Derin Göktaş
"Derin navigasyona göre dükkan biraz ileride." Diyen Ayaz'ı başımla onaylarken yorgunlukla arkama yaslandım.
Bugün dersten çıktığımızda Ayaz, Enes'ten arabasını almıştı ve biz projemiz için yollara çıkmıştık. İstanbul'un farklı noktalarında olan parçaları almak için hepsine tek tek gitmiştik.
İkinci dönem dersleri tüm hızıyla devam ederken bizde sunduğumuz projenin maketini yapmaya karar vermiştik.
Son dakikaya bırakıp sıkışmaktansa zamana yayıp rahat rahat yapmak istiyorduk.
"Sessizleştin çilli güzel. Yoruldun mu?" Ayaz'a dönüp baktığımda eğlenen bir yüz ifadesi ile bir bana bir de yola baktığını gördüm.
"Yoruldum tabi Ayaz. Saatlerdir sokaklardayız, iyi ki Enes'in arabasını almışız yoksa halimizi düşünemiyorum." Ben konuşurken Ayaz'ın gülümsemesi git gide genişledi.
"Kıyamam sana. Bu parçayı da aldığımızda işimiz bitiyor, sana şöyle en büyüğünden bir hamburger ısmarlayayım mı?" Dediği an gözlerim parladı.
Heyecanla yayıldığım koltukta doğrulurken;
"Bu da soru mu? Tabi ki." Dediğimde arabayı Ayaz'ın kahkahası doldurdu.
Sesi bana şiir gibi gelirken arabanın içi git gide daha sıcak olmaya başladı. Camı indirip içeri hava girmesini sağladığım sırada Ayaz hemen geri kapattı.
"Burnun çıktığımızdan beri kıpkırmızı Derin, hasta olacaksın." Dediğinde aşık gözlerle ona baktım.
Devamlı beni düşünmesi, üzerime titremesi ve her anını benimle geçirmeye çalışması ona daha da aşık olmama sebep oluyordu.
Birbirimize açıldığımız günün üzerinden geçen 1 hafta benim için rüya gibiydi. Ayaz her an yanımda olup beni şaşırtmış ve düşünceli hallerinin üzerine devamlı kat çıkmıştı.
Onunla olmak hayallerimde yaşadıklarımdan çok daha güzel ve özeldi.
"Geldik." Ayaz arabayı boş park yerine bırakırken bende arabaya bindiğimde çıkardığım montumu yeniden giyindim.
Birlikte arabadan indiğimizde önümüzdeki büyük dükkana girdik. Geriye kalan son parçamızı almak için görevli ile konuşurken notlarımızı açıp kontrol ettim.
Eksik bir şeyin kalmadığından emin olmak istiyordum.
2 parça hariç hepsi tamamdı. Parçamızın biri il dışında üretildiği için onu kargo ile sipariş etmiştik, diğeri ise ellerinde kalmamıştı. Mağaza müdürü parçayı getirttiği zaman bize haber verecek ve gidip alacağız.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sonsuza Dek Sen
ChickLitBirini ne kadar çok sevebilirsiniz? Ya da birini ne kadar çok bekleyebilirsiniz? Hiçbir şeyden haberiniz olmadan kalbinizi verdiğiniz kişinin, kalbinin başka birine ait olduğunu öğrenseniz ne yapardınız? Eğer tüm bunların cevabını merak ediyorsanız...