Bölüm 26

122 9 0
                                    

Yaşanan olaydan sonra kendime gelememiştim. Bir zamanlar kardeşim dediğim insanların bana düşman olması olayların bu derece boyuta gelmesi beni bayağı bir sarsmıştı eve gitmek istemediğim için birkaç gündür Yağız da kalıyordum...

Yağız da kaldığım günler boyunca kavgalarımızın, sevişmelerimizin sayısını unutmuştum. Yine o günlerden biriydi.

Geceki sevişmemizden ikimizde yorgun düşmüştük sabahın 10u olmuştu fakat biz halen yataktan kalkamamıştık.

Yatakta Yağız'a doğru dönüp, saçlarını okşarken anlık bir mide bulantısı ile yerimden hızla fırlamıştım. Yataktan hızla kalkmış olduğumdan dolayı Yağız ne olduğunu anlamadan yatakta bir anda sıçrayıp "Defne" diyerek ar-kamdan seslenmişti.

Lavaboya zar zor yetişip neredeyse içimdeki her şeyi çıkardıktan sonra yüzümü yıkayıp aynada kendime bakmıştım.

"Yo iyiyim bir şeyim yok" diye kendi kendime konuşmuştum.

Kapıyı açıp çıkacakken, karşımda elini duvara yaslamış Kapıyı açmamı beklerken görmüştüm Yağız'ı.

"Defne sen iyi misin?"

"Bilmiyorum halen midem bulanıyor"

"Tamam, güzelim gel uzan biraz daha, acıktın mı acaba sen?" diyerek kolumdan yavaşça tutup yatağa doğru yürütüyordu beni.

"Henüz aç değilim"

Yatağa uzandığımda üzerimi örtüp başımın altına bir yastık daha koymuştu.

"Doktora mı gitsek acaba?"

"Yağız saçmalama, sadece kustum büyütecek bir şey yok"

" Ne bileyim seni öyle görünce"

"Merak etme iyiyim"

"Tamam, ben sana bir şeyler hazırlayayım hemen geleceğim tamam mı?"

"Tamam peki"

Yağız daha yatak odasından yeni çıkmıştı ki midem tekrar bulanınca kendimi yine lavaboya atmıştım. Kapıyı kapatmama fırsat olmadığından Yağız koşarak içeri girip saçlarımdan tutarak;

"Tamam, Defnem geçti" diyerek bana kendince moral veriyordu.

Yağız peçete ile ağzımı silip yavaşça beni kaldırarak elimi yüzümü yıkamıştı.

"Defne ben doktoru arayacağım gelsin bir baksın"

"Tamam, olur" karşı çıkamayacaktım midem çok acımıştı.

Telefonu eline alıp doktoru telaşla, odada bir sağa bir sola yürüyerek arıyordu.

"Aç be aç hadi be"

"Alo"

"Yağız bey merhaba"

"Merhaba, merhaba... Ekrem acil benim eve gelmen lazım"

"Hayırdır Yağız Bey"

" Benim Hatunun midesi bulanıyor 2 3 defa istifra etti gel bir bak"

Hatun kelimesini duyunca Yağız'a bakıp gülümsemiştim. Yağız da telefonda konuşurken bana bakıp sus işareti yaparak gözünü kırpmıştı.

"Tamam, o zaman çabuk gel" diyerek telefonu kapatıp yatağın üzerine atmıştı.

"Biraz daha iyi misin?" önümde diz çöküp sormuştu.

"İyiyim aşkım"

"Tamam, doktor geliyor, doktor gelene kadar sen dinlen" diyerek elimi öpüp lavaboya gitmişti.

"Tamam"

Doktor geldiğinde yatağın kenarına oturup alnıma dokunarak ateşim olup olmadığına bakmıştı. Yağız da yanı başımda ayakta duruyordu. Doktor ilk önce ne zamandan beri midemin bulandığını, kaç defa istifra ettiğimi sormuştu.

"Bugün başladı ve 2 defa istifra ettim"

"Anlıyorum. Tahlil yapmadan bir şey demek mümkün değil"

"Ne tahlili" diye sormuştu Yağız.

"Kan alacağım, sonuçlar çıkınca sizi arayacağım. Kesin bir şey söylemek doğru değil"

"Bir şey varsa söyle doktor" diye öfkelenmişti Yağız.

"Yağız bey sakin olun. Ben size yanlış bilgi veremem"

"Sen söyle doktor. Yanlış veya doğru onu sonra konuşuruz uzatma"

"Peki Yağız Bey... Özel olacak ama kaç kez birlikte oldunuz?"

Yağız bana bakıp, elini saçlarına götürerek dağıtmıştı.

"Yani... Bilmiyorum. Çok oldu"

Yağız'ın cevabından dolayı, doktora karşı bir anda utanmıştım.

" Anlıyorum... Yağız bey diyeceğim şu ki, herhangi bir koruma önlem almadıysanız Defne Hanım'ın gebe olması muhtemel"

"Ne demek gebe olması... Defne hamile mi yani ?" gözleri yerinden çıkacak gibi olmuştu ne yapacağını şaşırır halde bana bakıp gülümsemişti.

"Defne, ne diyor doktor... Bu. Bu olabilir mi?"

"Bilmiyorum Yağız"

"Yağız bey, Defne Hanım. Kesin bir şey demek istemiyorum. Sizden kan alacağım. en erken akşam, en geç yarın sonuçlar çıkar"

"Daha kısa bir yolu yok mu bunun ben beklemek istemiyorum"

"Yağız bey, Defne Hanım ancak gebelik testi yapabilir ama onun da %1 lik derecesinde yanılma...." doktorun sözü bitmeden araya girmişti Yağız ;

"Nereden alabilirim onu"

"Eczanelerden"

"Tamam hemen gidip alıyorum" diyerek alnımdan öpüp üzerini giyinerek hızla evden çıkmıştı.

Doktor ile odada yalnız kaldığımda, doktor bana Yağız'dan bahsetmeye başlamıştı.

"Yağız'ı çocukluğundan beri tanırım. Zor dönemler atlattı. Bakma sen onun asarım keserim dediğine çok duygusal biridir. Sevginin aşkın ne olduğunu bilen biri. İyi bir baba olacağından eminim"

"Ben hazır mıydım, değil miydim bilmiyorum şuan şoktayım. Bir an önce testi yapmak istiyorum"

"Haklısınız kesin konuşmak için çok erken, Yağız bey gelene kadar ben sizden 1 tüp kan alsam yeterli olacaktır zaten "

"Pekala"

Doktor kanı alıp özel çantasına koyduk-tan sonra kapı açılmıştı. Yağız elinde ki gebelik testini sallaya sallaya hızla içeri girmişti.

"Hadi Defne sen git yap şunu"

"Neden bu kadar acele ediyorsun Yağız anlamıyorum"

"Defne ben ne yaptığımı bilmiyorum, ya git yap şunu işte sevineceksem, üzüleceksem kesinleşsin şu bir an önce"

"Tamam, tamam" diyerek yataktan kalkıp lavaboya doğru gitmiştim.

Kapıyı kapatıp, gebelik testini mermerin üzerine koyarak aynaya bakmıştım ;

" Hazır mısın?"


GEÇMİŞİN İZİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin