34. Bölüm "Sonsuza dek"

650 43 97
                                    

~Kayra~

Anka uyanmıştı ve yanıma gelmişti.

"Anne, babam nerede?" dedi Anka. Ne diyeceğimi bilemedim. "Halamı almaya mı gitti?" dedi.

"Evet, birazdan gelirler." dedim. Acaba kötü bir şey mi olmuştu? Gözlerim dolmuştu ama Anka'ya belli ettirmemeye çalışıyordum. Yanağıma düşen gözyaşlarını hızla siliyordum. Tam bu sırada kapı çaldı ve Anka koşarak kapıya gitti.

"Babam geldi! Babam geldi!" diye sevinç çığlıkları atıyordu. Ayağa kalktım ve bende kapıya doğru gittim. "Babacığım!" diye sarıldı Anka. Savaş, Anka'yı kucağına aldı. Ayşe çok yorgun görünüyordu. Gözlerimden düşen yaşları sildim ve mutfağa girdim. Onu beklerken meraktan ölecektim. Ona bir şey oldu düşüncesi bile kötüydü. Bir yudum su içtim ve tam arkamı döndüm ki Savaş'ı önümde buldum.

"Bu gözyaşları neden güzelim?" dedi Savaş.

"Meraktan öldüm, sana bir şey oldu sandım. Evde elim kolum bağlı, sadece beklemek nasıl bir şey sen biliyor musun?" dedim ve dudağıma yapıştı. Bütün özlemim silindi. Sanki zaman durmuştu. Onun dudaklarında yaşam buluyordum.

"Oha! Yanlış zamanlama, çok özür dilerim." dedi Ayşe. Hemen ayrılıp tezgâha döndüm. Bir şeylerle uğraşmam lazımdı. Çok utanmıştım.

"Hayatım utanman gerekecek bir durum yok. Dön bana hadi." dedi. Sanırım Ayşe gitmişti. Yavaşça Savaş'a döndüm.

"Ben bir Anka'ya bakayım." dedim ve gittim. Anka ve Ayşe salonda resim çiziyorlardı.

"Anne bak bunu ben çizdim." deyip çizdiği resmi gösterdi.

"Harika olmuş birtanem." deyip yanlarına oturdum. Bu sırada Savaş içeri girdi.

"Akşam Mert ve Serkan bize gelecekler." dedi Savaş. Ayşe'nin gözlerinin içi gülmeye başlamıştı. Savaş'a döndüm ve ayağa kalktım.

"Ben yemekleri hazırlamaya başlayayım o zaman." dedim. Ayşe de benimle beraber kalktı.

"Bende sana yardım edeyim." dedi. Anka da elindeki kalemleri masaya koydu ve o da kalktı.

"Baba Kaya'da geliyor mu?" dedi Anka. Gözlerini büyüterek hafif kafasını sola eğmiş babasına bakıyordu.

"Geliyor ama sen benim yanımda oturuyorsun." dedi Savaş ve Anka'yı kucağına aldı.

"Yaaa anne!" diyerek bana baktı Anka. Göz kırptım ve mutfağa ilerledim. Ayşe'ye döndüm.

"Yorgunsun gözlerinden belli, hadi sen uyu. Ben hallederim." dedim.

"Olmaz öyle şey, bende yardım edeceğim." dedi. Ağabeyi gibi inatçı bir kızdı.

"Çok zaman var daha, ben hallederim. Hem Mert seni böyle mi görsün istiyorsun?" dedim. Kaşlarını çattı ve konuşmaya başladı.

"Çok mu kötü görünüyorum?" dedi. Sırf bana yardım etmek için kalmak istiyordu, biliyordum ama çok uykusunun olduğunu da biliyordum.

"Hadi git uyu, dinlen." dedim.

"Peki, sana kolay gelsin o zaman." dedi. Teşekkür ettikten sonra dolaba yöneldim.

UÇURUM Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin