18. Bölüm

125 20 10
                                    


Merhabalar...Ben geldim 🤗🤗🤗 Okuyan varmı bilmiyorum ama Wattpat okuyucuları sizce kurgu nasıl ilerliyor🤔🤔 Fikirlerinizi yazın ❣️❣️❣️

⭐⭐Ama tabiki oy kullanıp öyle okumaya geçin ⭐⭐

Keyifli okumalar 🤗🤗

HEE-YUN

Evden içeri kahkahalarımızla girmemize ragmen karşımızda gördüğümüz kişiyle yüzümüz düşmüştü hatta tek benle kızımın değil Hoseokun bile gerildiğini anlamıştım..Hoseok yavaşça bizden uzaklaşıp elindeki anahtarları bir masaya koyup karşısındaki Belkide çok değer verdiği kişiye doğru yürümüştü..Belkide mi? Kesinlikle değer verdiği kesindi çünkü karşımda duran kız yüzünden kızıma bağırmıştı bile..

Yu-jin:Seni görmek için geldim ama belliki çok yoğunsun..

Hoseok ona karşılık verirken gayet emin vermişti..

Hoseok: Gelmeden önce arasaydın sanırım daha kolay olurdu.. Evde olmadığımı bilirdin..

Yu-jin: Aradım ama beyimizin telefonu açık bile değil..

Hoseok elini cebine atıp telefonuna bakmıştı..Hafif elinde sallayıp onuda az önceki masanın üzerine koyup konuşmuştu

Hoseok: Şarjım bitmiş olmalı bakmadım hiç..

Yu-jin: Neyse ne seni merak ettim..Günün nasıldı?

Hoseok Yu-jine cevap vermeden, direk bizle göz teması kurunca hemen dikleşip dinlemediğimi düşünsun diye Yeon'u oradan uzaklaşmak için hamle yapmıştım..Yeonla odaya gelmiştik ama aşağıda ne olduğunu deli gibi merak ediyordum..Kızımı odasına çıkardığım an söylenmeye başlayan kızımla göz göze gelmiştim..

SY:Yine Yu-jin yine Yu-jin..!Bıktım bu kadından..

Ellerini göğsünde toplayıp bana bakıp hesap sorar gibi konuşunca aklımdaki merakı hiçe sayıp, şaşkınca ona bakmıştım..

SY:Hem sen bana yardım için gelmedin mi .? Niye bana yardım etmiyorsun..!

Ne için yardıma ihtiyacı olduğunu biliyordum yavaşça ona doğru eğilip bu defa kaşlarını çatan taraf bendim..

Yun:Ne için yardım istediğini biliyorum ama bunun için asla yardım edemem..Hadi doğru banyoya elini yüzünü yıkayıp yatıyorsun bugün yeterince  yoruldun..

Karşısında tekrar doğrulup bu defa kollarını göğsünde birlestirip düşünen bendim

Yun:Hem aklını böyle şeyler için yorma zamanı gelince baban kendi ayaklarıyla bana gelecek..Haa bide "anne iyi mi..?" meselesini ayrıca konuşacağız..

Oflayarak bana arkasını dönüp yürüdüğünde ona tahminen verdiğim süre yeterli gelmemişti halinden hareketlerinden anlıyordum..O banyoya elini yüzünü yıkamak için ilerlediğinde bende hızla merdivenlere doğru gidip oturma odasında baş başa oturan Hoseok ve Yu-jini dinlemeye başlamıştım..
Yu-jin.! Ahh eski düşmandan dost olmazmış bunu şimdi daha iyi anlıyordum.. Karşılıklı ikisinin kurduğu her cümle kalbimde hasarlar açmaya yetiyordu..Yu-jin Hoseoku, sevdiğini söylüyor bu sevgiyi de  evlilikle süslemek  istediğini dile getiriyordu..

Hoseok ise buna sussada Yu-jin çoktan sahte göz yaşlarını salmıştı.. Kızgın da kırgın da olsam eşimin benden sonra kurmak istediği hayata anlayış göstermeliydim.. Merdivenin en son basamağın da oturup onları dinlerken başımı kaldırıp bir anda sessizleşen Yu-jin ve Hoseoka dönme gereği duymuştum..Dönmemle gördüğüm manzarayla şoka uğramıştım durum ne ara Yu-jinin, Hoseokun dudaklarına ulaşacağı kadar romantik bir ana gelmişti.. Baktığım anda milimler kalmıştı iki  dudagin birleşmesine..O kadar sinirli o kadar öfkeliydim ki bir an burada boşuna olduğumu düşünmüştüm.. Kalbim sıkışmış içim daralmıştı...Sanki kalbimi biri eline almış sıkıyorda sıkıyordu..Gördügüm mazara bitsin istiyordum..Her ne kadar görmemek için dirensemde her gözlerimi kapatacağım an göz kapaklarımda asılı kalacak bir sahneydi bu..
Çok isterdim bu birleşmeye engel olmayı,çok isterdim bir vazo atıp kırmayı, yada bir lamba patlamayı yada çıkıp ben senin karınım hani bir tek beni seviyordun demeyi çok isterdim..Ama bu onun hayatıydı engel olamazdım..

