Ona sarılmayı devam ederken daha sıkı sarıldım boynuna. O da belimden daha sıkı sarıldı. Saçlarımı okşadığını hissedebiliyordum. Kollarımı ayırdım ondan. Ama hala yakındık. Alnımı ona yaslayıp " Ben yüzleşeceğim onunla, sen değil Batın... Bırak ben onun hesabını alayım bir, belki karşısında durmaya gücüm vardır. " Bana şaşkın ve korkunç tavırlarla baktığında gene sahte ve masum bir gülüş yaptım. İkimizin arasında karmakarışık bir durum vardı. Bana hala o tavırla bakarken ben hala ona bakıp gülümsüyordum. " Sakın bir daha böyle bir şey çıkmasın ağzından! Yüzleşmek istersen, birlikte yüzleşiriz tamam mı ? " dedi bağırarak. İçim titremişti böyle olunca. Ona şaşkın suratım ile bakarken o sadece muzipçe gülümsüyordu ama gözlerinde ki sinir alevleri kıvılcımlar sıçratıyordu. Onun beni böyle iyi kahraman çocuklar gibi koruması çok komiğime gidiyordu. Ne bileyim, yapamayacağı bir şey için beni arkasına alması...komik! O kim ki de koskoca mafya çocuğunu dövecek?
Belimden çekip tekrar sarıldığında bende ona yalandan sarıldım ve sahte bir hal ile gülümsedim. Evet, evet ona hiç bir zaman gerçekler ile gelmedim. Ben buyum oğlum, ne yapabilirim ? ne yani gidip şapşal kızlar gibi koynuna girip ağlayayım mı ? Yok daha neler! Mesela şöyle düşünelim ki; şuan bir film senaryosunda oyunculuğumu yapıyorum. Yani her ne kadar gerçek görünse de filmdeki karakterlerin de başka hayatları vardır. Filmdeki insanla gerçek bağları olmaz, hepsi rol dür. Verilen bir görev. İşte benim görevim bitince bu rolde bitecek bu filmde. Nasıl bir kötüyüm diye sorarsanız, hayat böyle idi bende bu oldum. Seçeneğim yoktu.
Sarılmamızı sonlandırıp ona baktım ve somurttum. Yüzünün ne kadar tatlı bir hal almaya başladığını görünce dayanamayıp kafamı yere eğdim. Neden bilemiyorum ama ona böyle uzun uzun bakınca tuhaf oluyor. Avuçlarım terliyor ve ben...heyecanlanıyorum. Gözlerimin içine bakıp sanki gerçeği görecekmiş gibi seziyorum. Nasıl onu parmağım da oynattığım gibi misal .Ellerimi boynundan aşağı yavaşça indirdim. Oda kollarını belimden indirdi. Oradan üstümü alıp hemen giyinmeye başladım. O da aynısını yapmaya başladı. Ona bir baktım şöyle baştan aşağı...Ve ne kadar yakışıklı olduğu gerçeğini gördüm. Can yakıcı bir karizması vardı. Öykü rüyama girip aklımı karıştırsa da bunun ne kadar gerçeklik payının az olduğunu biliyoruz, aşık olma durumunun. Aptal olan kızlardan zaten nefret ederken aptal ve saf bir erkekle birliktelik yaşayamazdım. Aşk zaten günümüzde yalan dolan olmuş benim kötülüğüm ve onun temiz kalbi ile bir bok çıkmaz meydana. Net ve kesin bir cümle, dahası da yok!
İkimizde üstümüzü giyindik. Ben telefona bakıyordum. Tekrar aramasını beklerken oturduğum yatağa Batın geldi ve yanıma oturdu. Ona baktım ve sahte bir tebessüm ettim. Saf, kendini kahraman sanıyor. Onun bu hareketlerine çok gülüyorum. Elini elimle birleştirince bir an ellerim titredi. Elimi o kadar sıkı tutuyordu ki bu bana güven hissi veriyordu. Arkamda bir dağ durduğunu hissettiriyor idi. Ama ben böyle hissetmek istemiyordum Çünkü o bir dağ değil, dağ gibi güçlü değil. Maalesef masum kız olduğum için bir şey belli etmemek icabıyla bende hafifçe sıktım. Ona kafamı yasladım o da bana. İkimizde telefonu bekliyorduk. En sonunda ben dayanmayıp ayağa kalktım. Tabii ki onun elini bırakarak. O bana endişeli bir şekilde bakınca ona bende böyle bir tepki verdim. Sahte bir endişe.
Cama gidip bu intikamcının olabileceği yerlere baktım. Arkamdan Batın yavaş yavaş geliyordu. adım sesleri duyulabiliyordu. " Neden yattın bu adamla sen ? Bak bazen, kötü bir kız olarak böyle durumlara katlanmak zorunda kalırsın, " dedi kahrolası saf sesi ile. Hafif ve masum ve tabii sahte olan gülüşümü yaptım. Ona bakıp tatlı tatlı gülümsedim. O da bana baktı ve gülümsedi. Benimkiler sahte hadi ya seninkiler gerçek mi acaba? Ben oyun yapıyorum da ya o da bana oynuyorsa ? Ya o kötü çocuk olmuşsa ? Yada olmamışsa ? diye anlamsız sorularla kafamı doldurmayı tercih edip cama döndüm. Bu oydu ! Katilim olacak kişi. Gözlerim fıldır fıldır döner bir şekilde bakmamaya dikkat ederken Batın benim baktığım yere baktı. Ama öfkelenmeye başlarken ben hala şaşkındım. Katil eğik kafasını şapkasıyla yukarı bakıp bana doğru gülünce ben somurtuk bir şekilde orta parmağımı kaldırdım ve sonra o da kaldırdı. Tabi bu bana - iyi kıza - yakışmadığı için Batın parmağımı geri indirdi. Sonra burnundan soluyarak arkasına döndü ve kapıya yöneldi. O kapıya doğru hızlıca giderken ben hem katilime hem de Batın ' a bakıyordum. Aslında ikisini yalnız bırakıp kaçma fikri olabilir ama ben kendimi bu kadar düşürmem. Yüzleşebilirim!

ŞİMDİ OKUDUĞUN
YALANCI RUHLAR (ASKIDA)
ChickLitÖzünde saf,temiz ve iyi bir kızın; yaşadıkları yüzünden yalancı kötülüğü ile birlikte oluyor.' Kötü Kız' onun yalancı ruhu. Diğer yandan ise; geçmişi kir, toz ve pislik bulut tabakası ile dolu olan çocuğun zamanla yaşanmışlıkların üstüne yalancı iyi...