Bölüm 46

282 33 13
                                    

Alnımda hissettiğim öpücükle beraber açtım gözlerimi.
Karşımda, içinde boğulmak isteyeceğim kadar derin ve güzel gözleri gördüm.

"Günaydın :)"

Mal ve kısık sesimle cevap verdim.

"Günaydın"

Bir an günlerden pazartesi olduğu geldi aklıma ve yataktan hızla doğruldum.
Melis gülerek kolumu tuttu.

"Hey sakin ol. Dersin saat 11 de. Saat şuan 9 bile değil."

İçim rahatladı birden ve tekrar sırt üstü yatağa uzandım.

"Gece neden burda kaldım?"
"Hmm güzel soru. Çünkü kalmanı ben istedim. Ve sen benim kurallarıma göre yaşayacaksın."

Kafamı çevirip gözlerine baktım.

"Kural tanımayan bir kızdan mı istiyorsun bunu?"
"Bizim kurallarımız. BİZİM"
"Neden aynı yatakta uyuduk ki?"

Gamzesi belli olacak şekilde gülerek cevap verdi.

"Merak etme, masumca uyuduk. Kafamı köprücüğüne koymak dışında hiç bir şey olmadı."

Tekrar içim rahatladı. Ben onu seviyordum ama onun beni sevdiğinden emin değildim. Hiç bir şey için hızlı davranmak istemiyordum. Öpmek için bile.
Üstelik sevgilisi vardı. Bir dakika ya, Melisin sevgilisi vardı. Yaren.

Yataktan çıkıp lavaboya girdim. Aynadan kendime bakmadım bile. Onun bir sevgilisi vardı ve, ve ben onu öptüm.

Elimi yüzümü yıkayıp çıktım. Hırkamı ve çantamı aldığımda, Meliste yatağını topluyordu.

"Her şey için sağol. Ben artık gideyim."

Kurduğum cümlenin üstüne, yatağını bırakıp bana doğru geldi.

"Ama daha çok erken. Ve kahvaltı yapıcaz"
"Gitsem iyi olur. Selin merak etmiştir"

Ben hiç yüzüne bakmamıştım. Ve o tekrar içimi eritecek hareketi yaptı. Elini, yanağıma koydu.
Gözlerim tekrar kapandı. İçimdeki kelebeklerin huzurla dolmasına izin verdim.

"Yaren konusu mu sıktı canını?"

Gözlerimi açtım. Sanki kafamın içini okumuştu. Bir şey diyemedim sustum. Elini yanağımdan çekip, elimi tuttu bu sefer.

"Bak Deniz. Ben onu sevmiyorum. İlişkimiz bir ilişki bile değil.
Onunla konuşup bitiricem her şeyi."
"Beni sevdiğine emin olamıyorum Melis. Aşka inanmayan, herkesle sadece vakit geçiren bir kızsın. Bana neden aşık olasın ki?"
"Çünkü herkes böyleydi. Hiç kimse kimseyi takmıyordu. Birinin canı acısa ben bundan zevk alırdım ama sende bu böyle olmadı. Seninki acıdıysa benimki daha çok acıdı. O koluna kahve döktüğüm gün canım yandı. Sonra duyguların bir önemi yoktu. Sadece sorduklarında evet bununla çıkıyorum der geçerdim. Ama seni, arkadaşlarıma saatlerce anlattım."
"B-beni mi? Kimee?"

Gülümseyip yanağıma minik bir buse bıraktı.

"Orası bende kalsın şimdilik. Hadi kahvaltı yapalım."
"Ya Sel-"
"Seline dün gece haber verdim ben. Merak etme."
"Umarım yataktayız dememişsindir"
"Ne?"

İki kolumu yana açarak dudağımı büzdüm.

"Deniz şimdi uyuyor. Yarın sağ salim yollarım dedim."
"Tamam."
"Çok aç mısın?"
"Yooo. Yani evet, galiba"

Tekrar gülüp elimi sıkıca tuttu. Sonrada odadan çıkıp aşağıya indik.

"Kızım günaydın"

LOVEisLOVEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin