8. bölüm

125 26 0
                                    

Oy kullanmayı unutmayın lütfen ⭐

Hoseok:Öyle bir merak ki, tanımadığın evde tereddüt dahi etmeden kızımın odasını buldun..!

Söylediği seyle endişe ile düşünmeden az önce yaptığım hareket gelmişti..Aslında düşünmüştüm de ama nasıl sıyrılacaktım şuan onu bilmiyordum..Henüz kızına uzun süreden sonra kavuşan anne olarak çok daha farklı konularla ilgileniyordum..
Şuan beynimde tüm bunları düşünürken kendime zaman tanımıştım..Aynı zamanda ayağı kalkmayı da ihmal etmiyordum..Kizimin odasının kapısı süslüydu biliyordum..

Hee-Yun:Üst katta olduğunu tahmin etmek tamamen iç güdüsel eee bu oda olduğunu anlamakta çok zor değil..

Gülmüştüm, oda gülmüştü..Hem konuşmasını sürdürüyor hemde kızıma doğru yürümüş belini kızımın alnına koyup ateşine bakmıştı..

Hoseok:Anladım..

Başımı aşağı yukarı ona onay verir şekilde sallayıp, anladığını düşünerek onu tasdiklemiştim...

Hoseok: Ateşi yok.. Doktor arada fenalaşmalarinın normal olduğunu söyledi..

Bunun içinde başımı saklamaktan başka bir seçenek göremiyordum..Başımı aşağı yukarı sallayıp, kızımın odasıyla renk uyumu içerisinde olan açık pembe koltuklardan birine oturmuştum..Bu odayı kızım için berber beğenmiştik..Her ne kadar alınırken kızımın yanında olamasamda bu odayı ona aldığı için eşime minnettardım..

Hee-Yun: Anlıyorum..Ama yinede bir doktora götürmekte fayda yok mu sizcede..

Söylediğim şeyle yarı bana yarı kızıma dönük olan yönünü tamamıyla bana dönüp ellerini cebine koyup başını aşağı yukarı sallamıştı..

Hoseok:Peki ararım doktor birazdan gelir...Bu arada işe alındın..

Bu durumun karşısında sadece tebessüm etmiştim çünkü ise alınacağımı zaten biliyordum..

Hoseok:Yanlız şartları biraz ağır..

Nereye gidersem gideyim hatta dünya bile değiştirsem benim hayatımda hep agır şartlar var..

Hoseok:Yani ağır dediysem..Normal iş şartlarına göre ağır..Tabi maaşında ona göre iyi olur..Evli misin?

Sorduğu soruyla tam başımı olumlu yönde saklayacakken vazgeçip olumsuz bir şekilde iki yana salladım..

Hoseok:Güzel..Ailenle mi yaşıyorsun..?

Yun:Hayır..Onlar ben çok küçükken ölmüşler..

Aklıma kısa süreli daha dün yanında olduğum oradaki tek ailem olan Hoo-min gelmişti..Bundan olacakki acıda olsa varlığından bahsetmek istemiştim..

Yun:Sadece bir erkek kardeşim vardı onuda kısa zaman önce trafik kazasında kaybettim..Yani kimim kimsem yok..

Hoseok başını hafifçe anlar bir şekilde aşağı yukarı sallamış ve tekrar konuşmuştu..

Hoseok:O zaman burda kalman için bir sorun yok öyle değil mi?

Elbette yoktu..Benim asıl ailem burasıydı..Kızım ve kocamın yanı..

Yun: Elbette yok..Yeter ki Seo-yeon iyi olsun..Ben sürekli yanında olacağım..

İstemsiz dolmuştu gözlerim..Yanına gidip az önce dokunmak istediğim ama korkumdan dokunamadıgım yüzüne dokunmuştum..Çekinerek..Elim tenini hissettiginde içimde çok büyük bir özlem olduğunu hissetmiştim.. Farklıymış, özlem dediğimiz şeyin giderilmesi için saatlerce, günlerce, hatta aylarca bakmak yeterli değilmiş..Dokunmak özlem duygusunu yok etmek için birebirmiş..Sadece dokunmak söyleyse sarılmak nasıldır..Nasıl Mutlu eder beni..Daha fazla umrumda değildi.. Dizlerimin üstüne çöküp deli gibi ağlamaya başlamıştım...Öyle ağlıyordum ki bir süre sonra Hoseok endişe ile yanıma yaklaşıp konuşmuştu..

Hoseok:İyi misiniz.? Bir sorun mu var...?

Daha ne sorun olabilirdi ki o benim minik bebeğimdi..Tüm bu acılar için daha küçücüktü..Nasıl başa çıkacaktı tüm bunlarla..Benim yanında olmam ona iyi gelecekmiydi.. Gerçekten mutku olacakmıydı bakalım..Yavaşça başımı aşağı yukarı sallayıp, hızla ayağı kalkıp göz yaşlarımı silmiştim..Daha güçlü biri gibi davranmalıydim..Keşke dış görünüşüm yerine içimdeki bu duygusallık değişseymiş.. Duygusallığım benim işimi zorlaştırıyordu çünkü..

Yun:Ben biraz duygusal biriyim, dayanamadım kusura bakmayın lütfen..

Hoseokta başını aşağı yukarı sallayıp, konuşmuştu..

Hoseok: Önemli değil..Biz aşağı inelim Seo-yeon biraz daha uyusun.. O uyanınca tanışırsınız..

Hoseok, arkasını dönüp giderken bende son bir defa daha kızıma bakıp tebessüm edip peşinden ilerlemiştim..Hemen arkasında duruyordum çünkü hala konuştuğu şeyleri duymam gerekiyordu...

Hoseok:O zaman yarın başlarsınız.. Eşyalarınızı gelirken yanınızda getirirsiniz.

Yarın mı? Ama benim bugün için kalacak bir yerim yoktu..

Yun:Aslında izniniz olursa bugün başlamak istiyorum..

Yüzüme baktığı şaşkın yüz ifadesinin silinmesi için konuşmama devam etmiştim..

Yun: Seo-yeonla kaynaşmak istiyorum biran önce..Hem bu dönemi ne kadar hızlı anlatırsa o kadar iyi olur..

Hoseok:Haklısınız.. Peki öyleyse şoföre söylerim sizi evinize bırakır eşyalarınızı alır öyle gelirsiniz..

Eşya alacak bir evi nereden bulacaktim onu düşünüyordum.. Başımı düşündüğüm tüm olumsuzluklara rağmen olumlu yönde sallayıp Hoseoku onaylamıştım..

Hoseok:Şartların tüm vaktini Seo-yeonun yanında gecirmek, yani bir nevi özgürlüğün bitmiş olacak..Kızım iyileşene yada ben evlenene kadar..Ama emin olabilirsin karşılığını fazlasıyla alacaksın..

Evlenene kadar mı? İçimde bir acı hissetmiştim.. Kocam başkasıyla evlenmekten bahsediyordu..

Derin bir nefes alıp karşımdaki kocaman koltukta oturan Hoseoktan gözlerimi kaçırmıştım..Sanki gözlerine bakmaya devam edersem icimdeki acıyı anlarmış gibi geliyordu..

Yun:Bunun karşılığını alacagımdan elbette şüphem yok.. Seo-yeonun iyi olması benim için yeterli bir karşılık..

Hoseok: Teşekkür ederim..Haa izin günlerin elbette olacak yani arkadaşlarınla geçirmen için vakitlerin..Benim izinli olduğum vakitlerde siz izinli olursunuz..Bu arada isminiz.. Seo-yeon'un annesiyle aynı..Bu yüzden sanırım sizi sevmesi kolay olacak..

Gülmüştüm çünkü sadece ismim değil herşeyimle onun annesiydim eşimin bunu bilmiyor olması oldukça acıydı..

Hoseok:O zaman benim sirkette işlerim var sizide şoförüm bıraksın..

İçimden geçen birşey vardı..Oda o kadınla gerçekten evlenecek mi olmasıydı..Tüm cesaretimi toplayıp kapıya kadar gelen ve arkasından yürüdüğüm Hoseoka içimdeki acıyı hissettirmeden sorgulamıştım..

Yun:Şey.. Nişanlısınız galiba..

Parmağındaki yüzüğü göstererek sormuştum..

Yun:Neden bir bakıcı için uğraşıyorsunuz ki..Yani evliliğinizi hızlandırmak yerine..

Şaşkındı..Çünkü bir nevi özel hayatına burnumu sokuyordum.. Bu umrumdamıydı? Asla.. Derin bir nefes alıp, umursuzca hem cevap verip, hemde  çıkmak için kapı kulpunu çevirmişti..

Hoseok:Kızım evliliğime pek yanaşmıyor onu ikna etmek için zamana ihtiyacım var..Oldu mu..?

Yürüdüğü yolda bir anlığına durup konuşmuştu..

Hoseok:Özel hayatım değerlidir benim için.. Cok sorgulanmasını sevmem.. Anlaştık mı..?

Şuan kocam tarafından duyduğum sözlerle oturup, ağlamak istiyordum. Özel hayatmis..Ben daha ozeldim onun için bunu bilmeliydi yada zamanla anlamlıydı...

Oy kullanmayı unutmayın lütfen ⭐

Geri Dönüş (J.H.) (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin