Hırkasını bana verip devam etti.
"Yani Çağla ortamı bozana kadar her şey iyiydi de-"
"Sıkıntı değil. Ben takmadım."
"Sevindim."
"Ben çadıra girip yatacağım. Hırka için teşekkürler."
"İyi geceler."
"İyi geceler."
***
Çadırıma girdim ve uzandım. Şundan emindim ki Tilki'den hoşlanıyordum. Onu kıskanıyordum ve yanımda olduğu zamanlarda mutluydum. Ama o sürekli beni uzaklaştırıyordu. Daha doğrusu kendisini. Hareketlerine bakınca kıskanıyor gibiydi ama bir şey söylemiyordu. Bir saniye beni koruyor, diğerinde yerden yere vuruyordu. Beni seviyor mu yoksa Sevgi ablanın hatrına mı böyle davranıyor bilmiyorum.
Şu an yanımda olmasını isterdim. Belki Çağla kadar yakınlaşamazdım ama kalbine dokunabilirdim. Benim yanım sırlarını saklamak zorunda kalmazdı ve ben de onun yanında rahat olabilirdim. Tabi bunlar sadece hayal. O, şimdi Çağlayla beraber. Kim bilir ne konuşuyorlar, ne yapıyorlar.
Öte yandan Kaan. Tanışalı bir hafta oldu ama şimdiden yakındık. Bu yakınlık beni korkutuyordu. Kaan her ne kadar iyi biri olsa da, onu sevmiyorum, yani Tilkiyi sevdiğim gibi.
Allah'ım sabır ver.
Bu okula geçmekle hata mı yaptım bilmiyorum. Her gün Tilki'nin başka bir kızı sevdiğini görmek beni düşündüğümden çok etkilemişti. Belki oturup doğru düzgün konuşsak hiç sıkıntımız kalmayacaktı ama biz kaçmayı tercih ediyorduk.
Saatlerce çadırın içinde dönüp durdum. Sonunda yayabilmiştim ki sabah oldu. Birkaç saatlik uykuyla kalktım.
"Çocuklar kahvaltılık bir şeyler atıştırın. Sonra herkes toparlansın. Göl kenarından gideceğiz."
Kaanı gördüğümde yanına gittim ve hırkasını verdim.
"Çok teşekkür ederim. Sen de söylemiştin hırka al diye, almıştım da ama yeterli gelemdi."
"Rica ederim ne demek."
Bir şeyler atıştırdık. Sınıftaki diğer kızlarla konuşuyordum. Hepsi eldivenlerimi merak ediyorlardı. Ve şunu da söyleyebilirim ki Tilkiyi çok havalı buluyorlardı. Tilkinin soğuk tavırları onları çok etkiliyormuş.
"Yani Kıvanç biraz soğuk davranıyor ya, o yüzden cool duruyor. Sınıftaki diğer erkeklere bak bir de. Hepsi çocuk gibi."
"Ben Kaandan hoşlandım aslında iyi çocuk sanki."
"Fark etmedik değil hani onu da. Tanışalı ne kadar oldu senin dibinden ayrılmıyor. Aranızda bir şey var galiba."
"Yok, yok hayır. Aramızda bir şey yok. Okula alışmamda yardımcı oluyor sadece. Gerçekten."
"Zaten aranızda bir şey olması biraz zor. Yani siz birbirinizi sevseniz bile Kıvanç asla buna okay olmaz."
"Neden ki?"
"Kızım kuzenin değil mi? Kıvanç ve Kaan kaç kere kavgadan müdürün odasına gönderildiler. Bir türlü anlaşamıyorlar."