Broken Glass on the Kitchen Floor

233 29 5
                                    

Yatakta o kadar dönememe rağmen uyuyamamıştım.Aşağıda neler olduğunu çok fazla merak ediyorum.

Ve en sonunda merakıma yenik düşerek aşağıya inmeye karar verdim. Tam odadan çıkacakken, aynadan kendimi görmemle, kendime küfürler saydırmaya başladım.

Bu saç, bu şişmiş yüz, akmış makyaj bana ait olamazdı.

Hızlıca odamdaki banyoya koştum.

Saçımı taradım, yüzümü yıkadım. Salona inmeden önce, Luke'un odasından bir tişört ve eşofman altı aldım. Calum için. Belli ki bu gece burada kalacaktı.

Ama Luke biraz beyinsizdi anlarsınız ya. Ayrıca bu eşyalar zaten Calum'undu. Biz de kaldığı bir seferden kalmış olmalıydı.

Salona indiğimde görmeyi beklediğim en son şey koltukta uyuyan iki tane gerizekalı bulmaktı.

Uyandırmazsam, boyunları tutulacaktı. Uyandırırsam, on saat benimle uğraşacaklardı.

Oflayarak, elimdekileri koltuk üzerine bıraktım. Battaniyeyle üzerlerini örttüm.Sonra mutfağa ilerledim.Bu saatte bir şey yemezdim o yüzden sadece şu içmek istedim.

Bardağı doldurmuşken, buzdolabından buz almak için arkamı döndüğümde yanlışlıkla kafamı açık bıraktığım dolap kapağına vurdum.

"Sikeyim!" diye söylenirken, ağzına kadar dolu bardak da elimde kayıp, yere düştü.Cam kırıkları arasında yalın ayak dikiliyordum.

" Bir kere daha sikeyim." derken, kapıdan bir ses duyuldu.

" Bu kadar küfür etmek ağzına yakışmıyor, Lily."

" Sen siktirip gitsene, hadi." dedim tıslayarak.

" Çok agresifsin güzelim, biraz gevşemen lazım." diye mırıldanarak iyice yüzüme yaklaştı.

Ben de istiyorum, Hood ben de...

Ama böyle kolay değil o işler...

" Calum, sanki sana en son siktirip, gitmeni söylemiştim."

" Ben de ilkini yapmak istiyorum, Lily"

Cam kırıklarının içinden beni tek koluyla çekip aldı.Şaşkınca ona bakarken, yüzüme doğru fısıldadı.

" Işte buna Hood, etkisi diyorlar, güzelim."

Yüzüme sinir bozucu gülümsememi koyup aynı tonda konuştum.

" Şimdi, Hood seni burada sikersem, kim güzelinmiş anlayacaksın."

"İşte benim vahşi kediciğim."

" Ciddiyim, siktir git. Normalde zaten çekilmezsin ama sarhoşken sana dayanamıyorum."

Dudaklarını kulağıma yapıştırıp, konuştu.

" Hadi ama kedicik, dokunuşlarımı özlediğini inkar edemezsin."

Yutkundum.Bedeni üzerime doğru ilerlerken, sırtım tezgaha değdiğinde durduk.Hala bir şey demeden ona bakarken, o ise saçımla oynadı.Baygın gözlerimiz birbirini bulduğunda, karşımda yine aynı Calum'u gördüm.

Beni seven Calum'u.

Ama bu beni o kadar korkuttu ki...

Onu orada bırakıp koşarak odama ilerledim.Gitmeden önce söylediğim tek şey ise

Let it happen |HoodHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin