Geç Gelen Aşk Çocuklar (#Tamamlandı)

KUMSAL

Babam kurdeleyi kestikten sonra Deniz Abimin konuşması salondaki herkeste bir "vav" etkisi yaratmıştı. Babam oğluna gururla bakarken, Perihan Teyze, kızının doğru insanı bulduğunu anlamış olmanın haklı mutluluğuyla, derin bir nefes alıp, "Oh" dedi ve gözünden bir damla yaş sessizce yanağına süzüldü.

Ben elimde nişan tepsisi, boş gözlerle etrafa bakıyordum. Bakışlarım bir anda, tüm gün boyunca, beğeniyle beni süzen, Koray'la karşılaştı. Bana göz kırptı, ben de karşılığında hafifçe gülümsedim. Bu arada bir yerlerden izlendiğim hissine kapıldım. Bakışlarımı salonda dikkatli bir şekilde gezdirirken garson boy ile karşılaştı bakışlarım, bu sefer de.

Koray'ın aksine kaşları çatık ve sert bakıyordu yüzüme. Yanında anne ve babası da vardı. Sanırım babam davet etmişti onları. İyi de bu insanlarla bu samimiyet nereden geliyordu? En kısa zamanda babamın ağzını aramaya karar verdim.

Yüzük takma merasimi bitipte dans faslı başlayınca, baktım Koray beni dansa kaldıracak ben de hemen genlerimden gelen kaçma iç güdüsüyle, hızla kendimi tuvalete attım.

Kabinlerden birine girdim ve Hülya'ya "Müsait misin?", diye mesaj attım. Cevap gelmedi. O sırada tuvaletin kapısı açıldı. Tam dışarı çıkacaktım ki iki kaşarın konuşması beni durdurdu. Dinlemeye başladım.

— Deniz'in beni bu kız için terk ettiğine inanamıyorum. Bu kız bildiğin kasabalı, yani istediğini giysin, istediğini yapsın ama belli bu kız kültürsüz. Salonun yarısından belli zaten ne olduğu. Hepsi bağırıyorlar, Deniz benden sonra o kızı seçemez, dedi biri. Aşırı öfkeli çıkıyordu sesi. Diğeri;

— Yavaş Jasmin şimdi birisi duyacak, dedi fısıldayarak.

— Olamıyorum anladın mı olamıyorum. Ben Deniz'in ailesini modern falan zannediyordum bildiğin avam çıktılar. O kız kardeşi ne o öyle. Koca arıyorum modunda...

— Kızım saçmalıyorsun iyicene. Sana kaç kere söyledim arıza çıkaracaksan gelme diye. Zaten Deniz'in haberi yok, kendi kendini davet ettirdin, dedi diğer kız kızgın bir şekilde.

— Tülaay! Ben Deniz'i geri istiyorum, deyince kız artık tuvaletten çıkma vaktimin geldiğini anladım. Kimse, hiç kimse abimin ve Peri'nin mutluluğunu bozamazdı, buna izin vermezdim.

İtinayla rezervuara bastım. Sonra da kapıyı açtım. Elimdeki küçük çantayı lavabonun kenarına koydum, elime sabun sıktım. Bunları yaparken de aynadan kızları kesiyordum. Mahçup duran Tülay olmalıydı. Bana tepeden bakmaya kalkansa Jasmin.

— Bakın hanımlar, adım çıkmış dokuza inmez sekize, her ortamda olay çıkartmamla ünlüyüm. Şimdi abimin nişanında olay çıkartan, eski kız arkadaşını yolan kişi olmak istemiyorum. Edebinizle nişanı terk edip, abimin peşini bırakırsanız, olay burada kapanır ama yook biz yolunmak istiyoruz, derseniz de büyük bir zevkle yolarım, dedim kendimden çok emin. Jasmin Hanım hem suçlu hem güçlü;

— Kızım sana ne oluyor? Bu abinle benim aramdaki bir mevzu, diye bana diklendi. Ellerimi kuruladım ve tuvaletin kapısını kilitledim. Elimdeki peçeteyi çöpe attım. Benden 10 santim kadar kısa olan vatandaşı hafifçe boğazından tuttum, duvara yapıştırdım. Elleriyle bana erişmeye çalışsada imkansızdı.

— Bak kızım, Deniz'in benim abim olduğu kadar, Peri'de kardeşim. Yıllardır birbirleri için yanıyorlar. Tam kavuşmuşlarken, araya giren parazitleri ben itinayla paralarım. Şimdi, bana müdahale etmeye dahi korkan arkadaşını da al, s.k.t.r git buradan. Bir daha da ailemin beş metre yakınına bile yaklaşma. Yoksa sonu fena olur, dedim yavaşça ellerimi açarken.

— Abin senin manyak olduğunu söylemişti ama ben abartıyor zannetmiştim. Hiç de abartmıyormuş, sen su katılmamış manyaksın, dedi ağlamaklı bir yüzle.