Geri Dönüş (J.H.) (Tamamlandı)

5. Bölüm

Bir an önce  dünyaya gidebilmek için hazırlık yapıyordum..Kısa kısa provalar yapıp, kızımı görünce yapacağım açıklamaları düşünüyordum..Elimi aynanın karşısında izlediğim kızım ve eşimden çekip kalbime koymuştum.. Heyecanlıydım yarın herşey çok farklı olacaktı..Belki kızım inanmayacaktı bana,ama üstesinden gelecektim, onu her ne olursa olsun inandıracaktım..Peki yaa Hoseok onu kendime tekrar eskisi gibi nasıl bağlayacaktım..? Eskiden olduğu gibi sevecek miydi beni..Yada farklı olan yüzüme rağmen içimde olan Hee-Yun'u görebilecek miydi..?Derin bir nefes alıp, kollarımı önümde bağlayıp, Kızımdan çoktan eşime kayan gözlerim dolmuştu.. Özlemistim onu, ona dokunmayı, yüzüne kanlı canlı  bakmayı özlemistim..Sonunda gidiyordum, bu ruhlar âleminden kurtulup ait olduğum yere gidiyordum, kocamın kızımın yanına gidiyordum..
Tüm gün yaşadıklarımdan sonra gözlerim uykuya yenik düşmüş ve yavaş yavaş, eşimi ve kızımı gördüğüm aynanın karşısındaki lüks koltukta uykuya dalmıştım..

********

Samandra: Eee Yun heyecanlı mısın?

Sorulan soruyla aslında çok heyecanlı olduğumun şimdi farkına varıyordum yinede buna rağmen olumsuz cevap vermiştim sesim titreyerek..

Hee-Yun:Ha-hayır..Ya-yani Çok değil..

Kardeşim de Samandra da gülmüştü..Kardesimin Samandradan daha buruk güldüğünü fark etmiştim.. Sebebini istemsiz sormak gelmişti içimden..Yanına yaklaşıp elllerini tutup, başımı hafif yana yatırıp, bende buruk tebessüm ederek gülmüştüm..

Hee-Yun:Hoo-min iyi misin?

Oda gülmüş ama başını yere eğerek konuşmuştu..

Hoo-min:İyiyim abla ama gitmene üzülüyorum..Uzun zaman sonra görüşmüştük ve sen şimdi gidiyorsun..

Haklıydı.. Biz çok uzun zaman önce görüşmüştük onunla ve şimdi tekrar 4 yıl kadar uzun bir süre sonra ayrılacaktık..Ben onunla aynı fikirleri paylaşırken o tekrar konuşmuştu..

Hoo-min:Ama olsun sonuçta orda da bir ailen var ve eminim onlarda seni bekliyor..Seni çok özleyecekte olsam mutlu olmana cok seviniyorum abla..

Ellerini omuzuma atıp beni sabitleyip gözlerime sıcacık bakarak konuşmuştu tekrar..Kızımdan sonra Hoseok'a en çok benzeyen kişiydi kardeşim..Bu sıcacık  bakışıda bunun en büyük deliliydi..

Hoo-min: Yeğenimi benim yerime öp, anlaştık mı?

Başımı aşağı yukarı sallayıp, Ona sımsıkı sarılmıştım..

Sonunda gelmişti gitme vakti..Samandra yanıma gelip,

parmaklarına ışığı daldurup, önce benim üzerimde daha sonrada kendi üzerinde gezdirmişti..Bir anda bulunduğumuz yerden kaybolup, bomboş upuzun bir koridora gelmiştik. Karşımda kocaman bir ayna vardı şimdilik sadece kendimi görüyordum.. Samandranın konuşması ile yönümü ona dönüp, yüzüne bakmış onu pür dikkat dinlemiştim..

Samandra: Bu gördüğün aynadan dünyada senin için ayrlanmıs yerine gideceksin..Hoseok şirketine bir eleman aldı ve o eleman sensin..!

Ne yani herşey ayarlanmışmıydı.. Şaşkındım..Bir anda önümdeki aynada kendi yüzüm yerine saclari kısa, üzerinde daha resmi bir kıyafetle oldukça güzel ve alımlı bir kız gördüm..Ben buna daha çok şaşırmışken, soru sormadan samandra açıklama yapmıştı..

Samandra:Yeni yüzun..!

Elimi bir anda yüzüme atmış ve kendi kendime konuşmuştum..

Hangi hareketi yapsam karşımda, aynadaki kızda o hareketi yapıyordu..

"Omo.! Ama bu kız çok güzel.."

Evet çok güzeldi..Samandra elini omzuma atıp konuşmuştu..

Samandra:Kocanı şu son 4 yılda sayende, her gün anlatmanla çok iyi tanıdım..Güzelliğe veya çirkinliğe takılacak bir adam değil..Benden daha iyi bilirsin ama sana bir tavsiye, gerçek Yun'u hiç unutma..

Tüm söylediklerini aklıma tek tek kazımıştm..Gözlerim hala ona bakarken karşımdaki ayna bir anda Hoseokun şirketine dönüşmüştü..

Samandra:Hadi bakalım şimdi gitme vakti..Umarım iyi şeyler için bir daha görüşürüz Yun..!

Ellerimi önümdeki upuzun, beyaz parıldayan, aşağı doğru kocaman açılan,

elbisemin eteklerine atıp hafif kaldırıp, tam aynaya doğru yürüyecekken bir anda vaz geçip aramızdaki resmiyeti bir yana bırakıp koşup samimi bir şekilde Samandraya sarılmış ve konuşmuştum..

Hee-Yun:Bana yaptığın iyilikleri hiç unutmayacağım..Sen iyi birisin Samandra..Kardeşimi üzme lütfen..

Oda kollarını bana sarıp başını aşağı yukarı sallayıp konuşmuştu..

Samandra:Elimden geleni yapacağım.. Umarım her zaman mutlu olursun Yun..! Hoşçakal..

Ondan ayrılıp ellerini tutup sıkıp, onunla eş değer gözlerimide hızla kapatıp açmış ve konuşmuştum..

Hee-Yun: Hoşçakal..

Tekrar elllerimi eteklerime atıp, hafif uyguladığım güçle onların  havalanmasıni sağlamış

ve karsimdaki aynaya doğru yürümüştüm..Aynadan geçer çekmez üzerimdeki kıyafetten, saçlarımın kısalığından vede kanlı canlı  gördüğüm yerden anlamıştım ki gerçekten aynada gördüğüm bedende ve aynada gördüğüm yerde yani gerçek dünyadaydım..
Burası Hoseokun  iş yeriydi.. Hemen saçlarımı düzeltip, çokta kısa olmayan eteğimi çekiştirip, toplumlarımı yere vura vura yürümüştüm..Çok geçmeden, daha 4 yıl onceye kadar her gün geldiğim için yolunu ezberledigim asansöre ulaşmıştım..Hoseokun odası 7. kattaydı hemen 7 numaraya basıp, asansörün aynasından kendime daha doğrusu içi kendim olan dışı farklı bedenime bakmıştım..Ne ile karşılaşacagımı bilmiyorum bu yüzden olacakki korkuyla beraber kalp atışlarım hızlanmıştı..Derin bir nefes almış ve açılan asansörden inip Hoseokun odasına doğru yürümek isterken dışarda olan sekreterle karşılaşmıştım.

"Buyrun yardımcı olayım.."

Ne demem gerekliydi şimdi tam bilmiyordum..

Yun:Şey!Ben iş başvurusu için gelmiştim..

"Buyrun ben ilgileneceğim sizinle.."

Hoseokun odasına olan yakınlığım sekretere yaklaştıkça, azda olsa azalmıştı..Onun odasıyla sekreterin odası arasında yaklaşık 2 ila 3 metre vardı..Hemen sekreterin önünde duran karşılıklı iki koltuktan birine oturup, söylediklerine kulak aşmıştım..

"İş başvurusu baya olmuş dün hepsiyle görüştük henüz uygun birini bulamadık. Sizinle beraber bugün beklediğimiz bir kaç kişi daha var.."

Sekreter daha sözünü bitirmeden, odasından Yu-jin ile çıkan Hoseoka kaymıştı gözlerim..Onun yaninda bir başkasını görmeyi beklemiyordum en azından canlı canlı görmeyi beklemiyordum..Onlar konuşarak önümüzden ilerlerken sekreterin sorusuyla hızlı ve hafif sesimi yükselterek, hala gözlerim Hoseokta cevap vermiştim..

"Bilgilerinizi teyit etmek amaçlı isminizi öğrenebilir miyim.."

Yun: Hee-Yun..! Soo Hee-Yun..!

Ben ismimi söyler söylemez Hoseok arkasını dönüp bana bakmıştı..Yüzünde anlam veremeyen bir ifade vardı..O an niyeyse işimin azda olsa kolay olacağını düşünmüştüm.. Karısının yani benim  ismimi bile unutamayan adamdan bahsediyordum çünkü..İstemsiz göz pınarlarımda yaşlar birikmişti..