Gebelik testini yapmıştım sonucu bekliyordum. O sırada lavabonun kapısı tıklatılmıştı.
" Güzelim iyi misin? Çıktı mı sonuç?"
"Bekliyorum daha"
"Tamam güzelim aç şu kapıyı beraber bakalım"
Elimdeki gebelik testine bakıp derin nefes alarak kapıya doğru yavaş adımlar ile yürüyüp kilidi açmıştım. Kapı kolunu yavaşça tutup açınca Yağız hızla içeri dalmıştı.
"Çıktı mı?"
"Hayır Yağız. Heyecana sokma beni daha fazla çıkacak işte sabret"
"Sabredemiyorum. Bağırmak istiyorum ama bağıramıyorum"
"Dur!" diyerek elimdeki teste bakmıştım.
"Ne oldu? Çıktı mı?"
"Çift çizgi" şoka girmiştim sesim gitmişti..
"Yani? Çatlatma Defne söyle!"
"Pozitif " kafamı kaldırıp Yağız'a bakmıştım.
" Yağız... Pozitif... Hamileyim! "
"Ne!!" hızla beni kucaklayıp olduğu yerde döndürmüştü.. Yatak odasına kadar koşarak kucağında getirmişti.
Doktor halen gitmemişti.
"Doktor! Baba oluyorum lan!" diyerek kucağından indirmişti beni.
"Çok sevindim Yağız Bey"
"Sevdiğim kadından çocuğum olacak Doktor! Defne gerçek demi bu" diyerek elleri ile yüzümü tutup dudağımdan öpmüştü.
"Ne olacak şimdi, ne oluyor şimdi bir şey de doktor ben... Ben ne yapacağım"
"Anneyi üzmemek yormamak lazım, ağır kaldırmak yok zararlı yiyecekler yok... Ben kesin sonuç olarak kan sonuçlarını size mail yolu ile atarım Yağız Bey"
" Eyvallah"
Doktor odadan çıktığında Yağız beni tekrar kucağına alarak;
" Defne bana bu anı yaşattığın için sana minnettarım"
"Yağız indir beni"
Yağız beni kucağından indirdiğinde bir anda yüzüme bakmıştı;
" Sen sevinmedin mi ?"
" Sevindim fakat bu böyle olmaz"
"Ne böyle olmaz? "
"Yağız... Biz evli değiliz ve ben hami-leyim"
"Yani.. Tek sorun bu mu?"
"Evet, büyük bir sorun"
"Tamam bizde evleniriz o zaman" Yağız'ın bu cümlesine karşın elim ayağım heyecandan titremiş, gözlerimi nasıl açtığımı bilememiştim.
"Defne ben seni bu halde bırakacak kadar şerefsiz değilim. Zaten evlenecektik, erken olur güzel olur ne olacak" dediğinde Yağız' a sıkıca sarılmıştım.
"Ama doktoru duydun... Zararlı yiyecek, yok üzülmek yok... Elime düştün Defne Hanım"
"Ya Yağız" diyerek gülümsemiştim.
Yağız ile sevincimizi yaşarken telefonum çalmaya başlamıştı yatağa oturup telefonu elime aldığımda arayan Deniz idi.
"Deniz arıyor" diyerek Yağız'a bakmıştım.
"Aç bakalım ne diyecekmiş"
"Alo"
"Canım nasılsın?"
"Teşekkür ederim tatlım sen nasılsın? "
"Ben de iyiyim, Nasıl oldun O günden sonra. "
"... Daha iyiyim Sen Neden aramıştın? "
"Seni merak ettim hiç ses sedan çıkmadı"
"iyiyim birkaç gündür Yağız ile birlikteyim"
"Anlıyorum bu akşam bir parti veriyorum evimde Siz de davetlisiniz"
"Ne partisi bu"
"Unuttun mu yoksa"
"Neyi"
"Bugün Benim Doğum Günüm"
"Sen ciddi misin? Tamamen aklımdan çıkmış "
"Olsun sorun değil gelince telafi edersin artık" diyerek gülmüştü.
"Kimler olacak?"
"Herkes gelecek"
"Hm... Tamam canım"
"Tamam bekliyorum öptüm"
"Bende" diyerek telefonu kapatıp yatağın üzerine koymuştum. Yağız dolaba yaslanmış kollarını birbirine kenetlemiş şekilde;
"Ne dedi" diye sormuştu.
"Bugün doğum günü varmış ve bizi çağırdı"
"O şerefsiz geliyor mu? "
"Bilmiyorum ama büyük ihtimalle geliyor"
"O zaman gitmiyoruz"
"Ama o benim kaç senelik arkadaşım ayıp olur"
"Defne gitmiyoruz dedim. Orada bir şey demeye kalkar, bak zaten daha yeni hamile olduğunun haberini aldık orada bir şey olur beni katil etme!"
"Ya... Ben kıza ne diyeceğim"
"Ne dersen de"
"Ya lütfen... Yarım saat dururuz döneriz"
"Hayır dedim Defne!"
Başımı önüme eğip koca bir of çekmiştim.
Yağız yavaşça yanıma gelip çenemden usulca tutarak gözlerimin içine bakmıştı;
" Ben asla babam gibi bir baba olmayacağım"
"Biliyorum" kısık bir sesle.
" Ben çocuğumun hep yanında olacağım"
"Biliyorum ama bu nereden çıktı""
"İzin vermiyorum gitmiyoruz dedim diye kızma bana aklını bulandıracaklar kavga çıkacak buna gerek yok. İyi bir eş, iyi bir baba olmak istiyorum beni delirtmesinler." diyerek bana sımsıkı sarılmıştı.
Olayı büyütmemek adına susmuştum ve bende Yağız'a sarılmışım.
