ayrıl benden | texting ✅[tamamlandı]

☀️4

Soğuk kaldırım, bedenimi baştan uca ürpertirken bir yandan da esen rüzgar tenimi okşuyordu. Ama üşüdüğümü bilr umursayacak durumda değildim, çünkü içim yangın yeriydi.

Gözlerimden yaşlar benden istemsizce akarken silmeye bile mecalim yoktu. Bugün, sevdiğim çocuk gözlerimin önünde başka bir kıza çıkma teklifi etmişti. Bu zamanda bile benimle çıkar mısın demesi midemi bulandırırken gördüğüm görüntü hayal kırıklığından başka bir şey değildi.

Çağrı'yla sırf onunla belki bir şansımız olabilir diye çıkmak isterken böyle bir şey yaşamak o kadar kötüydü ki.

Dizlerimi kendime çekip gözlerimi kapattım ağlamaya devam ederken. Şuan içimde oluşan sızıyı tarif edemiyordum. Ona kendimi zorla sevdiremezdim. Zaten beni sevmezdi.

Yanımda oluşan hareketlilikle korkuyla başımı kaldırdığımda Çağrı'yı görmek daha büyük bir şoktu benim için. Kızarmış gözlerimle yüzüne anlamsız bir bakış attığımda "Ağlayan kız gördüğümde dayanamıyorum" dedi kısaca. Umursamaz bir tavırla burnumu çektim.

"Ben ağlamıyordum"

Bana acınası bir bakış attı. "Durum vahim, ağladığını bile kabullenemiyorsun. Neden ağlıyorsun?"

"Neden hâlâ buradasın? Sana ağlamıyorum dedim" inatla inkar edişimi sürdürürken gözlerimden akan yaşlar bana hiç yardımcı olmuyordu.

"Senin neden ağladığını öğrenene kadar gitmeyi düşünmüyorum"

"İyi" dedim kaşlarımı çatarak. "Sen otur burada sabaha kadar, ben gidiyorum"

Tam ayaklanacakken kolumdan tutmasıyla sendelenip tekrar yerime oturdum onun çekmesiyle. "Bekle biraz. Anlatmak istemiyorsan ağlaman bitene kadar oturabiliriz"

Sıkıntıyla nefes verip kolumu elinden kurtardım ve eski pozisyonumu aldım.

"Adın ne?" dedi bu kez. Önüme gelen saçımı kulağımın ardına sıkıştırdım. Sorusunu cevapsız bırakıp gözlerimi kapattım yeniden.

"Pekala, söylemek istemiyorsun. Ona da tamam. Ama anlatabilirsin, en azından içini dökebilirsin"

"Sevdiğim çocuk" dedim ve yutkundum. "Sevdiğim çocuk gözlerimin önünde bir başkasına çıkma teklifi etti"

Sağlam bir kahkaha attığında ona döndüm anlam vermek istercesine. "Çok mu komik?" dedim sertçe.

"Komik değil de, bu devirde çıkma teklifi mi kaldı ya?" dedi dudaklarını birbirine bastırıp. "Sen onu sevmekle baştan kaybetmişsin ben sana söyleyeyim"

"Gerçekten senin eğlencen olamayacağım Çağrı," dedim ayaklanarak. Kaşlarımı çatıp "Dur" dedi. "Sen adımı nereden biliyorsun benim?"

Alayla güldüm. "Adını bilmeyen yok ki, kızların kısmetini açan çocuk. Nam-ı diğer Egoist Çağrı"

Dudaklarını ıslatıp o da ayaklandı. "Demek sen de o aptallardan birisin" dedi alayla. "Evet, egoistim. Senin gibi zavallı olup salak bir çocuk yüzünden ağlamaktansa egoist olup tüm kızları peşimde koşturmayı tercih ederim"

"Sen" dedim sinirle nefesimi dışarı verip. O kadar çok sinirlenmiştim ki diyecek bir şey bulamıyordum! "Defol git buradan anladın mı? Defol git!" dedim bağırarak.

"Kalmaya da niyetim yok zaten" dedi omzunu omzuma dokundurup geçerken.

Aramızdaki mesafe artarken gözlerimdeki ıslaklığı elimin tersiyle sildim. "Aptalmış!" dedim yere doğru eğilip bir taş aldığımda. "Sensin aptal!" dedim taşı ona doğru atarak.

Attığım taş kafasına gelirken acıyla sızlanıp arkasını döndüğünde nefretle yüzüne baktım. "Geber!" dedikten sonra bir şey demesini beklemeden ters yönde yürümeye başladığımda arkamdan "Çocuk hayatının hatasını yapacakmış, son anda kurtulmuş. Yarın ilk işim o çocuğu bulup tebrik etmek olacak!" diye bağırdı. Cevap vermeden devam ettim ilerlemeye.

Ben seni benimle çıkmaya bir ikna edeyim de, burnundan fitil fitil getirmeyene Müge demesinler Çağrı Efendi.

Demek hayatının en büyük hatasını yapmaktan kurtulmuş. Bakalım bizim kavuşmamıza sebep olduğunda da aynı şeyi düşünebilecek misin?

-

Selam canlarıııım, hemen bölümü nasıl buldunuz onu alayım.

Müge'yi sevdiniz mi?

Müge'nin yerinde siz olsanız ne yapardınız? Onun gibi taş atar mıydınız kafasına nsnansjdjd

Sizce Müge ikna edebilecek mi bu olanlardan sonra Çağrı'yı?

Sorularım bu kadar şimdilik. Yazarken eğleneceğim gibime geliyor bu kurguyu. O yüzden şimdiden heyecanlandım. Bakalım ileride neler neler olacak :')

Beklemede kalın, yıldızı boyamayı unutmayın.