Sehun işini kaybetmemek için davetli olmadığı bir partiye katılarak hayatındaki en cesurca şeyi yapmıştı. O partide işini kaybetmediği gibi yeni proje üzerinde çalışmaya hak kazanmıştı.
Garip olarak tanınan, kendi kendine konuşan, kimsenin birlikte...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Başlığa (M) koymadım o derece değil ama cinsellik içeriyor uyarımı yapayım, iyi okumalar 💚🐣
Jongin parmaklarını penisinin etrafına sarıp, ardından başını geriye attığında sol omzumdaki Sehun 'bunu gördün mü' dercesine onun ellerini işaret etmeye başlamıştı. Görüyorum aptal, dedim kendime oturduğum yerde kıvranmaya başlamışken. Kapıya doğru koşup buradan çıkıp gitmek ve onun ellerinin arasına kendi parmaklarımı eklemek arasında sıkışıp kalmıştım. Sağ bacağını küvetten dışarıya doğru attı kendine daha rahat bir pozisyon ayarlarken. Sanki burada değilmişim gibi davranıyordu ya da burada olduğumun farkındaydı ama bundan kesinlikle rahatsız olmuyordu. Bütün gün onu pembe bulutların üzerine taşımayı hayal eden lanet beynimi yerinden çıkarıp karşımdaki göz kamaştırıcı görüntüyü göstermek istedim. Jongin o pembe bulutların üzerinde koşuyordu çıplak bir şekilde. Üstelik ellerinin arasında düzinelerce seks oyuncağı vardı. Ah, sikeyim! Neden bunu yapıyordu? Neden? Neden? Bana acıması yok muydu?
Bir eli penisinden ayrılıp yukarıya doğru hareket etti suyun içinden. Diğer eli daha da hızlanmış, suyu hafifçe dalgalandırmaya başlamıştı. Onu izlemek istemiyordum ama gözlerim ondan başka hiçbir yere odaklanamıyordu. Kapalı gözleri, ısırdığı alt dudağı, parmaklarının durmadan dokunduğu göğüs uçları, suyun altında görebildiğim eli ve penisi... Kendimi kaybetmek üzereydim. Tırnaklarımı sakinleşmeye çalışarak bacaklarıma geçirirken Jongin kulaklarımın kızardığına emin olduğum, vücudumun dengesini alt üst eden bir sesle inledi. Aynı anda hem masum hem de bu gezegendeki en çekici insan sadece o olabilirdi yemin edebilirim. Kıvranırken bacağı küvetin kenarına sürterek ileriye doğru hareket etti. Jongin farkında değildi ama suyun içine gömülüyordu.
Omuzlarının tamamen suyun altında kaldığını gördüğümde düşünmeden ayağa fırladım. Onun başına kötü bir şey gelmesine, daha fazla üzülmesine ve zarar görmesine asla izin vermeyecektim.
Veremezdim.
Bir anda kendimi suyun içinde buldum. Sol dizim Jongin'in aralıklı bacaklarının ortasında duruyordu. Sıcak nefesi boynumu okşarken onu sıkıca koltuk altından tutmuş ve yukarıya doğru çekiştirmiştim. Saniyeler sonra ensemde ıslak elini hissettim. Düşüncelerimi engellemeye çalışsam bile kendime engel olamadım, biraz önce kendisine dokunduğu ıslak elinin şu an ensemde olduğunu hissetmek karnımın kasılmasına neden olmuştu. Onu yukarıya çekiştirip aşağıya kaymadığından emin olduğumda istediğim, yapmayı düşündüğüm, dilek haklarımı bunun için harcamayı planladığım şey küvetten çıkıp gitmekti. Ensemdeki parmakların bu yorgunluğa rağmen bu kadar güçlü olabileceklerini ve beni tamamen suyun içine çekebileceklerini asla tahmin etmemiştim.
Aynı zamanda onun bana oyun oynadığını da asla tahmin etmemiştim.
Jongin'in gülümseyen dudaklarını daha yakınımda bulduğumda ıslanmış kıyafetlerimi düşünmeyi bir yana bırakıp, ondan nasıl uzak durabileceğimi düşünmeye çalıştım. Alt katta Yixing varken onunla uygunsuz şeyler yapmam iyi bir fikir miydi emin değilim. Üstelik Jongin yaşadığı şeyin şokunu hala atlatamamış olabilirdi. Yanlış bir hareketim onu üzebilir ve strese sokabilirdi. Belki de o şoktan böyle kaçmaya çalışıyordu ama bunun iyi bir yöntem olmadığını aptal olsam bile biliyordum. Sırtım birkaç dakika önce Jongin'in ayaklarının dokunduğu küvetin diğer ucuna yaslandığında biraz olsun kendimi toparlayabilmiştim.
