Sabah olduğunda karaca azerden önce uyanmış kahvaltıyı odalarında yapmak istediğini aşağıya söylemiş duşunu alıp azerin dün gece yere attığı gömleğini giymiş gelen kahvaltılıkları odadaki masaya diziyordur
Azer gözlerini zorlukla açmış yanında karacayı göremeyince sağa sola bakmaya başlamıştı kafasını sağ tarafa çevirdiğinde kendisinin beyaz gömleğiyle kahvaltı hazırlayan karısını görür yatakta doğrulup onu izlemeye başlar karaca arkasını döndüğünde onu izleyen kocasunı görür yanına gidip oturur Karaca:aç değilsin galiba Azer:ha yok gece çok yedim Karaca:azer! Azer:tatlıyı diyorum ya fazla kaçırdım Karaca:bak ya hiç öyle sırıtma bana daha gezeceğiz söz verdin Azer:ben sana verdiğim hangi sözü tutmadım ki güzelim Karaca:hepsini tuttun sevgilim Azer:hadi o zaman biraz enerji depolayalım Birlikte kahvaltı yaptıktan sonra ada sokaklarında gezmeye başladılar hiç kimse onları tanımıyordu kim olduklarını bilmiyor el ele dolaşıyorlar diye dikkat çekmiyorlardı hiç bir korkuları şüpheleri yoktu ikisinin de gözlerinin içi gülüyordu adanın sokaklarından denize açılan yokuşlara doğru ilerliyorlardı
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Adanın koylarını sahillerini geziyorlardı
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Gün batımında rüzgar güllerinin olduğu koydalardı zaten küçücük olan adayı neredeyse bitirmişler artık yorulmuşlardı rüzgar güllerinin ilerisindeki kumsala oturup soluklandılar birbirlerine sokulmuş denizi batan güneşi ve dönen rüzgar güllerini izliyorlardı