Bölüm 29

20.4K 1.1K 1.1K
                                    

Bölümde +18 sahne vardır. Başladığı ve bittiği yeri belirttim.

Keyifli okumalar...



Ela Kılıç

"Ela'm mısır da patlatır mısın?" İçeriden seslenen kocamla gülümsedim.

Bu akşam için tonla şey yapmıştım ama hala istemekten vazgeçmiyordu.

Bu akşam için tonla şey yapmıştım ama hala istemekten vazgeçmiyordu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Yaparım hayatım ama bu gece bin kilo olmazsak iyidir." Cevabım ile kahkaha sesi kulaklarıma doldu.

Kalbim gülüşünün güzelliği karşısında erirken iç çektim.

"Maçtan sonra spor yaparız bebeğim!" Edepsiz sözleri içimi bir hoş ederken sessizce kıkırdadım.

Bu akşam Galatasaray-Beşiktaş derbisi vardı. Günler öncesinden derbi için iddialaşmaya başlamıştık.

İkimizde kendi takımımızın kazanacağını savunurken iddiaya girmeye karar verdik. Kazanan kaybedenin istediği bir şeyi itirazsız yapacaktı.

Kazanacağımızdan emin olduğum için günlerdir Ömer'den ne isteyeceğimi düşünüyordum.

Mısır patlatmak için tencere çıkartırken ayağıma dolanan Pusula ile gülümsedim.

"Ne oldu annecim baban seninle ilgilenmedi mi?" Ömer'i şikayet edermiş gibi havlarken eğilip oğlumu kucağıma aldım.

Yumuşak başına birkaç öpücük kondurduktan sonra Pusulanın sırnaşmalarını görmezden gelip yeniden yere bıraktım.

Hoşuna gitmemiş olacak ki huysuz huysuz birkaç kez havladı. Beyefendi bu ara pek bir şımarıktı. Devamlı onunla ilgilenmemiz için yapmadığını bırakmıyordu.

Mısırı tencereye döktükten sonra yağını ve tuzunu koyup kapağını kapattım.

Doktora gidişimizin üzerinden iki ay geçmişti. İlk tüp bebek denememiz yapılmıştı ve sonuç negatif çıkmıştı.

Sonucu öğrendiğimiz ilk anda üzülsem de Ömer'in desteği ve psikoloğum ile yaptığım görüşme sonucunda çabuk atlatmıştım.

Bu yolun başında Ömer'e de kendime de üzülmeyeceğime dair söz verdiğim için dik duruyordum.

Üzülmek yerine içimdeki umuda sımsıkı sarılıp bebeğimizin bize geleceği günü bekliyordum. Artık hiç gelmeme ihtimalini düşünmüyor, kendimi bu şekilde yıpratmıyordum.

Geçen sürede Alper de büyümüş ve üç aylık olmuştu. Küçük delikanlı hepimizin hayat enerjisi olmuştu. Her akşam mutlaka Rüya'lara gidip küçük adamı görüyorduk.

Bazen de Rüya ve Alp oğulları ile beraber bize geliyordu. Anne olmaya iyice adapte olan Rüya artık işe gelmiyordu.

Alp yeniden şirkete dönüp iş yükümü hafifletse de Rüya'sız idare etmek hala zor oluyordu. Çok sıkıştığımız zamanlarda evden bize yardımcı olan arkadaşımla yeni bir düzen oturtmuştuk.

MefhumHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin