Bölüm 19:Tüm Melezler İçin

293 27 244
                                    

Sabah erkenden uyandığımda benden başka herkesin uyuyor olduğunu fark ettim,Annabeth ve Allison dışında.Hızla yerimden kalkıp Annabeth'i aradım ama kısa sürede barakada olmadığını fark ettim.Panikle kendimi barakanın dışına attığımda ateşin üzerinde et pişiren Allison'u fark etmemle ona yöneldim.

"Annabeth nerede?"diye sordum panikle.Gözlerini önündeki etten ayırmadan cevapladı.

"Bizim dahil olmamızı istemediği bir şey varmış planla ilgili,onu halletmeye gitti.Endişelenme;o Annabeth.Sağ salim geri döner,üstelik işini de halleder."

"Evet,Annabeth'i tanıyorum.Eminim halleder."dedim sıkılgan bir sesle ve gözlerim ateşin üzerinde pişirdiği ete kaydı."Ne pişiriyorsun?"

"Tavşan eti,"dedi ateşe biraz daha çalı çırpı atarken."Dün gece yatmadan tuzak kurmuştum;sabah uyandığımda beş tane tavşan buldum."

Takdirle başımı salladım.Gözlerim kendi başına yaptığı barakasına,ormanın içinde kendine yarattığı korunaklı alana kayınca içimdekileri söylemeden edemedim."Yaşına göre acayip yetenekli ve güçlüsün.Oyunların ilk gününden beri çok iyi başa çıkmışsın."

"Teşekkür ederim,"dedi Allison küçük ama samimi bir gülümsemeyle.Omuz silkerken lafına devam etti."Güçlüyüm çünkü hayatım boyunca güçlü olmak zorundaydım.Yalnız olmak,tek başına olmak,kendi başının çaresine bakmak zorunda olmak ne demek;biliyorum.Ben şizofreni hastasıyım.Bu yüzden hayatımın normal kısmı bile normal değildi.Senin bir hayatın daha var;tüm bu melez maceralarından uzakta;normal bir hayat.İşte benim melezlik hayatım dışındaki o hayatım bile normal değildi,çünkü ben normal değildim.Hayatım boyunca bu yüzden hep dışlandım,yalnız kaldım ve bu da bana başımın çaresine bakmayı öğretti.Aslında en başta Luke'nın yanında olma sebeplerimden biri de buydu,hani yemekhanede,"Sizin ayrımcı düzeninizde yaşamak istemiyorum,"demiştim ya;her türlü ayrımcılığa ve dışlanmaya karşıyım ben."

Etkilenmiş bir şekilde ona bakarken takdirle başımı salladım ve cesaret verici bir şekilde gülümsedim."Şimdi sana daha çok hayran oldum.Demek ki hem normal hayatında hem de melez hayatında bu kadar mücadeleci ve güçlü birisin."

Allison yavaşça gülümsedi ama bir anda gözleri dehşetle açılarak ayağa kalktı."Annabeth!"

Arkamı döndüğümde gördüğüm manzarayla korkudan kalbim duracakmış gibi hissederken yere düşmek üzere olan Annabeth'i kavrayıp kontrollü bir şekilde yere oturttum.Her yeri kana bulanmıştı;özellikle göğsünün yakınında kanlar birikmişken saçlarında ve yüzünde dahi kan izleri görebiliyordum.Bacağından da kanlar süzülüyordu,panikle elini sıkıca sarınca acıyla inlemesiyle hızla kendimi geri çektim ve elinin de yarıldığını,kanlarla dolu olduğunu fark edince öfkeyle küfür savurdum.Annabeth'e kim ne yapmıştı?

"Ne oldu?"diye sordum Allison hızla biraz bandaj ve Annabeth'e iyi gelecek bir karışım yapmak için yenilebilir otlardan almaya barakaya girerken.Annabeth acıyla sırtını arkasındaki ağaca dayayıp nefes almaya çalıştı.

"Luka ile konuşmaya gittim ama görüldüğü gibi konuşamadık."

Kanın beynime sıçradığını hissederken öfkeyle sordum."Sen dün Luka'nın zaten birlik beraberlik tantanamızla ilgilenmeyeceğini söylemedin mi?Ne ara onunla konuşmaya karar verdin ki onunla konuşmaya yalnız mı gittin?Aferin sana;bak ne güzel öldürüyormuş seni az daha!Sahi elinden nasıl ölmeden kurtuldun?"

Annabeth öfkeyle gözlerimin içine baktı."Beni çocuk gibi azarlamayı kes;Percy.Ben hepimiz için uğraşıyorum.Luka'nın kabul etmeyeceğini biliyordum;planımda kabul etmemesi de vardı.Şu an her şey planıma uygun şekilde ilerliyor."

Yanlış Taraf | PJO×Açlık Oyunları(Katılımlı Hikaye)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin