Karanlık: Leo ve Aria'nın Hikayesi

•22•

Merhabaaa. Bu bölümde kehanetle ilgili birkaç geri dönüş var ve kehaneti en son göreli asırlar oldu o yüzden herhangi bir kafa karışıklığı yaratmamak için bölümün başına yeniden koyuyorum. İyi okumalar :))

4 melez gitmeli doğuya,
Gökyüzünün krallığına
İnsan olarak dönmeden dünyaya
Durdurulmalı kendi boşluğunda
Gecenin kızı yalnız yürümeli en sonunda
Karanlığını hapsetmeli gökyüzünün ruhuna

Eğer başarılı olunmazsa,
Gökyüzünün kralı yanacak intikam ateşiyle,
Eski hatıralardan kalma isyankârlarla
Uykularında yüzleşecek.

Son nasıl bitecek melezler belirleyecek ama
Değişmeyen tek bir şey kalacak ortada
Son bir fedakarlık yapılacak dünyada
Bu ya her şeyin sonu ya da her şeyin başlangıcı olarak geçecek kitaplara

Leo'nun bakış açısı:
•••
Axel yanıma yaklaşırken elinde tuttuğu bıçakla bana şeytanice gülümsedi. "Herkese ne kadar da çabuk güveniyorsun Leo Valdez."

Bu gerçek değil. Uranüs zihnimle oyunlar oynuyordu. Duruşumu dikleştirip alaycı bir gülümseme takındım. "İyi denemeydi."

Bunu söylemem üzerine Axel'ın yüzü değişmeye başladı. Bu sefer karşımda Aria vardı. Elinde tuttuğu bıçağı kendine çevirdi. Gerçeklik duygumu kaybetmeye başlamıştım.

"Aria?"

Aria hüzünlü bir şekilde gülümsedi ve bıçağıyla kendine son darbeyi indirdi. Bağırmaya başlamıştım.

Tam o sırada etrafımdaki görüntü bir anda değişti. Etrafı karanlık sardı. Demin gördüklerimin gerçek olmadığını yavaş yavaş kavramaya başlamıştım fakat hala daha uyanık değildim. Sonsuz karanlık gibi görünen alana bakarak "Kimse var mı?" diye seslendim.

Sesim dört bir yanda yankılandı. Arkamdan gelen cevapla irkildim. "Buradayım."

Hızlıca arkamı döndüğümde karşımda duran kişi beklediğim gibi Uranüs ya da onun zihnimle oynamak için kullandığı arkadaşlarım değildi.
"Nyx?"

Daha öne Nyx'i hiç görmemiş olsam da onu başkasıyla karıştırmak imkansız gibiydi. Gözleri bembeyaz parlıyordu, siyah saçları Aria'nınkilere benziyordu.

Hiçbir şey söyleyemeden orada kalakaldığımda kara tanrıça acelesi varmış gibi konuşmaya başladı. "Aylardır Aria'yla iletişime geçmeye çalışıyordum. Madalyon ve hançer hakkında bilgi verebilmek..."

Tanrıçanın sözü yarıda kaldı ve tanrıça bir anda ortadan kayboldu. Dört bir yanıma bakındım. Tanrıça yeniden belirdiğinde bu sefer daha da aceleyle konuşuyordu.
"Madalyon açılan kişi tarafından ihtiyaç duyulan nesneye rehberlik yapar. Siz Uranüs'ün dünyaya inmesini engellemek için bir yol arıyordunuz ve madalyon sizi Uranüs'ün kullanacağı ölümsüzlük nektarına yönlendirdi. Olayların bu şekilde gelişeceği başından beri belirlenmişti. Nektarı bulmanın tek yolu madalyonu kullanmaktı. Kehanet henüz tam anlamıyla gerçekleşmedi. Başarısız olmanız bütün bunların bir parçasıydı."

Nyx'in ne demek istediğini anlamaya çalışarak dikkatle onu dinliyordum. Şuan olanlar gerçek miydi? Yoksa bu da Uranüs'ün yanılsamalarından mıydı?