ZOMBİ ÇAĞI - DERİ & KEMİK (1.Seri)

Bölüm 57 / Edmanda Gerçeği

#ZOE#

Kuleye girdiğimizde ilk katında daha öncede gördüğüm yukarı çıkan merdivenler ve sağ taraftaki büyük zemin kat, dua etmeleri için bir kilise havası yaratılmıştı. Sabah gördüğüm ters haç işareti şu anda düzgün duruyordu. Bizimkilerin soğuk bakışlarını üzerimde hissettiğimde diğerleri ile birlikte amfilerden birine oturdum. Baktığımda herkes buradaydı ancak bakışlarım kapının girişinde ki Oscar'ı bulunca bana başını olumsuz anlamda sallamıştı. "Lanet olsun"

"Şükürler olsun"

Herkesin sesi yükseldiğinde ben ise içimden lanet ediyordum çünkü Lili ortalıklarda yoktu ve Oscar'a onu bulmasını söylemiştim ancak görünen o ki onu bulamamıştı. Ellerimi dizlerime koyup sakinliğimi korumaya çalışıyordum. Bir yanımda Chris ile birlikte ortalarda bir yere oturmuştuk. Kevın kapının yakınında, Manuel ve Louıs ise Randy ve Miranda'ya yakın olmak için önlere oturmuşlardı. Hepimiz görevimizi biliyorduk ancak Lili'nin ortalarda olmaması beni geriyordu. Başına bir şey gelmesinden korkuyordum. Aaron'un yüksek ses tonunu duyduğumda düşüncelerimden kopup ortama odaklandım. Neredeyse yarım saattir sevgi ve saygıyla ilgili bir şeyler söyleyip duruyordu ve bu durumdan sıkılmıştım.

Aaron; Eğer tüm rasyonalitenin ötesinde birini önemsemek ve sizi ne kadar yok ederse etsin istedikleri her şeye sahip olmalarını istemek anlamına gelen bir kelime arıyorsanız bu aşktır ve birini sevdiğinizde sadece hiç durmuyorsunuz. İnsanlar gözlerini devirse veya sana deli deseler bile...o zaman bile... özellikle o zaman pes etmiyorsunuz.Çünkü eğer pes edebilseydiniz tüm dünyanın tavsiyesini alıp yaşamınıza devam eder ve yeni birini bulurdunuz ama bu aşk olmazdı. Bu savaşmaya değer olmayan ve buruşturup atılan bir şey olurdu.Bu yüzden eğer birini seviyorsanız ona söyleyin...

Louıs arkasını dönüp bana baktığında bakışlarımı ondan çekmek için kendimi zorladım. Aaron insanların aklını karıştırmakta ustaydı. Chris'in dizlerimde tuttuğum elime uzanıp tuttuğunda bunu beklemiyordum. Ona dönüp baktığımda bana bakmıyor Aaron'u dinliyordu ancak elimide çekmemiş aksine tutmasına izin vermiştim. Bir başka bakışları üzerinde hissettiğimde başımı hafif arkaya çevirdiğimde Kevın'ın yakıcı bakışlarıyla karşılaştım ve kısa bir an sonra önüme döndüm. Neler oluyordu? Bence Aaron herkesin dikkatini başka yönlere çekiyordu? Belki de bende onu farkında olmadan dinliyordum. Kendimi toparlayıp gözlerimi açıp kapadım.

- Başlamalıyız.

Bunu sessizce Chris'e söylediğimde mesajı almıştı. Chris arkadakilere işaret yaptığında kapının yanındaki Kevın harekete geçmişti bile. Fark edilmemeye çalışarak aralarda gezen Frank ile birlikte üst kata çıkıp tüm ilaçlara el koyacaklardı. Bu ayin işimize gelmişti en azından içeri zorla girmek zorunda kalmamıştık. Aaron'un bakışlarını üzerimde hissettiğimde sanki ne yapmaya çalıştığı mı biliyor gibiydi.

- Chris, Frank'lere yardıma git ve Oscar Lili'yi aramaya devam etsin.

Sessizce yanımdan kalkıp doğal olmaya çalışarak Oscar'ın yanına gidip sonrasında gözden kaybolmuşlardı. Aaron'un dikkatini başka bir yere çekmeliydim ancak yanıma oturan Calista beni şaşırtmıştı.

Calista; Merhaba.

- Merhaba.

Calista; Arkadaşların yok mu?

- Onların inançları biraz farklı.

Calista; Böyle zamanlarda birlik olmalıyız. Sadece el ele tutuştuğumuzda bu durumdan kurtulabiliriz.