FRIENDS || SEONGJOONG

19° Burslu

Soobin yakasına yapıştığı çocuğu şiddetle sarsarken ağza alınmayacak kadar sert küfürler ediyordu. "Ben sana demedim mi, etrafımdakilere bir kez daha zarar verirsen elimde kalırsın diye!?" Soobin sinirden köpürürürken, attığı yumrukla dengesini kaybeden Yunho yere düşmüştü. Soobin üzerine çıkıp, daha sert bir yumruk indirdi. Hongjoong sadece izlerken Soobin"i durdurmak için fırsat bekliyordu.

Gözünden bir yaş düştüğünde yumruklarını daha seri indirmeye başlamıştı. Tam bir tane daha yumruk indirecekti ki, Hongjoong kana bulanan yumruğu tuttu. "Yeter, Soobin. Yüzünü yeterince kanattın." Soobin arkadaşının yardımıyla yerden kalktığında, Hyungjoong kalçasına doğru sert bir tekme attı. "Bu Seonghwa'ya da sataştığın içindi, piç!" Soobin kendine doğru gelen hafif yaralı sevgilisini kolları arasına alıp sımsıkı sarılarak kokusunu içine çektiğinde, Hongjoong Seonghwa'ya doğru yürüdü. "Yarışı kaybetmek pahasına geri çekildiğin için teşekkür ederim."

Seonghwa kolunu Hongjoong'un omzuna attığında, anons yapılmıştı.

"Park Seonghwa birinciliği alırken, Choi Yeonjun ve Song Mingi, Choi Beomgyu da diğer tura geçen isimler oldu. Jeong Yunho'nun bir sonraki yarışta bulunmamasına karal verildi."

Anons bittiğinde sevinenler ve sinirlenenler olarak iki taraf vardı. Yunho'nun hayranları sinirliyken, diğerleri mutluydu. Yunho yerden motorunu kaldırdığında, Min Se Gi de kaskını takıp sevgilisinin arkasına binerek ona sarıldı. Sinirli Yunho'yu sakinleştirmek adına onu öpüp sıkıca sarıldıktan sonra Yunho motoru sürerek pistten ayrıldı.

Yeosang, Jongho, Mingi, Soobin, Yeonjun, Seonghwa ve Hongjoong dışında herkes teker teker dağılıyordu.

Soobin en yakındaki sağlık kurumundan pansuman için malzemeler bulmaya gitmişti. Geri geldiğinde pist çoktan boşalmıştı. Motordan inip yere oturarak dizini patpatladı. "Gel, pansumanını yapayım." Yeonjun ikiletmeden, sevgilisinin bağdaş kurduğu bacaklarına oturup, tişörtünden bir kolunu çıkardı. Seonghwa Soobin rahatsız hisstemesin diye, çünkü sevgilisinin bedeni ay gibi parlamıştı siyahların içinden, ceketini çıkarıp Yeonjun'un açık bedenine doğru bıraktığında ikisi de aynı anda teşekkür etti.

Mingi Hongjoong'a kolunu atmış, etraftakileri izliyordu. Jongho ve Yeosang varillere oturmuş, gülerek kendilerinden bahsediyorlardı.

"Hyung, büyük bir yarışçı olmak istiyorum ben, neden gülüyorsun?" Yeosang küçüğünün saçlarını karıştırdı.

"Eğer yüksek notlar alırsan ajanslardan bursunu devam ettirebilirsin."

''Merak etme hyungum, derslerim gayet iyi. Sadece sponsor olacak bir ajans arıyorum o kadar. Yarışçı olup milşi yarışlara katıldığım zaman seni ülke ülke gezdireceğim. Menajerliğimi yapacaksın." İki küçüğün konuşmasına hepsi şahit olurken, Hongjoong omlara gülüyordu.

Mingi, Hongjoong'un gülüşünü izleyip yanağını sıktı.

Bu kez sinirli olan taraf Seonghwa olarak değişmişti. Mingi'nin kolunu ttup Hongjoong'dan ayırdı.

"Ya sakız mısın? Bir ayrıl Hoongjoong'dan. Zaten gerginiz yemin ederim bir tane de yumruk sen yersin."

Yeonjun sırıtırken, Soobin de gülmüştü. Kolundakileri yaraları bandajlayıp giyinmesine yardım ederek ayak bileğine döndü. Birkaç kez oynattığında Yeonjun acıyla inleyince, hepsi oraya dönmüştü. "İyiyim, sadece bileğim acıdı."

Seonghwa önüne dönüp Hongjoong'un bileğini tuttu. "Biraz gelsene?" Hongjoong onaykayarak Mingi'den tamamen ayrıldığında, Seonghwa onu uzaklaştırmıştı. "Neden izin veriyorsun sana yılışmasına, dokunmasına?"