Saygılı olmayı öğrenmeliydım..Bir zamanlar kalbi bana ait olan ama şimdi başkasını öpecek kadar ayrı olduğumuz onun hayatına karşı hassas olmalıydım..İstesemde istemesemde.. O an gözlerimi sımsıkı kapatıp, dizlerimi kendime çekip, ellerimle kulaklarımı tıkayıp, öylece orada ağlamaya başlamıştım..Canım bu defa istemsiz yanıyordu..Hemde fazlasıyla..

***

Odama gelmiş gözlerimi sımsıkı kapatmıştım.. Zorluyordum uyumak için ama olmuyordu..Aklımda kalbimde bir yerlerde aklımda kalan içime oturan birşeyler vardı.. Hoseok nasıl böyle birşey yapmıştı..Nasıl..! Bian aklımdan geçen saniyelikte olsa o düşünceye lanet etmiştim..Ya ona, Yu-jine gerçekten aşıksa..Bu defa kapattığım gözlerimi olabildigince açıp, yataktan doğrulmuştum..Hızla üzerime gelişi güzel aldığım örtüyü savurup, Ayağı kalkıp çıkmıştım odamdan.. Hoseoku bulmalıydım..
Çalışma odasında bulurum diye hemen üst kata çıkıp, çalışma odasının önüne gelmiştim..

Burada olmalıydı.. Neyseki öpüşme farklı yerlere gitmemişti..Kendi söylediğime kendim göz devirip, yüz buruşturmuştum.. Yavaşça önüne geldiğim çalışma odasının kapısını tıklatıp, girmek için izin beklemiştim..."Gel" komutunu alır almaz içeri girmiştim..
İçeri girince yanlız olduğunu fark etmiştim..Her ne kadar yanlız olmayacağını düşünsemde yanılmıştım..
Yavaşça ona doğru yürüyüp, ellerimi arkada birleştirip, konuşmaya başlamıştım..

Yun: Misafiriniz hala gitmemiştir diye düşündüm...

Gözlerini dosyasından kaldırmadan konuşuyordu..

Hoseok:Çok olmadı gitdiği..

İçimden her ne kadar Hoseokun taklidini de yapsam, yüzüm çok ciddiydi..

Yun: Hımm..Tabi Evlilik arefesi, zaman geçirmek güzel oluyordur..

Hala hiç başını dosyadan kaldırmıyordu..

Hoseok:Yani..Daha çok bir birimize alışma süreci diyelim..

Yun:Alışma..!? Bence bunca yıl aşk olmamışsa evlilikte gereksiz..Hem alışmak denince, evlilik değilde uzun süreden sonra insanın kendi odasında yaptığı değişiklige alışması  gibi birşey oluyor.. Akıl işi değil..

Hoseokun sonunda aklına gelmişti başını kaldırıp bana bakmak..Hala nasıl gözlerime böyle boş bakabiliyordu anlamıyordum..Derin bir  nefes alıp, cevap vermeden başını "ne diyor bu" gibisinden sallamıştı.. Kızdığını anlamıştım ama umursamadan konuşmama devam etmiştim..

Yun:Neyse ne canım, banane..Ama şeyi merak ediyorum.. Kızınız istemediği halde neden ona bir anne bulma geregi hissediyorsunz ki..!

Bir anda tekrar gözlerini gözlerime dikmişti..Daha da kızmışa benziyordu..Dahada kızdırmaktı asıl amacım..bu yuzdende hala konuşmamı sürdürmüştüm

Yun:Aşık olmadığınız her halinizden belli çünkü..

Hoseok elindeki kalemi bir anda masaya vurunca korkmuş olsamda hissettirmemiştim..

Hoseok: Yanlızca kızıma anne olması için onunla evlendiğimide nerden çıkardınız..!

Ne yani gerçekten aşık mıydı..Ama aynadan izlediğim de öyle değildi..4 5 haftada birşeyler değişmiş olamazdı öyle değil mi?

Yun:Tamam farz edelim aşıksınız..! Ben olsam kızım için aşkımı bile hiçe sayarım..Üstelik sizi üzmek istemem ama kızınız hasta..

Bu defa sinirle ayağı kalkıp, sertçe elini masaya vurup,  bağırmıştı..

Hoseok:Ne diyorsunuz siz, haddinizi ve bu evdeki yerinizi bilin..Benim ailevi ilişkilerim adına kararları siz alamazsınız..! Sizi bir daha uyarmayacagim Bayan Yun..!

Elbette onun hayatındaki kararları ben almıyordum ama ailesi dediği aile benim ailemdi.. Kızımdı..Onu üzemezdi.. Üstelik bana ait olan kalbini de üzemezdi..Buna en başta ben izin vermezdim..Yıllar sonra yüzüme karşı  İlk defa bana "Yun" demesini yok sayarak konuşmuştum..

Yun:Doğru.. Kızınızın evde olduğunu bildiğiniz halde o kadını öpmekten çekinmediniz.. Ayrıca ben her zaman bu evdeki yerimi biliyorum.. Siz kendinizi bunu hatırlatmak için yormayın..Hem aile dediğiniz insanlar benim içinde değerli..

Aklıma gelen bir çok şeyin dilime dökülmemesi için kendimi sıkıyordum..Aksi halde  tek yön  bir bilet alıp bu dünyadan gelmemek üzere gidecektim..

⭐⭐Oy vermeyi unutmayın lütfen ⭐⭐

Yine 1000den fazla kelime 🤣🤣

Geri Dönüş (J.H.) (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin