Defne'den

142 8 0
                                    

Defne'den;

(2 AY SONRA)

Yağız ile yeni bir eve çıkmıştık ve aileme evlilik hakkında ki kararımızı söylemiştik onlarda kararımıza olumlu bakmışlardı...

Eve çıktığımız zamandan bu yana kavgalarımız eksik olmuyordu. Daha evlenmeden sorunlar başlamıştı. Yağız her şeyi adamlarına emir vererek yapıyordu ve bu beni sinir ediyordu.

" Her şeyi adamlarına söyleyerek halledemezsin, sen baba sorumluluğunu alamayacak isen ben bu çocuğu aldıracağım" dediğim günden beri Yağız ile aynı evde iki cümleyi zor kuruyorduk. Bazen aynı yatakta bile yatmıyorduk.

Bugün Yağız'ı karşıma alıp bu durumu onunla konuşarak çözmeye çalışacaktım ve bu kırgınlığın bitmesini isteyecektim.

"Yağız. Böyle olmuyor"

"Ne olmuyor Defne anlamıyorum, Ne istiyorsun anlamıyorum gerçekten!"

"Yağız Ben bir şey istemiyorum, Sadece Baba sorumluluğunu almanı istiyorum"

"Defne Ben zaten sorumluluklarımı biliyorum"

"Yağız evde bir şey eksik oluyor Hemen Çağatay'ı veya bir başka adamını arayıp eksik ne varsa söylüyorsun onlar getiriyor"

"Ee yani ne var bunda?"

" Yağız, senden başka herkes çabalıyor"

"Ben çabalamıyor muyum Defne"

"Gece canım bir şey çektiğinde bile bir eş olarak gidip almıyorsun"

"Niye gidip alayım Defne ben onca adamı boşa mı yanımda gezdiriyorum"

"Bu nereye kadar böyle devam edecek"

"Sonsuza kadar"

"Sonsuza kadar mı ?"

"Evet, güzelim"

"Sana inanamıyorum Yağız"

"Al başladık yine"

"Sen değil miydin babam gibi bir baba olmayacağım diyen? "

"O konuya girme"

"Sebep"

"Defne sana sus dedim!"

"Susmayacağım! Karnımda senin çocuğun var farkına var artık, olması gerektiği gibi davran"

" Ben zaten Olması gerektiği gibi davranıyorum abartan sensin"

"Tamam Yağız." Diyerek Oturduğum yerden kalkıp telefonumu ve çantamı alarak kapıya doğru hızla yürümüştüm.

"Gidiyorsun"

"Evet. Yalnız kalmak istiyorum"

"Güle güle o zaman"

Kapıyı hızla çarpıp evden çıkmıştım Yağız'ın bu kadar değişmesini beklemiyordum, Hatta değişmek diye bir şey aklımın ucundan bile geçmemişti. Annemlerin yanına gidecektim Yağız'dan uzak kalmak istiyordum...

Ailemin evine geleli üç gün olmuştu ve bu üç gün boyunca Yağız beni hiç arayıp sormamıştı. Hamileliğin verdiği duygu değişimleri, Yağız'ın bu denli tavırları ile ikiye katlanıp beni fazla yıpratıyordu. Kendimi çok yalnız hissediyordum. Yağız, etrafımda hiç kimseyi bırakmadığı gibi şu an beni bir boşluğun içine bırakmış durumdaydı. Dertleşecek, başımı yaslayacak bir omuz dahi yoktu.

Aileme bu yaşanan durumu anlatmak istemiyordum, Yağız'ın il dışına çıktığını söylemiştim, böyle bilmeleri onlar için en iyisiydi fakat iki gün sonra nişanımız olacağı için Yağız'ın il dışına çıkma yalanını söylememden dolayı ailem Yağız'a içten içe sinir olmuştu.

"Nişan öncesi ne il dışına çıkmasıymış bu, herkese de haber verdik umarım erken döner"

"Umarım döner. " başımı önüme eğip telefonuma bakmıştım. Yoktu, yoktu işte. Bir mesaj bile atmıyordu.

Bu kadar mı soğumuştu benden?

Her şey buraya kadar mıydı?

Beni hamile halim ile yarı yolda mı bırakacaktı?

Onca şey, onca laf her şey yalan mıydı yoksa?

Kafamda onlarca cevabını bulamadığım soru vardı.

Böyle bekleyemezdim her ne kadar bana soğuk davranmış olsa da şuan benim böyle beklememem gerekiyordu. Ailemin yanında daha fazla hamileliğimi gizleyerek duramazdım. Karnım yakında büyüyecekti ve Yağız ile aramızdaki sorunu bir an önce çözmem gerekiyordu.

Ailemin yanından ayrılıp yola çıkmıştım, içim içimi yiyordu. Bana ters konuşmasından ne kadar korksam da, son kez konuşacaktım.

Yağız'ın evinin önüne gelmiştim, ellerim ile karnımı okşayıp, derin bir nefes alarak zile basmıştım;

" Her şey senin için bebeğim "

Kapı açılınca gözlerim yerinden çıkacak gibi olup, kalbime bıçak saplanmıştı sanki nefesimi kontrol edemiyordum.

"Kime geldiniz?"

"Yağız yok mu?"

" İçeride"

"Sen kimsin?"

"Eski sevgilisiyim canım, sen kimsin asıl "

"Karısı." dediğimde içeri hızla girip Yağız'ın arıyordum ki, o sırada Yağız üzeri ıslak bir halde, altında pijaması elinde havlusu saçını kurulayarak duştan çıkmıştı. İkinci şoku yaşıyordum dilim tutulmuştu.

"Sen mi geldin? "

"Memnun olmadın sanırım, rahatsız mı ettim?"

"Ne alaka Defne? Biz Çağla ile iş görüşmesi için konuşup anlaşma yapıyorduk "

"Anlaşabildiniz mi bari" ellerimi göğsümde birleştirerek Yağız'a bakıyordum.

Yağız Çağla'ya bakıp;

" Biz daha sonra konuşuruz, sen git "

" Peki canım"

Çantamı yatağa fırlatıp dolaba yaslanmıştım. Çağla' nın gitmesini bekliyordum. O çıkınca hemen lafa girmiştim.

"Güzel geçti galiba görüşmeniz, hiç aramadığına göre."

"Saçmalama Defne"

"Eski sevgilinin evinde ne işi var? Ne iş görüşmesi bu? Sen mafyayım diye ortada gezinmiyor musun bana yalan söyleme!"

"Defne şuan saçmalıyorsun "

"Bana cevap ver Yağız !"

"Ne Defne ne! Doğruyu söylüyorum sana inanmıyorsan yapacak bir şeyim yok!"

"Sen neden bu kadar değiştin?"

"Ne değişmesinden bahsediyorsun sen ya"

"Eskisi gibi değilsin. Baba olacaksın sen, karnımda senin çocuğun var. Çocuğunu taşıyan birine böyle davranamazsın!"

"Çocuğumu taşıyan her kadına iyi davransaydım şuan bu durumda olmazdım! " 

GEÇMİŞİN İZİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin