Geçen günkü pizza felaketi ve isteği kabul edecek mi heyecanının ardından gayet sıradan bir gündü. Her şey olağan akışında ilerliyordu. Bir mart ayından ne beklerseniz bugün de oydu işte.
"Bugün yemekhanede kızarmış tavuk çıkacakmış." Min Hee okulda hangi konular dönüyor neler konuşuluyor her şeyden haberdardı. Bazen bu kadar çok gündemi takip etmesi sinirimi bozsa da yemekhane menüsünü her gün eksiksiz olarak iletmesi merakıma ilaç gibi geliyordu.
"Ciddi olamazsın." Bayılacaktım... Kızarmış tavuk en sevdiğim ilk üç yemek arasına rahat girerdi. "Ben gizlice iki tabak yesem ne olur ki?"
"Önce bize yetecek mi ondan emin olalım," diyordu Seon Ok hızlı adımları koridorda yankılanırken. "...Anlaşılan bugün herkes yemekhaneye doluşmuş!"
Yemekhaneye girer girmez ani bir şok geçirdim. Neredeyse her yer doluydu ve normalde yemekhaneden yemeyen kişiler bile her nasıl becerdilerse yemekhaneye sızmışlardı. Sebebi basitti: tavuk. Hele de kızarmış. Kendimi kontrol edip kızların arkasından yemek sırasına geçtim, tabağımı doldurdum. Onlar telaşla nereye oturacağımızı planlarken her zaman oturduğumuz masanın kapılmış olduğunu anlamam hiç de uzun sürmemişti. Hızlıca masamıza doğru koştum. Ancak tahmin edebilirsiniz ki bir günde kızarmış tavuk gibi bir mutluluk varsa büyük ihtimalle o günün mutluluk kotasını çoktan doldurmuşsunuzdur. Masamız an itibariyle kapılmıştı. Hem de başka biri tarafından!
"Hop hop, ağır ol bakalım. Burası bizim." Dedim tabağımı hızla masaya koyarken. Karşımdaki siyah giyimli kişinin yüzünü görebilmek adına kafamı biraz kaldırdığımda yüzündeki aptal sırıtışla "Üzgünüm. Kapıldı bile." diyordu.
Tabağımda kızarmış tavuk olduğunu kendime hatırlatıp sakinleşmeye çalıştım ve derin bir nefes verdim. "Sen yeni misin okulda? Yemekhanede yiyen herkes her zaman aynı yerinde oturur." Normalde öyle bir şey yoktu. Hapishanenin ağır ablası moduna girmiştim çünkü gıcık olmuştum. Masamızı kimse kapamazdı ve boşa harcadığım her bir dakika tavuğumu soğutuyordu.
"Heey, kime diyorum-"
"Tamam Chaeyoung boş ver. Hem bak şurası daha iyi. Hadi gel, gidelim." Daha cümlemi tamamlayamadan Seon Ok kolumdan çekiştirip beni karşımızdaki masalardan birine fırlattı. Ufak tefek görünüşüne rağmen güçlüydü.
"Chaeyoung, o Taehyung'un arkadaşıydı." Dedi yüzündeki hayal kırıklığıyla. Kalp atışları adeta konuşmalarına yansımıştı. Seon Ok heyecanlanınca ya da gerilince yüzü bembeyaz olur, kalp krizinden gidecekmiş gibi görünürdü. Bu konu hakkında neden bu kadar stres yapıyordu anlayamıyordum. Daha doğrusu bu tür konularda pek deneyimli değildim ve aşkın nasıl hissettirdiği hakkında en ufak bir fikrim yoktu. Eğer böyle hissettiriyorsa aşık olmak gibi bir düşünceye asla kapılmak istemezdim. Derin bir nefes verdim. "Taehyung'un arkadaşı olması ne fark eder ki?"
"Hayır olmaz. Çok utanırım." Elleriyle yüzünü kapattı. "Ne kadar utanç verici... Daha adımı bile bilmiyor!"
Min Hee, Seon Ok'un omzuna sarıldı. "Her şey yeni başlıyor." Dedi ve sinsice gözlerini kıstı. "Neler olacak göreceğiz..."
İkisini birbirine sarılıyorken görmek, istemsizce beni de rahatlatmıştı. "Şu an hiçbir şey moralinizi bozamaz." Kafamı yukarı kaldırıp gözlerimi kapadım. "Büyük bir itina ile tavuğumuzu yemeye başlayalım ki soğumasın!"
Min Hee gözlerini devirdi. "En büyük ayrıntıyı hep atlıyorsun Chae, kızarmış tavuk!"
Güldüm ve ekledim "Daha daha daha büyük bir itina ile..."
*
cherosie:
Keyif kahvesi... güzel bir yemekten sonra!
(btw tavuktu! 👼🏻)200 Beğeni 13 Yorum
10 dakika önce
Yorumlar:
imyohee: Ve ben çektim ;) Telif hakkımı isterim
+cherosie: :Dxxsonic: 1 saat önce tavuk için vahşi bir savaş veren Chaeyoung'la karşılaştıramıyorum 🙂💕
alicepark: Bu ne tatlılık böyle ♡
+cherosie: ^^+daha fazla yorum göster
xoxo
not: ikinci bölümden selamlar! hikaye hakkında ne düşünüyorsunuz? bu bölümler geçiş bölümü tarzında olduğu için biraz durağan farkındayım, konu anca böyle ilerliyor :)
Yorum yapmayı unutmayın!
İyi okumalar ♡
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ukiyo ✘ rosékook
FanficJeon Jungkook unutamadığı ilk aşkı Roseanne'i, yıllar sonra gittiği üniversitede görünce beyninden vurulmuşa döner. Ancak Roseanne onu pek de hatırlıyor gibi görünmüyordur. Böylece Jungkook, Roseanne'e kendini hatırlatmaya karar verir. "Seul'den Par...