Selam benim güzel kar tanelerim. Yukarıdaki müziği açalım ve bölümü öyle okuyalım.
Birinci kitap için son kez iyi okumalar dilerim, bölüm sonunda görüşmek üzere^^
Dünyanın ne kadar büyük olduğunu keşfe çıkan geyik keşfinden döndükten sonra annesine bir soru sordu.
"Dünya neden bu kadar büyük anne?" dedi merakla.
"Biz içinde küçücük kalabilelim diye..." dedi annesi.
Gözlerini annesinin gözlerine dikti küçük geyik. Annesinin gözlerinde kendi yansımasını gördü ve etrafını saran koca dünyanın ortasında ne kadar küçük kaldığını fark etti. Sonra ufak bir gezintiye çıktı gecenin karanlığında. İki insanın bir kulübenin önünde durduğunu gördü ve tam yanlarından geçip gidecekken adamlardan birinin yüzünün tanıdıklığıyla öylece durdu geyik. Bu adamlar annesinin bir gece ona anlattığı adamlara benziyordu... Babasını öldüren ateşi yakanlara. Hızla yanlarından geçip gitti geyik. Adamlar kahkahalarla ateşin etrafında gülüştükten sonra ellerindeki kasalarca içecekle kulübeye girdiler. Kulübenin önündeki ateş yanmaya devam ederken bir şey oldu. Küçük geyiğin ayağı ateşi içinde tutan tenekeye çarptı, teneke yere devrildi ve alevler kulübeye sıçradı. Geyiğin gözleri büyümeye başlayan alevleri izledi.
"Böyle mi yandın baba?" dedi içinden, "O zaman gösterelim onlara, seni içine attıkları yangın nasılmış..."
Sonra koşarak oradan ayrıldı. Annesi ve kardeşlerini aldı. Onlarla birlikte koşarak ormandan çıktı ve kendini ailesiyle birlikte yollara attı. Bu orman bir kar küresiydi, küçük geyik de o kar küresinin içindeki bir kar tanesiydi yalnızca. Artık kar küresinin hikayesi yoktu. Sıra onun hikayesindeydi...
Kar tanesinin.
24.Bölüm : Bizim Hikayemiz.
*Hayat bizim hikayemizdir. Kar küresinin değil, kar tanelerinin...*
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kar Küresi (İki Kitap)
Teen FictionBurası bir kar küresiydi, biz de içindeki figürler. Bizi tutup salladılar, ne olduğunu anlamadık, alt üst olduk...