oldu? Yani.. Bir şey.. oldu mu?" 

"Hayır."

"Oh, iyi." dediğimde iyice ciddileşmişti. "Vaktin var mı, biraz konuşalım."

"Maalesef."

"Peki. O zaman her zamanki restoranlardan birinde yer ayırt öğlen için. Buse Hanıma da haber ver, hazır olsun."

"Siz nasıl isterseniz.." tam kapıdan çıkarken mırıldandı: "Kaktüs beyinli." 


**


Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
İZ | TAMAMLANDIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin