13.Bölüm " Yapışkan eller "

343 42 11
                                    

MULTİ- MEDİADA GECENİN DÜN GÜLEREK FOTOĞRAF ÇEKERKEN HALİ VAR. İYİ OKUMALAR. ;) 


Sabah uyandığımda o tatlı ışık yoktu. Çünkü Batın güneşimi kapatmıştı. Nedense o ışık gözüme vurmadı diye sevinmem gerekirken ben huzursuz olmuştum. Boynumda serin bir nefes soluması. Boynuma değen yumuşacık dudaklar. Anında huzursuzluğum gitmişiti. Batın hala uyuyordu. O kokusu hm, çok güzeldi.  O kadar güzel kokuyordu ki bir an o koku için ak ciğerlerimi satabilir idim. Batın kıpırdayarak bacağını bacaklarımın üstüne attı. Hayvan. Çok ağır bir bacağı vardı bana göre. Bacağımı bacağının altından almaya çalışıyordum. " Uyuyorum şurada,  kıpırdamadan dursan ! " dedi uykulu ve sinirli sesle. Hayvan gibi bacağını üstüme attın. Mal herif. Bir de kıpırdama diyor. Senin yüzünden o geliştirmek için 3 ayımı verdiğim seksi bacaklarım ezik büzük olacaklar. " Bacağını çek sende, çok ağır! " diye mızmızlandım. Hala bacağı üzerimdeydi. Çekmemişti. Lanet olsun! Gülüyordu. Ama ben kaşlarım çatık bir şekilde omzumun üstünden ona bakmaya çalışıyorum. Zaten boynunun altında olduğum için ve kendisi gözleri kapalı şekilde çenesi kafamın üzerinde olduğu için bana bakmıyordu. Sadece gülüyordu. Çenesi oynadığı için rahatlıkla hissedebiliyordum güldüğünü . Bacağım giderek acımaya başlamıştı bile. " Bacağım acıyor, kıpırdayamıyorum resmen. Çek şu bacağını Batın!" dedim sinirle ve daha çok gülmüştü. Oysa ben sertçe söylemiştim bunları.


" Ne güzel işte kıpırdamaz-san bende rahatsız olmam, "dedi hala alaylı sesi ile.  Ne yani onun rahatlığı için kendi rahatlığımı mı feda edecektim ?  Hayır!  Kafamı geriye savurarak arkamda ki sert çenesine vurdum. Azıcık can yanması ile inledi filan ama umurumda değildi. O bacak çekilecek kardeşim!  " Sana o bacağını çekmeni söylemiştim Batın, " sinirli bir şekilde söyledikten sonra bacağını çekmesini beklerken " Sen böyle yaptığın için çekmeyeceğim işte, bana ne! " baya kızgın ama alaycı bir tavırla söyledi ama anlamadım. Sinirli mi yoksa şaka mı yapıyor ? Ona kafamla bir kez daha vurdum. Artık bacaklarımı hissedemiyordum. Çekmesi için ağlayacaktım artık. " Çek şu bacaklarını. Lütfen! " yalvarmıştım  çekmesi için. Beni ona böylesine bir duruma bıraktığı  için bunun bedelini ödeyecekti. Hemde çok ağır olacaktı. Gerçi film final olunca en ağırı o olacaktı da, neyse. " Ağlama hemen, tamam çektim bacağımı. " dedi uysal bir kedi gibi. Ağlamak mı ? Evet söylerken sesim biraz ağlamaklı çıktı ama ağlamadım ben. Ayrıca ellerimiz hala sımsıkı iken ona dönemiyordum. İçine girdim çocuğun böyle sarılarak. Bacağını çekti ve yatakta doğruldu. Tabii ki o doğrulunca bende doğrulmak zorunda kaldım.


Arkamdaydı hala. Onu göremedim bugün. Dibimde çocuk,  yüzünü göremiyordum. Yataktan birlikte kalkmaya çalıştık.  Çok şebek ya! Onu düşürmeye çalıştım çelmek atarak ama düşüremedim aksine o beni itti ve ben yere düştüm. Asıl şebek tarafı ellerimizin yapışık olduğunu unuttuğu için üstüme o düştü. Azıcık canım acıdı ama sonra onun üstüne doğru bizi yuvarladım. İkimizde kahkahalara boğulduk. İkimizde birbirimize bir şey yapalım derken, ikimizde kendi tuz-ağımıza  düşmüştük.  Hep bu salak yüzünden zaten. Dün akşamdan beri kendimi iğrenç bir şekilde mutlu, şımarık bir masum kız gibi hissediyordum. Hayır ben böyle değilim, böyle olmamalıydım. Ama kendimi onun yanında nedense kötü kız olarak tutamıyordum. Demirden kalkanımı kırmıştı. Karşı koyamıyordum ona, imkansız dediğim şeyler neredeyse bir ay içinde gerçekleşmişti. Kötü kızı almaya çalışıyordu. Ama içimdeki koca götlü kötü kızı vermeye niyetim yoktu. Ayağa kalkıp lavaboya gittik. Oradan aseton alacaktım ki aseton yoktu. Ee biz neyle bu durumdan kurtulacaktık ya ? Ellerimiz öylece kala kalmıştı. Batın'a kaşlarımı çatarak sinirle bakıyordum. O da pişman gözlerle bana bakıyordu. 

YALANCI RUHLAR (ASKIDA)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin