Bölüm 64 / Ölümün İzi

69 8 0
                                    


  # ZOE #

- O nerede?

Verandadan hızla eve adım attığımda kanepede yatan adama doğru koştum.

- Ne oldu?

Chris; Alex, Randy ile bizi buldular kendime geldiğimde onu çoktan alıp götürmüşlerdi. Oscar telsizden arenada olduğunu söyleyince koşarak geldim. Yarası uzun zamandır var! Daha da kötüleşti.

Manuel: Siktir!

Frank; Üzgünüm, ona zarar vermeyeceğine söz vermişti.

- Ne diyorsun?

Chris; Yerimizi Randy'e o söylemiş.

Manuel; Nasıl bu kadar aptal olabildin!

Manu sinirle Frank'in yakasına yapıştığında diğerleri onu durdurmaya çalışıyordu.

Frank; Böyle olacağını bilseydim söyler miydim! Kahretsin.

Manuel; Bu kadar salak olamazsın! Kevın'ın adamı sonuçta ne bekliyordun ki!

Frank; Ben ona inandım... yanımda olmak istediğini söylemişti.Tarafını seçtiğini söylemişti...

Manuel; Dünyaya hoşgeldin! Gerçekleri gör artık! Senin o aptal aşığın yüzünden arkadaşına dön bir bak!

Chris; Sakin ol dostum.

- Kesin şunu! Şimdi sırası değil!

Yaralı halde yatan adama baktım gözleri kapalı nefesleri kesik kesikti. Tam göğsünde açılmış derin ve büyük bir yara vardı. Frank'in kanamayı durdurmak için uğraştığı belli oluyordu.

Oscar; Onu getirdik Zoe. Bodrumda.

Eve giren Oscar'ın sesi ortama buz gibi sessizlik düşmesine neden olmuştu.

Oscar; Louıs iyi mi?

Manuel; Berbat halde!

Miranda; Onunla ben kalırım, sen git.

Yanıma gelip bastırdığım bezin üzerindeki ellerimi tutup çektiğinde kendimi toparlayıp ayağa kalktım. Manuel, Frank ve Oscar ile birlikte bodruma indik. Bodrumdaki masanın üzerinde yatan, kolları ve ayakları uçlara bağlanmış kanlar içerisindeki adama baktım. Ölmemek için direniyor hala nefes almaya çalışıyordu. Onun gücünü bilmeyenler öldüğünü görmüşlerdi ama şimdi geri dönmek için hala hayata tutunmayı amaçlıyordu.

Manuel; Başla Frank, bunu bari doğru yap!

Oscar; Ahbap, yeterince gergin zaten.

Frank daha önceden planlandığı gibi köşede olan malzeme tezgahını ışığın altına getirdiğinde bir ameliyat için gereken her şey vardı. Gözleri bana takılı kaldığında son kararımı sorguluyor gibiydi. İkimizinde bir taraf seçmesi gerekmişti ve iki taraftada olmanın bizi sonuca ulaştırmayacağını anlamıştık. Şimdi ona baktığımda kendinden pek emin değil hatta tedirgin gibiydi.

- Sakin ol.

Frank; Yapabileceğimi sanmıyorum.

- Sen değilsen kim peki ? Bunu yapabilecek tek kişi sensin.

ZOMBİ ÇAĞI - DERİ & KEMİK  (1.Seri)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin