SON

5.7K 523 128
                                    

Düğün için beyaz giymek istedim. Öyle ya Kumsal'ın mutluluğuna ortak olacaktık, matemde değildik ki siyah giyelim. Neymiş, geline saygıdan düğünde beyaz giyilmezmiş. Hele hele ben, gelinleri olduğum için mutlaka Kumsal'a sormalıymışım. Yahu bizim aramızda böyle şeylerin lafı bile olmaz ki. Biz gelin görümceden çok kardeş gibiyiz, bizim aramızda bunlar mevzu bahis dahi olmaz, olamaz.

Kumsal'a "Beyaz pantalonlu bir takım beğendiğim, giyebilir miyim?", diye sordum. Tam tahmin ettiğim gibi Kumsal şaşırdı;

"Kızım sen hatları karıştırdın galiba, bana değil abime soracaksın. Bence ona da sormana gerek yok ya neyse. Beğendiysen giyi gitsin Peri" dedi omuzlarını kaldırıp. Ben de;

"Kum benimle alakası yok. Düğünde beyaz giymek geline hakaretmiş de"... deyince ben Kumsal bayrakları açtı;

"Anlamıyorum, gerçekten anlamıyorum. Yahu gelin zaten o gece, salonun odak noktası. Kardeşim, istersen transparan giyi yine de üzerine en çok dikkati gelin çeker. Tüm spotlar onun üzerindedir. İsteğini giyi güzelim, sen millete bakma," dedi tam tahmin ettiğim gibi.

Ben de üstü kalp şeklinde straplez, tabii ki göbeği bol, tek omuzundan gelen şalla hem yakası kapatılmış, hem de göbeği daha bir kamufle eden, bir büstiyer, altıda pantalonlu takımı aldım ve düğünde de giyidim. Bence çok şeker olmuştum. Deniz'in kapıdan çıkarken;

— Hamilelik bir kadına ancak bu kadar çok yakışır, deyip burnunu, boynuma gömmesi de bunun onayı olmuştu.

Düğün için Cihan'ın koca oteli kapatması, hepimizi şok etmişti. Deniz yolda "Neden, Miraggio" diye sorduğu zaman;

"Ben ona İstanbul'da marinada vuruldum, Miraggio'da aşık oldum. Bir kadın hem kendine bu kadar güvenip, küçük dağları ben yarattım havasında ortalarda gezinip, hem de nasıl bu kadar kırılgan olabilir? Elimde olmadan onu sarıp sarmalamak istedim ve ben bunu ilk burada, onu kollarıma aldığımda hissettim", demiş, aşkla bizim tekneye bakarken.

— Adam resmen romantik bir Romeo çıktı. Bizim Kumsal'a birisi bu derece vurulacak deseler inanmazdım ama adam da normal değil bu da yaşadıkları deli aşkı normalleştiriyor, dedi kahkaha atarken.

Gece imzaları atıp, defterlerini aldıktan sonra ilk danslarını romantik bir müzikle, salına salına yaptılar. Kumsal ellerini Cihan'ın omuzlarına koydu, Cihan önce Kumsal'ın ellerini ensesine yerleştirdi, sonra sanki birisi gelinin alacakmış gibi sıkı sıkı beline sarıldı. O kadar güzel gözüküyorlardı ki. Dev adamla, uzun boylu zarif (tamam görünüş zarif içi anası gibi kanyon şoförü ama olsun biz şu an için dışından bahsediyoruz) gelinin romantik dansı.

Benim bebeğim ise içeride kıpır kıpır oynuyordu. Yüksek ses ve heyecanım onu da heyecanlandırmıştı. Doğuma az bir süre kalmıştı. Yosun benden bir iki ay daha sonra hamile kaldığı halde benim kadar kocaman bir göbeği olmuştu. Onlar bebeğin cinsiyetini öğrenmişti. Kızları olacaktı. Duru bebek geliyordu. Benim aksime o sanki Berdan'a inat yapar gibi dapdaracık, yırtmaçlı, siyah bir elbise giymişti.  Tipik Yosunsal hareketler. Ben giysem o elbiseyi Berdan Beyler kocamın yanında dahi laf sokarlar ama iş karısına gelince, gururla elinden tutup, lavaboya götürdüler. Yosun çaktırmadan Berdan'ı kendine göre evriltmişti. Yılların özlemi ile birbirlerine hala deli gibi aşk ve tutkuyla bakıyorlardı.

Biz bebeğimizin cinsiyetini öğrenmek istemedik. Daha doğrusu ben istemedim. Odasını su yeşili yaptık, eşyalarını beyaz aldık. Zaten öyle çok çok fazla bir şey de almadık. Benim için kız veya erkek olması önemli değildi ki önemli olan sağlıklı, sıhhatli dünyaya gelmesi ve mutluluğumuzun katmerlenmesiydi.

Onların ilk dansı bitince babası Kumsal'ı kollarına aldı, Cihan da Nermin Annemi. Biz de dansa kalktık. Denizimin gözlerinin içine bakarak dans etmek çok güzeldi. Biz böyle cilveli cilveli dans ederken bu sefer de babam beni aldı kollarına. Karnım burnumda hamileydim ama hala beni Deniz'den kıskanıyordu babam.

Geç Gelen Aşk Çocuklar (#Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin