The Baby-2

77 9 77
                                    

yildizprenses_ 'e ithafen 💜💜

Grace&Luke

" NESINI ANLAMADIN!? KARNIMDAKI ÇOCUK SENIN LUKE!"

Ellerini sarı buklelerinden geçirdi ve mavilerini benimle buluşturdu.

" NERDEN BILEBILIRIM! BELKI BAŞKASINDAN?"

Dolu gözlerimle ona baktım. Üzerine doğru yürüdüm ve onu ittim.

" SIKEYIM SENI! OROSPU ÇOCUĞU! BEN FAHIŞE DEĞILUM LUKE! VE SEVDIĞIM ADAM ILE SEVISTIKTEN SONRA BASKA BIRIYLE YATACAK KADAR ALÇAK DEĞİLİM!"

Donuk bir şekilde bana baktı. Gözlerimden yaşlar süzülürken 4 aylık olan karnıma elimi koydum.

" Bebeğim, babanla vedalaş. Umarım onu özlemezsin. Ve onu affedersin. Beni de affet."

Sonra Luke'a baktım.

" Beni insan gibi dinleseydin, aldıracağımı duyardın. Ama sen sadece kendi bildiğini okuyorsun ve beni siklemiyorsun, Hemmings."

Mavi gözlerindeki ateş söndü ve hiçbir şey demeden arkasını dönerek uzaklaştı. Ağzımdan kaçan hıçkırıkla salonun halınısa oturdum. Bacaklarımı kendime çektim. Nefes alarak sakinleşmeye çalışıyordum. Ama çok zordu, bebeğim senin baban piçin teki, özür dilerim.

Özür dilerim, sana yaşattığım ya da yaşatacağım her şey için. Umarım beni affedersin.

------------

Lily bu hafta babasında kalıyordu. O yüzden evde yoktu. Zayn desen kayıptı, günlerdir. Evde tek başımaydım ve gerçekten nefes alamıyormuş gibi hissediyordum. Sabah Luke'a söylemiştim ve O da kavgamızdan sonra gitmişti. Hava kararmıştı ve ben hala halıda oturuyordum.

" Benim neyim yanlış? Birini sevmenin nesi yanlış?" diye fısıldadım karanlığa doğru, sonra karnımdan guruldama benzeri sesler gelince ayağa kalkmak zorunda kaldım.

Mutfağa ilerleyip, dolaba göz gezdirdim. Ashton ve Hera ayrı eve çıkmışlardı ama beni unutmuyorlardı. Buzdolabı hep benim sevdiğim şeyler doluydu.

Meyveli yoğurdu elime alıp, salona doğru ilerlerken kapıdan sesler geldiğini duydum. Biri açmaya çalışıyordu ama açamıyordu.

Elimdekileri rafın üzerine bırakıp, kapıya ilerledim. Açtığım anda Luke üzerime devrilmek üzereydi.

" Hey! Hey! Dikkatli ol!"

Bir kolunu boynuma sardı. Benim bedenim biraz ufak kalıyordu onun yanında, kafamı göğsüne yaslandığında gözlerimi yumdum. Parfümü burnuma doldu. Kokusunu seviyordum. Karnıma kelebekler dolarken, onun da saçımı koklamasıyla yutkundum.

Let it happen |HoodHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin