🔹️❕HAYALET❕🔹️

08《Konuşma》

"Aurum boynuna ne oldu ?!"

Razin eşini bu halde görünce öfkeyle kükredi. Gözleri sinirden kızarırken ellerini yumruk yaparak sıktı.

Öfkeden bedeninde beliren şiddetli damarlar, sakinleşmek adına hızla soluklanmalar...

Aurum bir köşeye diz çöküp başını dizlerine koydu ve titrek bir biçimde konuyu Razin'e anlattı.

Razin iç çekti.

Aurum'un saçlarını okşayıp "Bak, sana demedim mi ben onlardan uzak dur diye?" Nazikçe açıkladı.

" Ye Qin benim bir tanıdığım ve Shura'ya çoktan mührünü koymuş bulunmakta. Hükmen evli sayılıyorlar. O adam çok sahiplenici birisi. Bir süre uzak dur onlardan"

Razin sinirlendi lakin ilk eşi oraya gitmişti. Bu durumda atabileceği bir adım yoktu, haksız olan taraf oydu.

***

Bir süre sonra Razin'in rahatlamasıyla Aurum sakinleşti. Eşine ciddiyetle bakıp "Olayları açıkla" dedi.

Razin başını sallayarak anlatmaya başladı.

"Ye Qin, saklı ırk adı verilen 11. Irktan. 11. Irkın liderinin ikinci oğlu lakin aslı evlatlık olması.

Asıl kişiliği aşırı umursamaz yaşaması. Hiçbir şeyi kafaya takmadan. Shura bu prensibi yıkarak kalbine taht kuran ilk kişi. Böylelikle ilk takıntısı başlamış oldu.

Onu tanıyorum, birkaç yıl önce böyle değildi. Şimdi ise gerçekten seviyor mu yoksa takıntı mı bilmiyorum lakin vaz geçeceği yok gibi görünüyor."

Aurum sessizdi. Ardından sordu "Ve Shura bunların hiçbirini bilmiyor"

Razin başını sallayarak "Çevresindeki herkese gerçek benliğini göstermesine rağmen Shura'ya fark ettirmemeyi başaracak kadar yetenekli. Shura'nın yeteneğini biliyorsun, ona bile galip geliyor, onu kandırıyor" dedi.

Aurum iç çekti.

"Aralarına karışma, bırak ikisi kendi arasında çözsün. Onu arkadaşın gibi gördüğünü biliyorum lakin Yifan'ın gözünde öyle gözükmüyorsun. Onun gözünde sadece Shura'yı elinden alma ihtimaline sahip bir düşmansın"

Aurum sıkıntıyla tekrar iç çekti ve "tamam" dedi.

***

"Alisha, senin neyin var ?"

Kadın ciddiyetle ona baktı.

Alisha, cildi solgun, hasta ve yıkık görünümlü.

"İşimiz bitti" diye mırıldandı.

"İşımiz bitti"

Bir adam köşedeki karanlıktan çıktı ve "Alisha" dedi.

Alisha o kişiyi görür görmez diz çöküp "Efendim" diyerek saygısını sundu.

"Ne oldu ?" Kaba ve sert bir sesle sordu adam.

"Shura...ben onunla taht savaşlarına katılamam..ben bunu yapamam"

Adam kaşlarını çattı.

Alnındaki güneş sembolü hafif parıldadı.

"Açıkla" dedi sakince.

"Efendim, Shura" sesi titredi.

"O,o, şeytanların asıl soyu. İlk şeytan"

-Devam Edecek-