Bölüm 30: "Geride Kalanlar."

2.7K 157 56
                                    

Ahmet Hatipoğlu - Hayallerde Olmasa.

Ahmet Hatipoğlu - Kimse Bilmez.

Gazapizm - Pisliğin üstüne basmışlar.

İyi okumalar. 🌕

AYLİZ'DEN

Yıllardır içimde beslediğim hislerim, duygularım bir hiç miş gibi üzerine bir kalem darbesi ile çiziliyordu.
Ben kötü biri değildim.
Hiç olmadımda.
Sadece içimde küçüklükten bu zamana kadar büyük tutkuyla büyüttüğüm Barlas'a karşı olan aşkım vardı ve bu da beni hırçınlaştırıyordu.
Evet belki yanlış bir abinin kardeşiydim ama bu beni kötü biri yapmazdı. Ben imkansız bir aşkın ensesinde nefes alıp verdiğim o kulede bile daha az acı çekiyordum ama şimdi sevdiğim adamın başka bir kadın tarafından sevilmesini görmek ve onun elimden alınması beni deli ediyor, bana büyük bir acı veriyordu.
El ele, göz göze olmaları yüreğimi zehir içinde çürütüyordu. Herkes tarafından Elzem'in sevilmesi, değer verilmesi beni sinir ediyordu. He le ki babam, sanki öz kızı oymuş gibi onu seviyor ve içten sarılıyordu. Ona o kadar yakın olması beni delirtiyordu.
Babamın Elzem'in geri dönüşüne o kadar çok sevinmesi içimde peydahlanan nefret kıvılcımlarını fitillemiş ve ateşe çevirmişti ama buna bir son vermem gerekiyordu. Hem onlar hem de Babam bunun hesabını çok büyük ödeyecekti.
Ne olursa olsun Elzemin hayat kalemini kıracaktım.
Ne babam ne de Barlas bir daha onu göremeyecek ve sevemeyecekti.
Barlas'ı ona yar etmeyecektim.
Bunun için kötü olunacaksa olacak ve onları asla bir araya getirmeyecektim.

Sinirle yumruğumu sıkarak gözlerimi mutluluk içeren salak tablolarından çektim. Birazdan parti vermelerinin şerefine nail olmak bakalım size iyi bir getiri getirecek mi bunu görecektik.

Sırtımı onlardan çevirip hızlı adımlarla abimin yanına, bölgesine doğru yürümeye başladım. Ona bu mutlu tablodan bahsetmeli ve onu uyarmam gerekiyordu.
Zihin okuma gücüm sayesinde Elzem'in babam ile ne konuşmak istediğini öğrenmiştim.
Bunu engellemem gerekiyordu. Elzem, babam ile o konuyu konuşursa abimin tüm planları suya düşerdi. Bunun için abime yardım etmem gerekiyordu. Eğer abime yardım edersem hem ben Elzem'den kurtulacaktım hem de abim amacına ulaşacak ve aramızdaki bağı tekrar güçlendirecektim. Bir taşla iki kuş vuracaktım, bunun için abimle ortak olabilirdim.

Hızlı adımlarla yolu bitirdiğimde ormanın içindeki gizli geçitten geçerek abimin bölgesine gelmiştim. Gözlerimi hızla etrafta dolandırmaya başladım.
Her şey eskisi gibiydi. Aklımda yer edinen tüm izler gözlerime anında ilişmişti.
Abim düzen hastası birisiydi ve aklına yerleştirdiği kalıplardan da asla ayrılmazdı.
Dudaklarımda silik bir tebessüm oluştu. O ne kadar kötü olsada onu seviyordum. O benim abimdi.
Çocukluğumun kahramanı..
Annemin prensi.
Gözlerim duygusallığın verdiği etki ile hafif dolduğunda hızla kendimi toparladım.
Duygularımın perde arkası gösterimini bir kenara ittim ve aklımdaki önem içeren konu ile hemen adımlarımı hızlandırmış abimin evine doğru yönlenmiştim.

Abim beni gördüğünde nasıl tepki vereceğini tahmin edebiliyordum.
Ama ona söyleyeceklerimden sonra beni unutup kendi derdine düşüceğinden rahat olabilirdim.
Bundan zarar almadan sıyrılacağım için mutluydum.
Dakikalar beni abimin ihtişamlı evine ulaştırdığında etrafıma kısa bir bakış atarak kapının kulpunu tuttum.
Tam kapının kolunu aşağıya doğru indiricekken birisi benden önce davranarak kapı içeriden hızla açılmıştı.
Bir adım geriye doğru adım attığımda o an Akay ile göz göze geldim.
Akay beni gördüğünde küçük bir şok yaşamış sonra ise dudaklarına kondurduğu tebessümü ile kapının gerisinden çekilerek tam karşımda durdu.

ELZEM Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin