10. Bölüm

20.7K 1.6K 657
                                    

*satır arası yorumları unutmayalım canımlar

(multi : Nâre)

Bu bölüm 9. Bölüme en favori yorumları  yapan gulunbahcesi 'e ithaf 🎈

Osman Çalaphan'dan 🖤

-Osman'ım! Çok şükür uyandın. İyi misin aslanım? '

Ağır bir uykunun hükmü altından gözlerimi zorlukla araladığımda evvela annemin sesiyle olmuştu kendime gelişim. Kuruyan boğazımı yutkunarak ıslatmaya çalıştım. Başımın içinde boğuk sesli fırtınalar kopuyor, yaşadığımız o korkunç anın gürültüleri hala yerli yerinde çınlıyordu. Yeni yeni netleşen görüntüyle anneciğimin nemli yeşillerini görmem bir olmuştu. Boşta duran elimi kaldırıp yanağımı okşayan eline dokundum.

-İyiyim... İyiyim annem. ' dedim çatallı bir sesle. Annemin yanına doğru bir adım gelen Leylifer teyzeyle göz göze gelmiştim. Aklıma gelen başıma gelmiş olamazdı öyle değil mi? Kaşlarım hafifçe çatılırken başımı yastıktan kaldırmaya çabaladım.'Nâre.. O nasıl?' dedim gerilen sesimle. Annem biraz geriye çekilip hemen ardında kalan yatağı işaret etmişti bana. Derin bir nefes çekerek rahatça yattım yerime. Nâre buradaydı. Yanımda...

-Nâre de çok şükür iyi oğlum. Hemşire sakinleştirici yaptı uyuyor şimdi.' dedi Leylifer teyze yorgun bir tebessüm ile. Gözlerimi ikisinden de kaçırdım. Onları çok korkutmuştuk. Farkındaydım, bazı şeyler için geç kalmış, bazı şeyler için de yanlış davranmıştım. Ama bütün bunları kalp kırmaktan korktuğum için yapmıştım. Bir kere kalp kırmanın, binlerce kez kırmaktan iyi olduğunu anlamamıştım... Sessizlik birkaç dakika uzarken dikkatler odanın kapısının açılması ile dağılmıştı. Beyaz önlüklü karındaşım ailemizin kadrolu doktoru olarak yine buradaydı. Beni görünce ellerini önlüğünün ceplerine koyarak yatağın ayakucuna yanaştı.

-Ooo süper kahraman damadımız uyanmış. Nasılsın abim varmı ağrın sızın?'dedi alışık olunan gülüşü ile. Dediğiyle durup kendimi bir an dinlemiştim. Yer yer ağrı vardı ama genel itibariyle dayanılmayacak acı hissetmiyordum. Yalnızca sağ kaşıma yapışık bir yara bandı beni rahatsız ediyordu. Düştüğüm zaman olmuştu muhtemelen. Başımı iki yana salladım.

-Yok gibi. İyi hissediyorum. 'dedim mırıldanarak. Mehmed dudaklarını kıvırıp imayla kaşlarını havalandırdı. Gözleri muzip bir tavırla baygın olan Nâre ve benim aramda gidip geliyordu.

-Neyse ki ucuz atlattınız. Birkaç ezik dışında belirli bir yaranız yok ikinizinde. Yine de bu gece müşahede altında kalacaksınız. 'dedi hafifçe ciddileşerek. Onun bu ciddi haline alışık olmadığımız için garip gelmişti. Derken bana gizliden bir göz kırpıp annem ve Leylifer teyzeye döndü.'Güzel hanımlar, bir adet sinirli Ertuğrul Çalaphan sizi acil otoparkında bekliyor. Bu gece ben nöbette olduğum için sizin kalmanıza gerek yok.'

Annemin gözleri endişeyle bana çevrildi. Babamın sözü annem için hep önce gelirdi ama bu kez evlat ağır basmıştı anlaşılan. Onun bir şey demesine fırsat vermeden uzanıp elini dudaklarıma götürdüm. Avucuna bıraktığım buse ve içten tebessüm iyi olduğumu hissetmesi içindi. Yanağımı şefkatle okşayarak karşılık vermişti. Ama Leylifer teyze atıldı.

-Yok oğlum olur mu öyle şey? Kızcağızımın bir ihtiyacı olsa...'dedi Nâre'nin yanına yaklaşarak. Mehmed başını sallaya sallaya gidip onun koluna girdi. Ne yapmaya çalıştığını anlar gibiydim. Fakat bulunduğumuz durumdan dolayı imkan vermiyordum.

HOŞNÜMÂ    (tamamlandı)   MUÂŞAKA SERİSİ 🌿Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin