Sevgili oğlum Min Taehyun,Bugün kuzenlerin, kardeşin ve senin doğum günün. Tanrım, kocaman oğlan oldun, tam tamına 10 yaşında girdin bugün. Biz beraber büyüdük oğlum, ve sen gözlerimin önünde büyümeye devam ediyorsun. Gün gelecek baban ve ben yaşlı iki adam olduğumuzda, kardeşin Seulgi güzeller güzeli bir iş kadını sen ise gururla göğsümü kabartacak yakışıklı bir adam olacaksın.
İkiniz de aile şirketimizin dokuz varislerinden olacaksınız. Üzerinizde gerçekten çok büyük bir yük olacak. Ama biliyorum ki kuzenlerin ve siz, babalarınızın izinden yürüyeceksiniz.
Siz ikiniz en büyük kuzenleriniz olan Seokjin ve Namjoon'un çocukları Kim Minhee, Kim Jimin, Kim Minho ve Kim Kevin'den örnek alacakken En küçük kuzenlerin, amcaların Taehyung ve Jungkook'un çocukları Kim Taegguk, Kim Seojin, Kim Jacob sizi örnek alacaklardır.
Benim güzel çocuklarım, birbirinizi hiç bırakmayın olur mu? Zor günlerde tıpkı bizim yaptığımız gibi birbirinize tutunun. Güzel günler ne kadar geç gelirse gelsin, illaki gelecektir.
Biz yaşlanıp bu hayattan gittiğimizde tıpkı baban gibi koruyucu bir abi ol. Seulgi'yi koruyabilecek tek kişi sensin. Seulgi...Hoseok babanın annesinin adıydı. Kardeşin kadar güzel bir kıza bu güçlü kadının adı yakışabilirdi.
Bu güzel ailemizin son üyesi ve favori amcan Park Jimin; Arkadaş grubumuzun müzmin bekarı. Tüm yeğenlerini eve toplayıp parti yapan eğlenceli amcanız. Bazen, ondan iki tane daha kuzeniniz olabileceğinden şüpheleniyorum. Aman tanrım! Düşündüm de iki kişi daha olursaydınız, sizden 11 kişilik bir futbol takımı kurabiliriz. Bu fikri kesinlikle düşünmeliyiz.
Yoongi gelen seslerle birlikte elindeki kalemi bırakarak arkasında döndü. "Baba! Baksana sence hangi elbiseyi giymeliyim" diyerek elindekileri kaldırdı küçük kız. Yoongi bir süre düşündükten sonra "Pembe. Pembe olmalı" dediğinde Seulgi "Teşekkür ederim babacığım seni seviyorum" diye bağırarak babasına bir öpücük kondurup koşar adımlarla merdivenlerden çıktı.
Gülerek kızının arkasından bakan Yoongi derin bir nefes alıp ayağa kalkarak odasına ilerledi. İçeri girdiğinde eşinin giyindiğini görünce çıplak sırtına öpücük kondurarak kollarını beline sardı.
"Min Yoongi! Neden hala hazır değilsin" diye isyan ettiğinde Yoongi kaşlarını çatarak elini eşinin belinden çekti.
"Somurtmayı bırak çocuklarımızın doğum gününe geç kalacağız" diyerek dolaba doğru ilerleyip takım elbise çıkardı. Eşinin yatağa koyduğu gömleği alarak üzerindeki tişörtü çıkaran Yoongi kısa sürede gömleğini ve pantolonunu giydi.
Ne kadar istemese de oflayarak aldığı kravatı boynuna geçirdiğinde ayna karşısındaki eşinin karşısına geçti. Hoseok hızlı hareketlerle kravatı bağladığında bırakmak yerine kravatı sıkıca tutup eşini kendine çekerek ufak bir öpücük kondurup geri çekildi.
"Baba! Hadi ama geç kalıyoruz"
İçerden oğullarının sesi geldiğinde birbirlerinden ayrılarak el ele tutuşmuş odadan çıkmışlardı.
Kısa süren bir yolculuğun ardından parti yerine - yani Jimin'in evine- ulaşmışlardı. Hoseok arabayı büyük bahçeye dikkatlice park etmiş, ardından arabadan inerek küçük kızını kucağına almıştı.
Yoongi de bagajdaki hediye poşetlerini alıp oğlunun elini tuttuğunda eşinin yanına geçerek eve doğru yürümüştü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
mi casa | sope [düzenlendi]
Fanfiction'bu ayrılmamız hem gidiş hem kalıştır ikimiz için; sen ne kadar kalsan da geliyorsun benimle, ben ne kadar gitsem de kalıyorum seninle' #2 SOPE (24.11.19) #1 SOPE (06.12.19)