Keyifli okumalar kuzularım. Oy ve yorum atmayı unutmayın sizleri tüm kalbimle seviyorum.♥️♥️30.BÖLÜM
Donup kalmıştım olduğum yeri zamanı, saati unutmuştum sadece gözlerim Ekine bakıyordu. Ekin'in bana o hüzünle bakışı içimi yakıyordu hakimin bana iki kere bağırışında kendime geldim önüme dönmek zorundaydım. Ne olacaktı şimdi? ben ne yapacaktım? içimde yanan ateş nasıl sönecekti? yutkunarak hakimin gözlerinin içerisine baktım.
"Sanığın serbest bırakılması üzerine karar verildi." dedi hakim bey.
Anlamamıştım ben serbest kalmıştım Ekine doğru baktım ellerini başının arkasına koydu ve bir nefes verdi.
"Hakim bey çok özür dileyerek bir şey soracağım?" dedim.
"Tabi ki kızım sorabilirsin." dedi tatlı bir dil de, hakimler böyle iyi niyetlimi olurlardı? böyle bir şeyle hiç karşılaşmadığım için bilmiyordum.
"Beni savcı bey cinayetten suçlu olarak buraya getirdi sonucu merak ediyorum da? dedim meraklı bakışlarımla.
"Elimiz de senin yaptığına dair tam bir delil ve kanıt yok o yüzden şuan serbestsin." dedi ve oturduğu yerden kalktı.
Yanıma polisler gelip kelepçeyi çıkardılar. Hala nasıl tepki vereceğimi bilmiyordum ama ilk işim Ekine koşmaktı. Kapıdan çıktığımızda Ekin'in boynuna atladım bana sıkıca sarıldı sanki beni hiç bırakmayacakmış gibi zaten beni hiç bırakmasın diye her gün dua ediyorum. Ellerimi boynundan çekip Güneşe de sarıldım hatta yetmezmiş gibi bir heyecandan Asafa da sarıldım.
"Ekin nasıl yani ben şimdi serbestim. O kadın onu öldüreceğim." dedim yüksek sesle kendimden geçmiştim bir an sağıma baktığım da polisler bana bakıyordu.
Ekin belimden kavrayıp öksürdü ve beni oradan çıkardı.
"İzel sen iyi misin ya daha bir cinayet olayından serbest bırakıldın polislerin olduğu yerde kadını öldüreceğim diyorsun." dedi ama bir yandan da bıyık altından gülüyordu.
"Ya of nereden bileyim sinir geldi sinir, O orospu bizim komşumuzdu nasıl tanımadığı bir adamı savunurdu Allahtan mahkemede sesi çıkmadı onu cidden öldürür sonra içeri girerdim." dedim hala çok öfkeli bir yandan da heyecanlıydım.
"Kızım sus artık bulacağız bunu da merak etme hadi gidelim artık buradan boğdu burası beni. O kadar adam öldürdüm bir kere düşmedim buralara." dedi ve güldü bende yavaşça koluna vurdum.
Ekin elimi tutup yanağımdan öptü ben de aynı şekil de yanağından öpüp ona gülümsedim. Arabaya binecekken arkamızdan bir bağırma sesi duyduk.
"Hey hey İzel hanım nereye kaçıyorsun bekle beni. "diye bağırdı Asuman olacak çirkin. Yanıma gelip karşıma geçti ellerini göğüslerinin altında birleştirdi benden hesap mı soracaktı şimdi bu? ha ha ha.
"Sen nasıl bir şeytansın." dedim ve yüzüne tükürdüm. Ekin'in kıkırdamasını duydum o anda Asuman yüzünü siliyordu.
"Benim Aysele bir sözüm var seni en savunmasız olduğun bir zaman da vuracağım İzel hanım." dedi güldü.
Tam ağızımı açıp laf söyleyecekken Ekin devreye girdi adamda iki metre boy vardı kadınsa yerden bitmeydi. Ekin Asumana eğildi.
"Benim nişanlıma kimse böyle konuşamaz bence sen boynundan büyük işlere kalkışma Asuman hanım seninle de bir gün görüşürüz belki de çay içeriz." dedi gülümseyip doğruldu.
Asumana bakıp güldüm ve arabaya bindim, o olduğu yerde kala kalmıştı. Demek ki Aysel'le bir alakası varsı kadın hala öldü laneti benim üzerimdeydi. Ha bir de unutmayayım oğlunun da aynı şekil de laneti üzerimdeydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İZ
Teen FictionBenim varoluşum, senin hayatına büyük bir iz... --- "Çok güzel olmuşsun." dedi ve kocaman gülümsedim. "Ancak bebeğim bunu giyemezsin, bu çok açık." Ve gülüşüm aynı hızla soldu. Beklediğim bir şeydi ama ne bileyim işte. "Aşkım lütfen." dedim cilveli...