Sehun işini kaybetmemek için davetli olmadığı bir partiye katılarak hayatındaki en cesurca şeyi yapmıştı. O partide işini kaybetmediği gibi yeni proje üzerinde çalışmaya hak kazanmıştı.
Garip olarak tanınan, kendi kendine konuşan, kimsenin birlikte...
Asla yapmamam gereken bazı şeyler vardı ve bunları çok geç fark etmiştim;
Jongin'in bana oje sürmesine izin vermek.
Baekhyun'un evine habersiz gitmek.
Sarhoş Jongin'i odasına götürdükten sonra istediği şeyi yapıp ayıcıklı pijamasını giydirmeye çalışmak.
Chanyeol'un arkasından iş çevirmeye çalışmak, onu Baekhyun konusunda saf dışı bırakmaya çalışmak.
Projeye devam ederken tek başıma olduğumu düşünerek hareket etmek.
Lazzy'i eve getirmek.
Jongin'in evine girdiğimde adeta dilim tutulmuştu. Garip, hemen kaçmak isteyeceğim, küçücük bir ev bekliyordum ama saniyesinde bu düşüncemi yıkıp geçmişti. İki katlı evi öylesine güzel, öylesine göz alıcı görünüyordu ki Kyungsoo söylediğim her şey için pişman olduğumu bakışlarımdan anlamıştı.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
(tam olarak bu değil ama kafanızda böyle bir şey oluşabilir mutfak ayrı mesela)
Jongin kolları arasında bir şeyi sıkıca tutarak bize geldiğinde Kyungsoo elinde tuttuğu koliyi yavaşça yere bıraktı.
"Evi kolayca bulabildiniz değil mi?"
Kyungsoo hımladı, evin giriş kapısını kapatıp kaçamak bir şekilde içeriye baktım ama o sırada Jongin'in kolları arasında hareket eden turuncumsu yastık dikkatimi çekmişti. Bir dakika o yastık değil miydi? O yastık değildi! O yastık değildi!
O bir kediydi!
Jongin'in kucağında turuncumsu, kocaman, şişko bir kedi vardı!
Kedilerden nefret ettiğimi biliyor muydu? Kedilerle ilgili her şeyden nefret ederdim. İçinde kedi geçen cümlelerden bile nefret ederdim ben. Yani Jongin ile aynı evde yaşamam yetmiyormuş gibi şimdi bi de kedisiyle aynı evde mi yaşayacaktım?
"Gayet kolay bulduk, kavaşığı geçtiğimizde başka evler olsaydı karıştırabilirdik öyle değil mi Sehun?"
Kolumda hissettiği baskıyla büyük düşmanımdan gözlerimi ayırmak zorunda kaldım. Kyungsoo ne yapmak istediğimi anlamıştı ama Jongin hala gözlerimle biricik kedisini öldürmek üzere olduğunu anlayamamıştı. Bir şeyler söylemem için beni zorlayan arkadaşıma kaşlarımı çatarken onu yanıma çektim hızlıca.
"Kedisi var Kyungsoo! Onun lanet bir kedisi var buradan siktirip gitmek istiyorum."
"Evsiz mi kalmak istiyorsun? Evin ne kadar güzel olduğunu fark etmedim deme bana." Fısıldayarak bana karşılık verdiğinde dişlerimi sıkarak ondan uzaklaştım. Söyleyecek tek bir kelimem koca bir küfürdü çünkü. Jongin'in evi gerçek anlamda güzeldi henüz odaları gezmemiş olduğum halde, kapının önünden gördüğüm kadarıyla bile muhteşemdi. Şu an çıkıp Baekhyun'un yanına gitsem o odasında yatarken ben salonundaki ikili koltukta kıvrılarak yatardım. Bunu yapmak istiyor muydum? Yaptığım planı bir kez daha gözden geçirmem gerekiyordu sanırım.
