Görmezden- Kerem Keskin
Son Kez Çizdim Seni- Rei6
|'Bağırmak isterim, düşünceler gibi. Ve ölmek isterim, bur'da bugün...' |
Güç, kullanıldığı amaca göre değişen bir durumdu.
Ancak ne olursa olsun, fazla güç; zehirdi.
İnsanın gözlerine parmaklarını sıkı sıkı bastıran, zihnini bulandıran ve damarlarında dolanan iyiliği aleve vererek kalan her şeyi kül siyahlığına boyayan bir zehir...
Gücün ne olduğu da, insana göre şekil alırdı.
Yedi yaşıma kadar güçlüydüm ben de. Ailem öldü, dünyanın en güçsüz insanı oldum bir anda. Dünyam başıma yıkıldı sandım, öldüm sandım, ama yaşıyordum. Yaşıyordum işte. Bir şekilde, her şekilde...
Kendi yalnızlığımda boğulurken, bir şey oldu. Bir şey. Beni iyileştirebilecek kadar kuvvetli, düştüğüm yerden ayağa kaldırabilecek bir el uzandı.
Güvendim. Hiç güvenmemem gerekirdi belki, evet. Şu hayatta, insanların daima ikinci yüzünü görmüş biri olarak, güvenmemem gerekirdi.
Ama insan şu yeryüzünde kendi kanından olana da güvenmeyecekse, başka nasıl kalırdı hayatta?
Ben, Zada'ya güvenmedim. Ben, abime güvendim. Abim olarak... İstediğim tek bir şey vardı, yalnızca bir şey; o da sevgisi. Ne sahip olduğu makamı, ne kavuştuğu bu ünü, ne gücü ne de kıskandığımı düşündüğü ailesi...
Ben sadece abisinin sevgisine muhtaç olan o küçük kız çocuğuydum.
Şimdiye kadar...
Kendi elleriyle öldürmüştü o çocuğu. Gözlerine muhtaçlıkla bakan o çocuğun, içimde öldürmemek için bin bir savaş verdiğim, dünyanın tüm kirine rağmen kimsenin, hatta kendimin bile elinin değmesine izin vermediğim o küçük kızın, bugün, tam karşımda almıştı canını.
Hiç mi görmemişti gözlerimde taşıdığım o kırıkları, hiç mi duymamıştı ondan yardım isteyen ruhumun yüksek çığlıklarını, hiç mi...
Hiç mi sevememişti beni?
Sevmemişti.
Abim, kendine kurduğu ailesini yanında bana da bir yer ayırmamıştı. Ailemizin katilinin dahi yer edindiği kalbine, beni, benim sevgimi sığdıramamıştı.
Olsun, dedim. Olsun...
Alışkınsın sen, dedim sonra kendime. Alışkınsın kızım sen. Kırılırsın, kırmazsın. Üzülürsün, üzemezsin. Canın yanar, kimseyi yakamazsın. Ölürsün ama sesin çıkmaz.
Sesin çıkmaz ama şu koca yeryüzünde, seni duyan yalnızca biri olur yine de.
Sadece biri... Ve o biri, tüm dünyaya bedeldi gerekirse.
Gözlerine yerleşen korkunun, dilindeki kelimeleri dışa vurmasına olanak sağlamayan Zada'nın yüzünden aldığım bakışlarım gerisine düştü ağırca.
Bir ölüm vardı içimde, son soluğunu veren bir ruh vardı. Gözlerimde cansız toprağın içinde filizlenen korku tohumunu besleyen, adım adım gittiğim yolun sonundaki ölüler mezarlığıydı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ZAMANSIZ SEVGİ
Ciencia Ficción"Tüm gökyüzünü gözlerine taşımışsın. O maviliği bazen kara bulutlar örtmüş, bazen sağanak almış; hiç utanmadan akmış gözlerinden bir bir..." "Sana herkes kıymış ama sen kimseye kıyamamışsın. Nefret edenlere inat hep daha çok sevmişsin. Her yürümeye...