Jeon Jungkook unutamadığı ilk aşkı Roseanne'i, yıllar sonra gittiği üniversitede görünce beyninden vurulmuşa döner. Ancak Roseanne onu pek de hatırlıyor gibi görünmüyordur. Böylece Jungkook, Roseanne'e kendini hatırlatmaya karar verir.
"Seul'den Par...
Seon Ok'un söylediği tüm o şeyler uyumamı engellemiş, bütün gece bir kez olsun gözümü kırpmadan tavanı seyretmiştim. Hala inanamıyordum, daha doğrusu bir insanın bu denli alçalabileceğini aklım almıyordu. Bir insan nasıl bu kadar kötü olabilirdi ki? Hem en yakın arkadaşın seni hoşlandığı çocukla öpüşürken görüyor hem de o çocukla çıkmaya başlıyorsun. Daha sonra diğer "arkadaşının" instagram gönderilerine ağza alınmayacak şeyler yazıyorsun ve hala yüzlerine bakabiliyorsun, ne kadar da acı bir durum. Ondan hesap falan da sormazdım artık, değmezdi.
Gün ışıkları odamı aydınlatır aydınlatmaz yüzümü yıkamak için banyoya ilerledim. Gözlerim uçak yolculuğunun da yorgunluğunu dışa vururcasına şişmiş, morarmıştı. Resmen zombiye benziyordum. Evin derin sessizliği ve loş ortamı da güzel bir korku filmi ortamı sağlıyordu.
Şaka bir yana koskoca evde yapayalnız kalmıştım. Mutfağa gittim, bu bizim evde -artık benim- gelenekselleşmişti. Uyanır uyanmaz yaptığımız ilk iş güzel yemekler hazırlayıp bir an önce kahvaltı masasına oturmak olurdu. Ama şu anlık kendimde, koca bir ziyafet hazırlayacak istek ve arzuyu bulamıyordum.
Mutfağa doğru ilerlerken Seon Ok'un odasını dikkatimi çekti, dün akşam eşyalarını topluyordu ancak şimdi temelli gitmişti -gidişini fark etmediğime göre bir ara dalmış olmalıydım. Bize ne olmuştu böyle, ne ara böyle uzaklaşmıştık birbirimizden? Odasının eski hali aklıma geldikçe istemsizce duygulanmıştım. Ben odasını incelemeye devam ederken gözüme çöp toplama organizasyonunda satın aldıkları saç boyaları takıldı, neredeyse tüm renkler gitmiş geriye bir kutu sarı ve kahverengi boya kalmıştı. O günden bu yana saçlarım sarıydı ani bir kararla saçlarımı kahverengiye boyamaya karar verdim. Bu ciddi anlamda ani bir karardı; rengi çok mu koyuydu, bana yakışır mıydı yakışmaz mıydı? Hiçbirini düşünmeden banyoya gidip saçlarımı boyamaya başladım. Belki de bu renk benim için yepyeni bir başlangıca vesile olur, şans getirirdi.
*
cherosie: Kook ben bir şey yaptım.
97kookie: Korkmalı mıyım? :D
cherosie: Yani bilemiyorum. Sanırım sana pek de garip gelmeyecek.
97kookie: Ne gibi bir şey?
cherosie: Ani bir değişim diyelim. :P
97kookie: Anladım galiba. Şansa bak hahah :D
Bu sefer hangi renk?
cherosie: Doğruları söyle tamam mı? Üzülmem, yakışmamışsa açıkça söyle.
Açıcı ve sarı boya hala yanımda :)
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
97kookie: Kesinlikle mükemmel.
Bu renk lise zamanlarındaki saç rengine benziyor galiba yeniden aşık oluyorum mznxmz
görüldü
97kookie: Hey heeey ciddiyim Rosé.
Gerçekten çok beğendim. Çok hoş olmuşsun.
Ayrıca... benim de sana bir haberim var!
cherosie: Ne? :p
97kookie: Ama sen de beğenmediysen söyle tamam mı?
cherosie: Düşündüğüm şey mi? :D
97kookie: Sana okulda gösterecektim ama madem kozlarımızı şimdi paylaşıyoruz...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Ee nasıl beğendin mi?
cherosie: Evettt! Çok yakışmış, ne oldu da boyadın?
97kookie: Çok acıklı bir hikaye :/
Taehyung evden ayrılırken şampuanın içine açıcı koymuş.
cherosie: Oha!! Ciddi olamazsın.
97kookie: Maalesef ki gerçek.
Deli çocuk. Zaten saçımı boyamak için fırsat kolluyordu.
