Party

411 37 56
                                    

Bölüm şarkısı: More - 5sos
----------
Eve geldiğimizde çocuklar çoktan evdeydi. Kenny akşamki partiye hazırlanacağı için gelmeyeceğini söylemişti.

Ben ise poşet taşımaktan yorulmuştum. Hatta o kadar yorulmuştum ki, evin kapısı açılır açılmaz kendimi karşıdaki kişinin üzerine bırakmıştım. Belki Calum beni tutmasa güzelim burnum kırılırdı.

Neyseki ayrı olsak bile kahramanım olmaya devam ediyordu. Parti saat 7'de başlıyordu ama Lily Hemmings saat 9'da gidecekti.

Sheryl'e kendimi affettirmek için ona evde yemek yapmaya karar verdim. Dışarda yersek çok fazla oyalanırdık.

Ama sevgili anneciğim ve babacığım evde olmadığı için buzdolabı boştu. O yüzden alışveriş yapmıştık.

Şimdiyse tabaklara yaptığım soslu makarnayı koyuyordum. Biricik Büyükannem Daniella'nın tarifiydi.

Luke ve Sheryl hayvan gibi yemeye başlarken, ben zaten bunu zibilyon kez yediğim için azcık yedim. Ashton bana övgü yağdırırken, gülümsedim.

Ama sonra gülümsemem soldu.

Bu yemeği daha önce Calum'da kaldığım bir seferde yapmıştım. Annesi Joy, ablası Mali ve babası David de yemişti. Onlar da çok beğenmişlerdi. Beni çok severlerdi, ben de onları kendi ailemden ayırmazdım. Hatta Joy benimle annemden daha çok ilgilenmiştir.

Annem Liz, biraz işkolik bir insandı.
Babam da anneme çok düşkündü. Bazen şey diye düşünürdüm. Sanki Luke, Liz'in oğlu ama ben onun kızı değildim. Ama babam Daniel beni önde tutardı. O yüzden kendimi bildim bileli, annen mi baban mı sorusuna babam diyordum.

Üzüntülü havamı dağıtan şey, telefonumun çalması olmuştu.

Akşamki partiyi hatırlatmak için aramışlardı. Geleceğimi söyleyip, geri kapadım.

Sonra Sheryl ile beraber odama gidip hazırlandık.

Üzerime siyah deri bir elbise giydim. Sarı saçlarımı at kuyruğu yaptım. Gözüme uzun bir eyeliner çektim ve son olarak da bordo rujumu sürdüm.
Ah bir de takı olarak Calum'un bana aldığı kolyeyi takmıştım. Ucunda güneş vardı. Bana evimi hatırlatması için güneş, birbirimize olan sevgimiz için güneş, ah bir de benim onun güneşi olduğumu söylerdi.

Elime saç spreyini alıp, çıkışan saçlarımı yapıştırdım.

Sheryl de o sırada çoktan hazırdı.

Kıvırcık saçlarını düzenlemişti. Siyah kıvırcık saçları onunla ilgili en sevdiğim şeylerden biriydi.

Yeşil gözlerinden bahsetmiyorum bile. Teni benim aksime beyazdı. Ben italyanlar gibi yanık bir tane sahiptim. Ve Ailemin tamamı gibi mavi gözlere...

Üzerine turuncu, sıfır kol, göbeğinin üzerinde biten bağlamalı bir gömlek giymişti. Altındaysa onun takımı olan ispanyol paça bir pantolon vardı. Ayağında kahverengi sandallar vardı. Ve gözüne de yuvarlak güneş gözlüklerini taktı.

Yanına gidip ona sarıldım.

" Senin şu tarzına aşığım aşık, keşke ben de böyle olabilsem." Dudaklarımı büzdüğümde, bana gülüp sarıldı.

Let it happen |HoodHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin