Hazal Karahan:)
Azra'ya ne kadar minnettar olduğumu şimdi daha iyi anlıyorum. Şu telefon klavyesiyle yazı yazmak baya güç iş. Neyseki kısa sürede elim alışmıştı. Bende baya meyilliymişim:)
Akşam uyanınca saatin 21.12 olduğunu gördüm. Azra'yı bize davet edip sohbet, muhabbet etmek istedim. 10 dakika sonra bizdeydi. Havadan, sudan konuştuktan hemen sonra okuldaki bütün meseleleri baştan sona anlatmıştım ona ve şu numara meselesini hala çözememiştim. Nereden buldu numaramı acaba? Deyince,
- Azra; belki bir arkadaşından almıştır. Olamaz mı?
Okulda ki arkadaşlardan sadece; Ece, Duru,Sıla ve Sude de tek numaram var sence onlardan birinden almış olabilir mi? Dersin.
- Azra; neden olmasın? Diyerek mantıklı bir cümle kurdu.
Ah! Bilemiyorum dedim.
- Azra; tamam sakin ol sıkıntı yok. Nereden bulduysa buldu bunun bir önemi yok. Şimdilik önemli olan neden numaranı bulmak istedi?
Kesinlikle haklısın. Neden çıktığınızı bilmiyordum dedi?
-Azra; çünkü ağzını aradı akıllım. Hazal bu çocukta bir şey var sana şimdiden söyleyeyim deyince meraklandım.
Yarın okulda görüşecez dedim.
Kuzey:)
Hazal'a karşı çok mahcup hissediyordum. Ona sarılmamla küçük bir şok yaşadığını fark etsem bile aldırış etmedim. Ve beni yanlış anlamaması için onu tembihlemiştim. Ama bu Batın'ın yanına kâr kalmayacaktı. Akşam üzeri arayıp bizim buradaki bir sokağa gelmesini söyledim. Tamam deyip itiraz etmeden telefonu kapattı.- Batın; ne var lan, ne istiyorsun? Deyince,
Gözüne yumruk atmam bir oldu.
- Batın; lan diye bağırıp,
onunda bir tane çakmasıyla afallamıştım.
Birbirimize defalarca vurunca her yerimiz kanlar içinde kalmıştı. Sana demiştim bizden uzak dur demiştim. Derdin ne oğlum senin? Söyle lan diye bağırınca, verdiği cevaba hayret ettim.
- Batın; hoşlandığım kızları elimden almak hoşuna mı gidiyor lan?
-Ne diyorsun oğlum, ne hoşlanması? Dün bir bugün iki dedim. Kan içinde kalmış, dudağı patlamış bir şekilde dizinin üstüne çöküp ağlamaya başlayınca, elimi omuzuna koyup ne oluyor Batın? dedim.
- Batın; bilmiyorum oğlum kızı ilk sınıfta görünce çok hoşlandım konuşmak istedim. Ama aynı Ada meselesindeki gibi ilk seninle arkadaş oldu ve çok samimisiniz.
Lan ben selam verip arkadaş oluyorum onlar gelmiyor ki. Onların suçu yok gibisinden rahat davranmaya çalıştım.
- Batın; olsun lan yinede bugün seni öyle savununca nevrim döndü. Niye seni bu kadar savundu?
-Lan kafayı mı yedin? O beni değil kendini savundu. O kadar korktu ki ne diyeceğini bilemedi korkudan.
- Batın; korkması için yapmadım ben.
Biliyorum ama o ona kızdı o kadar.
-Batın; peki o sarılmanız?
Deyince ne ara gördü lan dedim içimden. Özür diledim ondan, tek suçlu ben olduğum için babasından ben izin almasını söylemiştim. Yürüyerek eve gitmek için.
Peki sen niye kolunu tutup arabaya atmaya çalıştın salak mısın lan?
- Batın; ne bileyim ben yenilgiyi yediremedim kendime işte.
Tamam boş ver yarın bakalım nasıl bir skandal olacak gerçekten merak ediyorum deyip çekip gittim. Allah'ın adisi kaşımı patlatmıştı.Hazal Karahan:)
Sabah erkenden hazırlanmış kapıda oturarak Kuzeyin gelmesini bekliyordum. Karşıdan geldiğini görünce içimden sonunda dedim. Ama bir dakika bir terslik vardı. Bunun kaşı yarılmış hemde çok fena bir şekilde hemen koşarak yanına vardım. Kuzey bu ne hal? Deyince önemli bir şey değil yâ sıkıntı yok dedi. Gerçekten berbattı ve çok korkmuştum. Ne diyorsun yâ? Yürü hastaneye dedim. Ama bir türlü götürmeye ikna edemedim. Tek çare vardı küsmek. İyi gitme deyip önden yürümeye başladım. Her konuşmasına ters tepki verince tavrıma daha fazla dayanamayıp, iyi tamam gel diyerek savaşı kazandım. Hastaneye gidip kaşına dikiş attık. Bir gün boyunca açık kaldığı için baya zorlandılar dikişte ama çok şükür hallolmuştu. Güzelce pansuman yapıldıktan sonra okula doğru ilerlemeye başladık. Yol boyu ne oldu? Diye sorsamda anlatmadı bir şey yok diyerek kestirip attı. Peki sonra anlatmak istersen buradayım diyerekten okula yürümeye devam ettik. İlk derse gecikmiştik ama sorun yoktu. Sırama otururken Batın'ın sırasına ölümcül bir bakış fırlatacaktım ki Batın'ın dudağının patladığını gördüm kesinlikle dün gece bunlar bir haltlar karıştırmıştı. Of Kuzey ne yaptın sen? Diyerek önüme döndüm kesinlikle bir açıklama bekliyordum ama önce ders.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARANLIKTAN DOĞAN IŞIK
Teen FictionHayatımın 17 yaşımdan sonra yeni başladığını nereden bile bilirdim ki? Önceden kendi halimde 2 arkadaşa sahip, bir aileye mevcut üye olmayan, yalnız bir kız iken, şimdi kocaman bir aileye sahibim... ANCAK; Geçmişimi unutamam onlar geleceğime ışık t...