Yaşamak

725 74 5
                                    

"Ali..."
Genç kadın yavaş yavaş gözlerini açarken dudaklarından tek bir isim dökülmüştü. Gözlerini açtığında gördüğü ilk yüz ise dudaklarından dökülen ismin sahibi değildi. "Nazlı?"
Gözlerini kırpıştırıp tekrar karşısındaki yüze baktı genç kadın. Karşısında duran arkadası Açelyadan başkası değildi. Açelya endişeli gözlerle ona bakıyordu. "Açelya?" Dedi genç kadın. Tam doğrulmaya çalışırken arkadaşı onu durdurmuştu.  "Kalkma hemen." dedi Açelya. Genç kadın tekrar başını yastığa koyup arkadaşına baktı. "Ali..." diyebildi sadece. Açelya ise gözlerini kaçırmayı tercih etmişti. "Ne oldu sana Nazlı?" diye sordu Açelya. Genç kadın derin nefes alıp verdi. Hatırlamak da zorluk çekiyor ve aklı sadece Ali ile doluydu. Ali neredeydi? Neden yanında değildi?
"Ben kafamı çarptım son-" derken lafını arkadaşı bölmüştü. "Bayılmışsın. Bizi çok korkuttun Nazlı. Her yerde seni aradık." dedi Açelya. Sesi hala endişeli geliyordu. Nazlı arkadaşının rahatlamak için hafif bir tebessüm etti. "Açi..." dedi genç kadın ve doğruldu. "Ali nerede?" diye sordu. En sonunda aklımdakileri sesli bir şekilde ifade edebilmişti. Bir süre sessizlik olmuştu. Bu sessizlik Nazlı'nın hiç hoşuna gitmemişti. Kötü bir şey mi olmuştu? Ali'nin başına bir şey mi gelmişti? Bu genç kadının endişelenmesine sebep olmuştu. Yangın... Hatırladıklarıyla tüm bedeni buz kesmiş, tüm kalbi endişeyle dolmuştu. "Bilmiyorum. Seni Adil hoca buldu. Seni bulduktan sonra da Aliyi aramaya gitti. Kimse Ali nerede bilmiyor." dedi arkadaşı. Nazlı ise hızlı hareketlerle yattığı yerden kalkmıştı bile. "Benim Aliyi bulmam lazım." dedi genç kadın. Açelya ise hızla onu kolundan tutmuştu. "Saçmalama, Nazlı. Senin şuan dinlenmen gerekiyor." dedi. Nazlı ise hiçbir şey demeden kolunu çekip acilin kapısına doğru ilerlemeye başladı. Aklında dönen düşünceler onu iyice korkutuyor tüm bedeninin titremesine neden oluyordu. Etrafına bakındı ve kapıda beliren Ali ile rahat bir nefes aldı genç kadın.  "Ali..." dedi genç kadın. Ali ise sanki onu duymuş gibi başını hemen ona doğru çevirmesiyle göz göze geldiler. İkisi de birbirlerini iyi görmenin verdiği etkiyle derin bir nefes alıp vermişlerdi. Ali ona doğru gelirken Nazlı öylece ona doğru gelen adama sabırsız bakışlarla bakıyordu. Ali son bir adım atıp dibinde bittiğinde tebessüm etti genç kadın. Alinin ellerini yanaklarına koymasıyla gözlerini usulca kapattı ve kendini anın büyüsüne bıraktı. Dudaklarında hissettiği dudaklarla zaman durmuştu. Her şeyi unutmuştu. Nerede oldukları, etrafında kimlerin oldukları hiçbiri umrunda değildi. Sanki tüm ömrü boyunca bu anı beklemiş gibiydi. Tek umrunda olan Aliydi. Hissettiği tek şey Aliydi. Zamanın içinde kaybolmak ve kimse onlara dokunamasın istiyordu. Koskoca dünyada sadece ikisi kalsınlar... Bu anın gerçekçiliği sarhoş etmişti genç kadını. O kadar hayalini kurmuştu ki... En sonunda ellerini sevdiği adamın yüzüne koymayı akıl edebilmişti. Parmak uçlarında hissettiği ten onu daha çok heyecanlandırmıştı. Ali geri çekilip genç kadının burnuna minik bir öpücük kondurdu. Kocaman gülümsedi Nazlı. İçi titremişti bu hareket karşısında. Ali daha fazla nasıl kalbine dokunabilirdi? İkiside ellerini çekmemişti birbirlerinden. Sanki birbirlerine dokunmayı bıraktıkları an birbirlerini kaybedecek gibi hissediyorlardı. Her şey rüya olacak gibi. Nazlı ısrarla onun gözlerine bakıp gülümsüyor, Ali ise ısrarla gözlerini kaçırıyordu. "Bir kadın en güzel nasıl öpülür çok düşündüm ama..." dedi Ali. Nazlı onun cümlesini tamamlamasına izin vermemişti. "Bir kadın en güzel böyle öpülür." dedi Nazlı. Ali onun gözlerine bakıp mutlulukla tebessüm etti. Nazlı da onun gülümsemesi ile kocaman gülümsedi aklı ise hala daha demin ki andaydı. Göğüs kafesinin içinde uçan kelebeklere engel olamıyordu. Ali onu öpmüştü. Rüya değildi. Hayal değildi. Gerçekti. Alinin yüzünün düşmesiyle kaşlarını çattı genç kadın. "Ne oldu Ali?" diye sordu hemen. Ali tekrar gözlerini kaçırmıştı. "Çok korktum Nazlı." dedi Ali ve tekrar gözlerini Nazlının gözlerine değdirdi. "Sana bir şey olacak diye." dedi. Nazlı onun dediği ile tebessüm edip sevgilisinin yanağını okşadı. Onları seyreden gözler umrunda değildi. Umrunda olan tek şey karşısında durmuş ona bakan gözlerdi. "Sen olduğun sürece bana hiçbir şey olmaz. Çünkü sen bana bir şey olmasına izin vermezsin Ali." dedi. Ali başını salladı. "Vermem. Hiçbir şey olmasın sana hiçbir şey. Nazlı ben sadece seninle yaşamak istiyorum." dedi genç adam. Nazlı ise duydukları ile gözleri dolarken tebessüm edip sıkı sıkı sarıldı sevgilisine. O da bu hayatı sadece Ali ile yaşamak istiyordu. Bu dünyayı sadece Ali ile hayal ediyordu. Başını sevdiği adamın omzuna koydu. Bir ömür boyu olmak istediği yer burasıydı. "Ben de sadece seninle yaşamak istiyorum Ali." dedi genç kadın sevgi dolu bir sesle.

Mucize - #AlNazHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin