Keklerimizi yiyip sohbet ederken kapı çalmıştı. Hızla masadan kalkıp kapıya doğru koşmuştum. Nisa'nın annesi Ecrin abla gelmişti.
" AA Ecrin abla hoş geldin "
" Hoş buldum Defne'ciğim Nisa'ya bakmıştım"
" Gel içeri geç Ecrin Abla, Nisa da mutfaktaydı"
Ecrin abla içeri girip ayakkabılarını çıkartıyordu Kapıyı kapatıp birlikte mutfağa geçmiştik. Nisa Yağız ile şakalaşırken Ecrin abla onların bu hallerini görünce gülümseyip bana bakmıştı
"Defne bu çocuk kim?"
" O benim erkek arkadaşım "
Ecrin abla ile mutfak kapısının önünde konuşurken Nisa hızla arkasını dönüp Annesini görünce sandalyeden inip koşarak annesine sarılmıştı.
" Anne"
" Çikolatam nasıl geçti günün"
" Anne hep buraya gelelim Yağız abi ve Defne abla çok tatlılar"
Üçümüz birbirimize bakıp gülüşmüştük. Yağız o sırada yanımıza gelip Nisa' nın omuzlarından hafifçe tutarak;
"O senin tatlılığın küçük hanım" demişti.
Ecrin abla bana bakıp elimi tutarak teşekkürünü dile getirip artık eve gitmesi gerektiğini söylemişti. Onları kapıya kadar eşlik edip uğurlamıştım.
Mutfağa geri döndüğümde Yağız halen daha kek yemek ile uğraşıyordu.
"Hadi senin de gitme vaktin geldi"
" Niye ya kekimi yemeden bir yere gitmem"
" Yağız annemler gelecek gitmen gerek artık"
" Ya sanki annenler beni bilmiyor"
" Yağız uzatma, hadi " derken önünden tabakları birer birer alıyordum.
" Ya bıraksana yiyorum onları kızım"
"Yeter artık ben sana paket yaparım yolda yersin"
" Olmaz burada yiyeceğim "
" Of Yağız of " derken kapı çalmıştı.
" Gördün mü bak annem geldi " dediğimde hızla mutfaktan çıkacakken kolumdan hızla çekip dudağımdan öpmüştü.
" Ya Yağız" diyerek utanarak sessizden bağırmıştım.
" Hadi ben kaçtım" dediğinde tam ağzımı açacak iken mutfak penceresinden bahçeye atlayıvermişti.
" Deli bu ya" diye kendi kendime konuşurken koşup kapıyı açmıştım.
"Kızım neredesin ağaç ettin beni"
"Lavabodaydım anne"
"Tamam" deyip içeri geçtiğinde tam kapıyı kapatacaktım ki Yağız karşıdan bana kalp yapıyordu gülerek öpücük atıp, anneme bakarak hızla kapıyı kapatmıştım.
