Bölüm 24

8.7K 691 667
                                    

Derin Göktaş

Sevgilimin kolları arasındaki bizimkilerin söylenmesini dinlerken, onlara güldüğümü saklamak için başımı Ayaz'ın omuzuna gömmüştüm.

Sevgilimin kolları arasındaki bizimkilerin söylenmesini dinlerken, onlara güldüğümü saklamak için başımı Ayaz'ın omuzuna gömmüştüm

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Kızlarla bu akşam Manisa'ya, Derya'nın 40 mevlidi için gitmeye karar vermiştik ve bu beylerin hiç hoşuna gitmemişti. Eray ve Enes duyduğu andan beri söylenirken Ayaz sessiz kalmıştı.

En çok onun tepkisini merak etsem de uyuyan canavarı uyandırmamak için bilerek sormuyordum.

"Derin şimdi başlayacağım sana da meleğimsin diye kıyamıyorum." Diyen Eray'a masum masum baktım.

Derya'yı görmek isteyen kızlardı, benim ne suçum vardı şimdi?

Geçirdiğim ağır gribin üzerinden 2 hafta geçmişti ve ben tamamen toparlanmıştım. İlaçlara rağmen tam anlamıyla iyileşmem zaman almıştı.

Çocukluğumdan beri bünyem zayıf olduğu için en ufacık bir soğuk algınlığında bile yataklara düşüyordum.

Ayaz hastayken çabuk toparlamam için aldığı vitaminleri hala zorla içiriyordu. Her ne kadar onları içmeyi sevmesem de onu kıramadığımdan içiyordum.

Bunu sesli bir şekilde itiraf etmesem de benimle ilgilenmesi çok hoşuma gidiyordu. Her an üzerime titriyor, bana devamlı meyve getiriyordu.

Onun sayesinde hiç sevmediğim kiviye bile alışmıştım.

"Bakıyorum sessizce eğleniyorsun sevgilim." Ayaz'ın konuşması ile iç dünyamdan çıktım.

Onu içimden sevmeye o kadar çok alışmıştım ki bazen yanımda olduğunu unutup içimden sevmeye devam ediyordum.

"Halleri çok komik değil mi?" Derken sessizce fısıldadım.

Eğer bu dediğimi duyarlar ise çok kızarlardı.

"Bakalım baş başa kaldığımızda da bu kadar eğlenecek misin?" Ayaz'ın sözleri ile gözlerine baktım.

Grilerinde gördüğüm hoşnutsuzluk ile dudağımı ısırdım. Anlaşılan en az Eray ve Enes kadar Ayaz da bu durumdan şikayetçiydi.

"Canım hepi topu 3 gün kalacağız." Dediğimde Enes karşımdan;

"3 günmüş." Diye söylendi.

Hepsinin gözü bana dönerken Ayaz'ı ikna etme işini sonraya bıraktım.

"Beyler biraz abartmadınız mı? Sanki kızları bir daha hiç göremeyeceksiniz! Pazartesi yine burada olacağız." Dediğimde Enes de Eray da homurdandı.

Yarın önemli derslerimiz olmadığı için bir seferlik dersleri asmaya karar vermiştik, bu yüzden de yola bu gece çıkacaktık.

"Kızım belki ben Gamze'mden 3 gün ayrı kalmak istemiyorum. Sen bu planı yaparken bana sordun mu? Bana bana Charlie'ne." Eray'ın tiradı ile hep birlikte kahkaha attık.

Sonsuza Dek SenHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin