ALTI NUMARA |

29.BÖLÜM

Geçen bölümde 2000 olduğumuz için sevinirken şuan ise 3000 olmamıza seviniyorum. Gerçekten okuyan yorum yapan herkese çok teşekkür ediyorum. Bu bölüme bir sınır koymayacağım ama sınavlarım haftaya başlayacağı için çok sık bölüm koyamayacagim.

İyi okumalar 🖤🦅

"Pas ver artık pas"

Bir kez daha yaptığım hatadan sonra kafamı kaldırıp Elif hocaya baktım. Sinir küpüne dönmüştü.

Oyuna girmemin üzerinden 10 dakika geçmesine rağmen 20 tane hata yapıp rekorlar kitabına girmeye hak kazanmıştım.

Eren sürekli kenarda bana moral vermeye çalışsa dahi hata yapıyordum.

Sanırım ilk maçıma çıkmamın heyecanı da üzerimdeydi.

Kalemizde gol gördüğümüzde ise takım arkadaşlarım dahi herkes bana yüklenmeye başladı.

"Leyla kendine gel artık hadi. Kaç tane orta kestim."

Evet bu kişilerin arasında Eda da yer almaktaydı.

Nihayet zorla fileleri havalandırdığımda ise ofsayt bayrağı havalanıp, golüm de geçersiz sayıldı.

Şanssızlığın kitabını yazmaya son gaz devam.

Herkes beni motive etmeye çalışıyordu.

Gücümün son damlalarını kullanmaya başladım.

Sağ kanatta gelen yüksek topu kolayca kontrol ettiğimde karşımda ise yanlizca kale kaldı.

Şutumu çekmek için hazırlandığımda ayağımda hissettiğim bir adet krampon darbesi ile çimler ile buluştum.

Hakem anında bize doğru koşup penaltı noktasını gösterirken, bana faul yapan oyuncu ise direk kırmızı kart ile oyundan atılmıştı.

Eda gelip bana elini uzattığında zorlukla ayağa kalktım.

Yeni sakatlık atlatmış olmanın verdiği yorgunluk da üzerimdeydi.

Penaltıyı atmak istemediğim için kenara çekilmiştim ki takım kaptanımız gelip bana atmami söyledi.

İstemiyordum.

Yapamayacaktım.

Eren'e son kez bakmaya çalışsam da kalbim hızla atıyordu.

Hakem topu yuvarlağa koyduğunda herkes geri çekildi ve yanlizca ben kaldım.

Vurmak için harekete geçmeden önce duyduğum sesle birlikte yüzümde güçlü bir gülümseme oldu.

"Hadi sarı kartallll"

Eren, tıpkı benim ona yaptığım gibi penaltı sırasında bana tezahürat yapmıştı.

Bense o gazla son sürat gelip topa bir şut çektim.

Kaleci sol tarafa atladiginda bense şutumu çoktan sağ köşeye atmıştım.

Gol oldugunda arkadaşlarım bana doğru gelse de onlardan uzaklaştım.

Elimi sol tarafıma, armanın üzerine götürüp gözlerimi kapattım.

Gökyüzüne baktım ve elimi salladım.

Babam beni yukarıdan dikkatle izliyordu. Emindim işte.

İlk golüm

İlk sevincim

İlk maçım

Eren bana seslendiğinde ona da el sallayıp santraya geri döndüm.

Maçın sonunda Eda'da şık bir kafa golü attığında onun sırtına atladım. Birlikte sevinirken o da Oğuzhan'a hareketler yapmayı ihmal etmedi.