on: belirsizlikler dolu bir gelecek

1.8K 197 86
                                    

"Al sana buz getirdim.".

Baekhyun, Taehyung, Jungkook ve Roseanne'in ders saatinde kantinde oturmalarının bir nedeni vardı.

Bir saat önce yani sabah ilk derse girmeden Baekhyun bir şekilde yine kavga etmeyi başarmıştı.

Garipti ki o çocuk Roseanne'e büyük abisini hatırlatıyordu. Chanyeol de her gün kavga ederdi ve bunu çıkartmak için çabalardı. Baekhyun da resmen kavga çıkması için çabalıyordu. Tabii ikisi aynı değildi. Chanyeol asla dayak yemezdi ama Baekhyun sürekli bir hasar alıyordu.

Bu sabah da -Roseanne iyi görebilmişti çünkü tam o an dolapların yanında Jimin ve Chanyeol'le konuşuyordu- Baekhyun üst sınıflardan biriyle bağrışmaya başlamıştı.

Okula erken geldiklerinden olsa gerek etrafta çok fazla kişi yoktu. Roseanne ilk başta ne olduğunu ya da olayın çok büyüyeceğini anlamadı. Biraz bağırışmanın sonunda birkaç itişme yaşandığında bitecekmiş gibi duruyordu.

Dinmeye başlayan kavga Baekhyun'un çocuğun suratına dolabın kapağını vurmasıyla alevlendi. Çocuk bir anlık şokla duraksadığında kaç diye düşündü Roseanne içinden kaç kurtar kendini.

Baekhyun kaçmadı. Aksine çocuğun daha çok üstüne gitti ve afilli bir yumruk yemesini salladı. Yumruğun ardından birkaç tane devamı gelirken Roseanne paniklemişti. Jimin "Yemin ederim," derken etrafta Jungkook'u ya da Taehyung'u arıyordu "Bu çocuk dayak yemekten çok hoşlanıyor.".

Kızıl saçlı çocuk Baekhyun'un üstüne çıktığında Roseanne o tarafa doğru ilerledi. Sanki olayı ayırabilecekmiş gibi çocuğun kolunu çekmeye çalışsa da bir işe yaramadı.

Şanslıydı ki Taehyung ve Jungkook koridorun başında görünmüştü. İlk başta şaşırsalar da koşup olaya müdahale etmeleri uzun sürmemişti.

Yaka paça çocuğu kaldırdıklarında birkaç yumruk eşliğinde yollamışlardı fakat Baekhyun'un yüzü gerçekten dağılmıştı. Kanayan burnu ve kaşına bakılırsa canı fazlasıyla acıyor gibi duruyordu.

Bu olaydan sonra bir sonraki durakları revir olmuştu. Hemşire kadın Baekhyun'un yaralarını temizledikten sonra biraz yanağına biraz koymasını söylemiş ve yollamıştı.

Şimdi de dördü kantin masasında oturuyordu işte.

"Anlamıyorum," dedi Taehyung "Niye böyle garip zevklerin var?".

Baekhyun gözlerini devirdi. Ona baktığınızda bir dövüşçü ya da belalı biri olduğunu falan düşünebilirdiniz, yüzü yara bere içindeydi.

"Cidden ne garip adamsın." diye destekledi abisini Jungkook "Resmen dayak yemek için uğraşıyorsun.".

Baekhyun somurtkan suratıyla iki kardeşine bakarken "Siz çok mu mükemmelsiniz?" diye sordu ve Taehyung'u işaret etti "Sen muhtemelen kırk yaşında bir kart zampara olup cinsel yolla bulaşan hastalıktan ölürsün, Jungkook sen de on yedi yaşında baba olacaksın. Alınma Roseanne.".

Roseanne elini sorun yok dercesine salladı. Bunu sorun etmiyordu, artık alışmıştı.

"Bu arada," dedi Baekhyun "Bebeği ne yapmaya karar verdiniz?".

Ah, o konu. Bu konu hakkında ikisi hiçbir şey konuşmamıştı. Korktukları için erteliyor, hayatın gerçeklerinden kaçıyorlardı.

Bir süre birbirlerine öylece baktılar. "Konuşmadınız mı?" dedi Baekhyun hayretle. Konuşmayı bırak Roseanne'in bir fikri dahi yoktu bu yüzden o an kendini kötü hissetti.

"B-bilmiyorum..." dedi Roseanne. Resmen bu konuyu düşünmek istemiyor ve hep kaçıyordu.

"Ben derse gitmeliyim." dediğinde ayaklandı. Jungkook'la bunu konuşması gerekiyordu. İkisi de sonsuza kadar kaçamazdı sonuçta.

out of order || rosekook. ✔️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin