Öyle Bir Awsu Zaman Ki

19(özel bölümsuuu 2)

Esrasunun Geçmişsuyundan bir kesit:

Yine babasumun işleri yüzünden şehir değiştirmiştik. Bu sefer Bayburta gelmiştik. Ve bugün 8. sınıfın 2. döneminin 2. yarısıydı. Hazırlandıktan sonra özel jetime bindim. Fakirliğin gözü kör olsun. Fakir olduğumuz için tüm yol boyunca ağlamıştım.

Okula girdiğimde beni bir çocuksu karşıladı. "Sen bu kitaptaki masum kız olmalısın." Ben de kafa salladım. Ben biraz masum kız havalarına erkenden başlamıştım. Beni müdürsunun yanına götürdü. Müdürsu "Sınıfın 8/Q dedi."

Çocuksuya sordum. "Sen de masum kıza kısa süreliğine aşık olan yakışıklı ve sevecen olan çocuksusun galiba."

"Evet. Galiba sana aşık olmam gerek." dedi. Bie şey demedim. Sınıfa girdik ve onu gördüm. Gözlükleri ile beni etkilemeyi başarmıştı. Aşık olmuştum.

Gözleri çok güzeldi. Bir gün mavi. Bir gün yeşildi. Ama bugün kahverengisu olmuştu.

Sınıfın en yaramaz, keko görünümlü çocuğunu sınıfa girdiğim an anlamıştım. Yanıma gelip benden haraç kesmek istedi. "50 kuruş cıkra." Biz çok fakir olduğumuzdan yanımda bütün 200 vardı. Lanet olsun ne yapacaktım. Yok dememle beraber bana yaklaştı, kulağıma eğilip "O zaman bu güzelliğin hatrına senden 25 kuruş alayım." Renkli gözlümsu bizi gördü. Hızlıca yanımıza geldi ve çocuğa dönerek " Dostum kızı rahat bırak." dedi. Olley benim için kavga edeceklerdi. İsmini bilmediğim gözlüklü yarimsu muhtemelen bu kitaptaki aşkımsu olan kişiydi. Hızlıca elimi tuttu ve kendine çekti.

O kadar hızlı çekmişti ki 9289343 metre uçup yere çakıldım. Bu yüzden kulağımdaki üzengi kemiği kırılmıştı. Sonra bilincimi kaybettim ve gözlerim kapandı.

Uyandığımda hastanenin bok kokusu ile uyandım. Başımda hala ismini bilmediğim aşık olduğum aşkımsu vardı.

Sonra aniden ansızın içeri doktorsqu girdi. "Kulağınızdaki üzengi kemiği kırılmış." dedi.

Çok üzüldüm ve ağlamaya başladım. Aşkımsu etrafta peçete olmadığı için tişörtünü çıkartıp yüzüme fırlattı.

"Ağlamandan nefret ediyorum." dedi.

"Şey ben özür dilerim aniden oldu işte."

"Özür dilemenden nefret ediyorum." dedi.

"Bu arada tişört için teşekkürler."

"Teşekkür etmenden nefret ediyorum."

O sırada ne zaman oldu bilmiyorum evimin önündeydik. Ve ben Aşkımsuyun kucağındaydım.

Camdan evime girdik. Beni yatağıma bıraktı. Ve arkasına döndü. Tam gidecekken "Bana ismini söyle." dedim.

Güldü "Benim adım Ayazsu." dedi.