Karaca yavaşça açtı gözlerini başucunda babası ve yılmaz vardı olanları hatırlamaya çalışıyordu o araban inen tabut boştu azer yoktu umudu hala ayaktaydı yaşıyordu azer
Karaca:barış?
Yılmaz:yenge barıs salmadı delerleri demirde takip etti salih bey de gitti demirle murat deleri bulmuşlar destek bekliyorlar sen uyan diye bekledik
Karaca:iyi tamam uyandım ben hadi gidelim
Selim:karaca sen kal
Karaca:baba hayır
Karaca var gücüyle ayaklandı
Karaca:burak biz gidince çıkarsın annemleri hadi yılmaz
Akın:inatçı keçi
Demirin onları beklediği yere gelmişlerdi barış az daha uzakta delerin ailesiyle bekliyordu
Demir:yenge adamları indirelim mi?
Karaca:sessiz olun korkup bişey yapmasın şimdi
Demir:tamam dağılın
Sessiz bi çatışmanın ardından kulübenin dışındaki adamların hepsi ölmüştü muratın ruhu duymamıştı
Karaca kapıyı çaldı içeriden kapıyı açan adam karacanın arkasındaki adam yığınını gördü ve karacanın önündeki kenanı
Karaca:çekil kenara
Murat:noluyo ul? Lan kenan sen kimsin
Karaca:ben mi hemen anlatayım senin karşısında eğilip bükülüp elini öptüğün adamın torunu idris koçovalının hayattaki tek kız torunu ancak tuzağa çekerek alt ettiğini sandığın adamında karısıyım yani ben KARACAYIM ve sen büyük bi aptalsın ben o oyunlara kanar mıyım sanıyosun?
Murat:hem koçovalı hem kurtuluşsun demek bende ikinizin eceliyim bak kocana bayıldı dayaktan yazık şimdi sıksam kafana ne olur ha ?
Karaca:ne mi olur arkamdakilerden biri anneni öldürür sonra kardeşini sonra seni ve ikisi de seni asla affetmez ama bize ne mi olur biz kavuşuruz ölüpte kavuşuruz
Murat:çok boş yapıyosun küçük hanım
Damla ve ceylan arkadan girip kimseye görünmeden mevzilenirler muratın boşluğunu bulup onu hem kolundan hem bacağından yaralarlar
Murat yere yığılırken karaca koşarak azere gider
Azer baygındır kaç gündür bu haldeydi kaç gün dayandı böyle
Yılmaz ve akın koşarak gelir azeri kaldırdıkları gibi hastaneye sürerler
Karaca:yenge?
Damla:geçti kuzum geçti lan siz de alın şunu anası perişan dışarda götürün hastaneye
Karaca:anıl sen de git iyice tembihle yoksa yaşatmam
Anıl:tamam yenge
Karaca:barış hadi gidelim
Karaca bi hışım çıkar olduğu yerden arabaya geçer
Barış:yenge üstünü başını değişt-
Karaca hala o topraklı kıyafetlerle geziyordu
Karaca:bi an önce hastaneye gitmek istiyorum barış hadi
Barış:tamamKısa bi yolculuğun ardından hastaneye varırlar
Damla yanına gelir
Damla:iyiymiş bak bişeyi yok hadi üzme kendini uyanacak birazdan
Karaca:üç gündür o sandalyedeymiş yenge
Salih:kara kızım bak buldun sen onu buldun sen kurtardın onu sen o kadar dayandın direndin şimdi mi bırakıyorsun kendini
Akın:bu inatçı keçiye bişey olmaz amcası al bakalım hadi biraz bişey ye
Karaca:sağol
Selim:güzel kızım doktorla konuştum ben serum bitince kendine gelir diyor
Karaca:hı hı
Damla:cumali gidelim mi artık
Cumali:gidelim
Selim:biz burdayız
Karaca:yok gidin siz ceylan siz de gidin sabah gelirsiniz annemde telaşlanmasın
Yılmaz:ben kalayım
Demir:abi sen de çok yoruldun ben kalırım burda hadi sen de git
Barış:gel abi
Demir:yenge sana oda ayarlayayım mı?
Karaca:yok demir sen kendine ayarla bi tane ben abinin yanında olurum bana bak adam gibi oda bul kendine git orda yat
Demir:yakında olurum
Karaca:tamamKaraca azerin yanına girer elini tutup başını yatağa dayar derin bi nefes alır. Bulmuştu verdiği sözü tutmuştu azerde sözünü tutmuştu bırakmamıştı karacasını yine onunlaydı karacanın kalbi yeniden atıyordu artık yıldızlar yeniden parlamaya başlamış ay ışığı pencerelerden süzüyordu tekrar adamın alnından öptü saçlarını okşadı elini yaralarında gezdirdi başını elinin üzerine koyup gözlerini kapattı
Damla eve geldiğinde kapıyı öyle bi çalmıştı ki sabahtan beri ne olduğunu anlamayan koçovalılar korkmuşutu
Cumali:iki gözüm napıyosun korkacak millet
Damla:korksunlar zaten
Saadet kapıyı açtı endişeyle bakıyordu karşısındakilere damla hışımla içeri girdi ayakta olanları izleyen ayşeyi saçından tuttu kimse ne olduğunu anlayamamıştı
ŞİMDİ OKUDUĞUN
"Sevgili"den öte (TAMAMLANDI)
Non-FictionYalnızca AzKar Karaca Kurtuluş ve Azer Kurtuluşun Hikayesi.